Daddy!/Yoonkook ✔

46

Yoongi

Gülümsemek? Ne zamandan bahsediyor? Şarkı söylediği gün mü? Herneyse önemli olan bu değil. Önemli olan onu etkilemiş olmam ve şuan öpüşüyor olmam.
Dudaklarımızı ayırdım ve boynuna öpücükler bıraktım. İz yapmamalıydım.

Hızlı hızlı nefesler alıyordu.

"Jungkook beni seviyor musun?"

"Hayır."

Ne?!

"N-neden?"

Benden uzaklaştı. "Y-yoongi-ah dur."

Ne oldu?

Ah sertleştim mi? Şaka gibi...sadece öpüşmüştük. Büyük ihtimalle uzun zaman sonra ilk defa biriyle böyle şeyler yaptığımdandır.

"Üzgünüm lütfen devam et."

"Uykum var."

Uyumadan önce her şeyi öğrenmem gerek!

"Neden sevmiyorsun beni? Bir kusurum mu var?"

"Kişiliğin."

"Kişiliğim mi? Ne var kişiliğimde?"

Sadece gülmüştü, bir şey dememişti. Başını omzuma yasladı. "Işıkları kapat uyuyacağım."

Anlaşıldı, bundan hiçbir laf alamayacaktım.

Oflayarak onu aşağı indirip zorda olsa bir şekilde odasına getirdim. Yatırdıktan sonra kendi odama gittim.

Jungkook

Uyandığımda başımın ağrısıyla kaşlarımı çatmıştım. O son 2 irish bomb'ı içmemeliydim.

"Jungkook."

Hoseok hyungun açtığı perdeyle yorganımı üstüme çektim. "Kapat şunu!"

"Uyan."

"Git başımdan!"

Yorganı üstümden fırlatıp beni tuttu ve kaldırdı. "Bırak beni! Uyuyacağım!"

"Saat 12! Herkes seni kahvaltıya bekliyor!"

Beni zorla taşıyıp bir şekilde lavaboya getirdi. "Gidin yapın siz ya banane!"

Oflayıp elimi yüzümü bir şekilde yıkadı ve kuruladı. Aniden olduğu için bir şey yapamamıştım.

"Kim dedi sana o kadar iç diye?!"

Lavabodan çıkmaya çalıştığımda bileğimi sıkı bir şekilde tuttu ve aşağıya doğru sürüklemeye başladı.

"Bırak! Acıyor bırak!" Ondan kurtulmaya çalışıyor ama beceremiyordum. Hadi ama beni pijamalarımla kahvaltıya indiremezsin! Bunu bana yapamazsın!

Sonunda mutfağa geldiğimizde herkesin gözü bendeydi.

Jimin hyung şaşkın gözlerle ayağa kalktı."Hasiktir Jungkook! Ne ara-"

Korkuyla atıldım. "N-ne? Ne var? Yüzümde bir şey mi var?"

Jin hyung konuştu."Dalga mı geçiyorsun?"

Hoseok hyung beni sandalyeye oturttu. "Nende sana onu diyorum ya! Kimle ne ara oldu bu?"

"Ne oldu ya anlamıyorum sizi? Ne yaptım yine?!"

Namjoon hyung sakinleştirmek amacıyla konuştu."Tamam sesimizi yükseltmeyelim." Daha sonra bana döndü. "Boynunda hickey var-"

"Ne!?"