Bölüm Şarkısı: Sezen Aksu - Köz ❤
🌙
Okuduklarım vücudumda ani bir şok dalgası yaratırken gözlerim inkar etmek istercesine tekrar yazılanları gözden geçirdi. Ne kadar çok okursam okuyayım orada yazılanlar aynıydı. İnsan inanmak istemiyordu daha doğrusu böyle bir ihaneti sevdiğine konduramıyordu.
Her şey en başından itibaren yalan mıydı? Gözlerimin içine yuvalanan gözlerinin mihrabı ağzından çıkan her bir sözcük kalbimin ağrısını dindirirken inanmak istemiyordum. Kafamı arkaya doğru çevirip Aybars'ın yüzüne baktım. Uyanıkken çatık kaşlarından eser olmayan haliyle içimi ferahlatırken aklım hala gelen mesajdaydı. İki araf arasındaydım ve ben artık bir karara vararak harekete geçtim.
Hiçbir şeye aldırış etmeyerek elimdeki telefonu avuçlarım arasında sımsıkı tutarak ceketin içinden arabanın anahtarını aldım. Evden dışarı çıkarken kapının önünde duran arabaya ilerleyerek telefondaki konuma tıkladım.
Aceleyle arabaya binip son sürat sürerken konumdaki yönlendirmeyle adrese doğru gidiyordum. Aklım ile kalbim arasında sıkışıp kalmışken Ahu'yla yüzleşip Aybars'la olan anlaşması neymiş öğrenecektim.
Yol boyunca söyleyeceğim sözleri darbe olacak kelimelerimi hazırlarken atılan adrese varmıştım. Dublex evin önünde arabayı durdururken başımı koltuğa yaslamış derin nefesler vererek kendimden destek almaya çalışıyordum.
Göz kapaklarımı açıp etrafıma baktığımda sessiz bir yere çöreklenen bu eve Aybars kim bilir kaç defa gelmişti? Belki de en başından beri bana gösterdiği ilgi alaka yalandı. Sırf işine geldiği gibi davranarak beni emelleri uğruna kullanmak istedi.
Bu ve bunun gibi daha bir çok soru işaretleri beynimde dönüp dururken cevaplar tam karşımda duruyordu. İçime doluşan öfkenin tılsımları bedenimi ele geçirmiş ne yapacağımı bilmeden arabadan inerek kapıya doğru adımlarımı attım. Zile basıp beklemeye koyulduğum dakikalardan adım seslerini işittiğim sürede Ahu'nun o kulak tırmalayıcı sesi yankılandı.
"Geldim geldim. Çok bekletmedim değil mi?" Söylenerek kapıyı araladığında gözleri şaşkınlıkla yuvalarından taşacakmış gibi aralandı. Lakin bu durum fazla sürmemiş yüz kıvrımlarına ihtiras eden gülümseme hakim olarak "Aybars'ı beklerken seni karşımda görmem hayatın bana en büyük sürprizi oldu Dildar. Sanırım Aybars seninle olan konuşmasını bana devretti. Bende bu anı iple çekiyordum zaten. Buyur dışarıda kalma. Konuşacağımız çok mesele var."
Sinsi sırıtışla elini uzatıp içeriye girmem için işaret ederken parmaklarımı avuç içime geçirerek sıktım. Tırnaklarım etimi ezerken bile bu durumdan sadistçe keyif alarak sıkmaya devam ettim. Koca salonun olduğu yere giriş yaparken karşılıklı olan tekli koltuklardan birine oturan Ahu'yı takip ederek bana ayrılan yere oturdum.
"Kusura bakma sormayı unuttum. Bir şey içer misin? Gerçi az sonra söyleyeceklerimden sonra bir bardak soğuk su iyi gelir"
İğneleyici ses tonuna istinaden sakinleşmek adına gözlerimi kapatıp derince nefesler vererek "Kes sesini. Konuş ne biliyorsan baştan sona kadar hepsini anlat. Eğer ki şu körpe kalbimi inandırmazsan o zaman bir bardak soğuk suyu üstüne boca eder yüzündeki tonla makyajı mahvederim." Sert uslubuma karşın kaşının tekini kaldırırken bacak bacak üstüne attı.
" Atarlı sözlerini bir yenilgi olarak kabul ediyorum. Zira şu halin benim bir mesajımla Aybars'a olan güveninin bittiğine delil. Lakin seni suçlamıyorum hangi kadın senin yerinde olsa aynısını yapardı Dildar."
Diliyle dudaklarını ıslattığında gözlerim üstüne giydiği gecelikte takılı kalmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZEMHERİ (TAMAMLANDI)
Genç Kurgu"Gözlerin... Gözlerindeki o parlak siyahlık bana geceyi anımsatıyor. Etrafındaki beyazlar bir yıldız gibi yörüngenin etrafını sararken karanlıkta kaybolan ruhuma ışık oluyor." Ruhunun ruhuma denk gelmesi bu hayatta karşılaştığım en güzel tesadüfler...