26.BÖLÜM:"HİCRAN"

1.2K 88 323
                                    

Bölüm Şarkısı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Bölüm Şarkısı

Grup 84 - Kara Gözlüm
Badem- Sensiz Kalacak Bu Şehir

Bir kaldırım taşı ayaklarımızın altına döşenmişken tepemizde meşe ağacının yaprakları teker teker dökülüyordu. Rüzgar çaldığı ıslıkla miladı dolmuş yaprakları yuvalarından ederken gökyüzüne devirdirdiğim gözlerimi karanlığın hükümdarı olmuş gözlerine çevirdiğim adama bakakaldım. Gecenin sahne vakti gelmiş olsa da ay ışığı onu gölgelemek adına parıltılarını etrafa yayma çabasına girişmişti. Ayın yıldızlarla yaptığı anlaşma, galibiyeti avuçları arasında tutmasını sağlarken bana ışıldayan harelerini yansıtan adam benim göğüs kafesimin yegane galibiyetiydi.

Evimizin az ilerisinde bizi gölgeleyen meşe ağacına ne kadar teşekkür etsem az kalır. Onun sayesinde belki de bu kadar rahat davranıyorduk. Yüz kıvrımlarında hakim olan tebessümle bakmaya devam ederken omuzlarımda varlığını sürdüren elini sıktı. Kaç dakikadır burada ayakta durduğumuzun hesabını yapmamıştım,yapamamıştım... Çünkü zaman onunla birlikte hızlı akıyordu ve ben ilk defa dakikalara, saniyelere küfrediyordum. Bana koca bir gün değil bir ömür vakit borçlulardı.

Derin bir iç çekişle dudaklarını ıslattıktan sonra "Bugün hayatımın en güzel günlerinden birini yaşadım. Dertsiz tasasız... Şu an cümle kurmakta zorlanıyorum çünkü yolun sonuna geldik ve ben vedalardan nefret ederim" dedi.

Sözleri her bir uzvuma iğne batırıyorlarmışçasına acıttığında gözlerimde biriken sancıya engel olamadım. Dilimden dışarıya fırlamak isteyen koca cümle havuzu vardı lakin kitlenmiş gibi ağzımı aralayıpta Aybars'a bir şey söyleyemiyordum. Bugün böyle bitmemeliydi. Vedalar yapılmamalıydı. Şimdi ben o kapıdan içeri gireceğim ve ardımda koskoca bir adamı yarım bırakacağım. Biliyorum çünkü eve adımımı atar atmaz yine sanrılar etrafımı kuşatıp önümde engel oluşturacaklar.

Bana bunu yaşatmalarını istemiyorum. Doya doya hayatın renklerine kuşanıp siyahın boyunduruğu altından çıkmak istiyorum.

Başımı eğdiğim sırada Aybars elini çeneme uzatıp yukarı doğru kaldırdı. Gözgöze geldiğimiz ilk saniyede sol gözümden bir damla yaş yanağımdan çeneme doğru yol izlediğinde Aybars baş parmağıyla o yaşı sildi. Bu içimde bastırmaya çalıştığım ağıtlara kat be kat yenisini eklerken kendimi hıçkırıklara boğulurken buldum.

Yersiz bir endişenin hışırtısı kulaklarıma çarptığında Aybars derman olmak istermişçesine kollarını belime sardı. Anında göğsüne tünediğim sırada dudakları başımı öpmeye başladı. Adeta hissettiğim sıcaklık baştan aşağıya içimi ürperttiğinde salık bir şekilde olan kollarımı beline emanet bir şekilde koydum. Sanki sarılsam bana kızabilirmiş gibi hissettim lakin tavrı ve hareketleri hiçbir zaman bu yönde olmamıştı. Hepsi benim yersiz kuruntu ve vesveslerimden ötürüydü.

ZEMHERİ (TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin