16. Bölüm.

940 85 12
                                    


Merhaba canlarım. Yeni  bir bölüm ile yine sizlerle birlikteyim. Sizi beklettiğim için kusur bakmayın. Yarı yıl tatili yüzünden biraz gecikme oldu. Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum... Beni TAKİP ederseniz çok sevinirim... Seviliyorsunuz.

      

            O akşam afet kızlarımızın birbirleri ile paylaşacağı çok konu vardı. İrem eve gelmeden önce arkadaşları ile mesajlaşmış ve akşam onlardan akıl almak istediği bir konu olduğunu söylemişti. Arkadaşları merak etse de konuyu evde anlatacağını söyleyerek konuyu kapatmıştı.

Bunun üzerine Dilara yanaklarını şişirerek ofladı ve yerinden kalktı. Abisinin odasına doğru yürürken kendi kendine söyleniyordu.

"Ah Dinçer ah! Senin yüzünden düştüğüm hale bak! Şu kıza hislerini bir anlatsan da bende rahat etsem. Her akşam bizdesin ama hala Selin'e ağzını açıp tek kelime söyleyemedin. Şimdi ben sana akşam bize gelme nasıl diyeceğim ya! Yukarı tükürsen bıyık aşağı tükürsen sakal. Of, of!"

Abisinin odasına geldiğinde kapıyı çaldı ve en şirin halini takınarak kapıyı aralayıp başını içeri soktu.

Dinçer masasındaki evrakların içinde boğulmuş ve oldukça yorgun görünüyordu. Başını kaldırıp, gelen kişiye baktığında gülümsedi ve koltuğuna yaslandı.

"Gel bakalım küçük cadım. Hayırdır, başın içerde gövden dışarıda, geliyor musun, gidiyor musun belli değil. "

Dilara şirin bir gülümseme ile içeri girdi.

"Yoğunsan seni rahatsız etmeyeyim Dinçer Bey."

Dinçer tek kaşını kaldırarak kardeşini süzdü.

"Yine Dinçer mi olduk küçük hanım? İşine gelince abi, işine gelince Dinçer. Kızım bunun artık bir orta yolunu bul da ikimizde rahat edelim."

Dilara abisine bakarak kıkırdadı.

"Duruma göre değişir Dinçer Beycim. Senin etrafını çevreleyen o sülükleri, sana abi diyerek yanından def edemiyorum. Bu benim kabahatim değil ki!"

Dinçer kız kardeşini kısa bir süre süzdükten sonra, yumuşacık bir ses ile kardeşini cevapladı.

"Farkındaysan uzun zamandır yanımda hiç kimse yok bal gözlüm."

"Farkındayım abicim. Bunun oldukça farkındayım. Her akşam bedava yemeği bulunca kızları bir anda unutuverdin. Bu demek oluyor ki, bizim yemekler annemin yemeklerinden daha güzel."

Dilara abisinin yanında saf numarası yapmaya çalışsa da Dinçer kardeşini çok iyi tanıyordu. Oturduğu koltuğa sallanarak iyice yayıldı. Ukala bir gülümseme ile kardeşini cevapladı.

"Senin ne kadar zeki olduğunu bilmesem, inan sana kanabilirdim canım kardeşim ama senin ne cadı olduğunu çok iyi biliyorum. Şimdi söyle bakalım, vakitsiz ziyaretinin sebebi ne?"

Dilara huzursuz bir şekilde oturduğu yerde kıpırdadı.

"Şey! Biz bu akşam kızlar gecesi yapmayı düşünüyoruz."

Dinçer'in gülümseyen yüzü bir anda sertleşti ve kaşları çatıldı.

"Yani?"

Dilara abisine mahcup bir bakış attıktan sonra bakışlarını abisinden kaçırdı.

"Yani akşam misafir kabul edemiyoruz."

Dinçer koltuğunda dikildi ve ellerini masanın üzerinde ellerini kenetledi. Çatık kaşları ile kardeşini süzerken, Dilara'nın konuşmasına devam etmesini bekliyordu. Genç kız abisinin bakışları karşısında zorlukla yutkundu.

Ateş KuşuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin