21 Bölüm.

969 85 5
                                    

Merhaba canlarım! Her zaman olduğu gibi, oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum. Lütfen hikayeleriminden haberdar olmak için beni  TAKİP edin. Keyifli okumalar.

        Genç kız sabah keyifli bir güne merhaba derken, gün içinde başına neler geleceğinden habersizdi. İş yerine ulaştığında o gün yaşayacağı olaylardan habersiz, sabahki neşesi ile işinin başına geçmişti. Özge ablasının telefonu ve ardından Mısra'nın hakaretleri ile morali bozulsa da karşısındaki genç adam her zaman ki gibi onu neşelendirmeyi başarmıştı. Asrın'ın ona olan sıcacık tavrı, İrem'in içine çöreklenen tüm hüznü ve güvensizliği yok edivermişti.

Genç kız hayranlık dolu bakışlarını, farkında olmadan yine Asrın'a çevirmişti. Her ne kadar kendisine engel olmaya çalışsa da gözlerini bir türlü bu yakışıklı adamdan alamıyordu. Bir adam hem bu kadar yakışıklı olup hem de bu kadar sevgi dolu ve yumuşacık bir kalbe nasıl sahip olabilirdi ki?

Asrın, üzerindeki ben kaliteyim diye bağıran beyaz gömleğinin kollarını sıvamış ve yakasının iki düğmesini açmış, karşısındaki adama İrem'in bu zamana kadar gördüğü en sert haliyle bakıyordu. Dalgalı uzun saçlarını ensesinde toplamıştı ama sarı ışıklar saçan kumral saçları, her kızın rüyalarını süsleyen güzellikteydi. Kadınlara yakışan uzun gür kirpikleri, iri bal rengi gözlerini çevreliyordu. Dolgun dudakları ve düzgün burnu ile gören her kadının dikkatini çeken bir adamdı Asrın. İri ve kaslı vücudu ile girdiği her ortamda dikkatleri üzerine çekiyordu. İri cüssesini babasından, yakışıklı yüzünü ise annesinden aldığını düşündü genç kız. Adam, bir insanın ebeveynlerinden alabileceği en doğru genleri kendinde toplamıştı. Yüzündeki erkeksi sert ifadeye ve serseri görünüşüne rağmen, gözlerindeki sıcacık bakışlar ve gülüşündeki doğallıktı aslında genç kızı etkileyen. Tamam, patronu gerçekten çok yakışıklı bir adamdı ama genç kız onun dış görünüşüne değil, içindeki sıcacık kalbe çekiliyordu. İşe başladığı ilk günden beri Asrın ona sığınılacak bir kucak olmuştu. Genç adam yanındayken İrem kendisini daha mutlu hissediyor ve ilk defa bir erkeğe koşulsuz güveniyordu.

Sahte de olsa onunla nişanlı olmak ve ona nişanlım demek, İrem'in içini kıpır kıpır yapmıştı ve bunun düşüncesi bile genç kızı mutlu etmişti. Ne zaman ve ne şekilde bu adamdan bu kadar hoşlanmaya başladığının bile farkında değildi ama bu hislerini de ona belli edemezdi. Asrın ne kadar karşı çıkarsa çıksın, hala Mısra'ya karşı hislerinin olduğunu düşünüyordu İrem. Eğer öyle olmasa, şimdiye kadar kalbinin kapılarını başka kadınlara çoktan açmış olmaz mıydı?

Bakışlarını patronunun sinirli yüzünden ayırdı ve karşısında ona hayranlık dolu gözlerle bakan adama çevirdi. Murat'ı gerçekten çok sevmişti. Esprili ve iyi niyetli bir adamdı ama sadece o kadar. Asla Murat'ın beklentilerine karşılık veremezdi. Bu yüzden hem Asrın'ın yüzündeki ifadeyi silmesi hem de Murat ile arasına mesafe koyması gerektiğini düşündü ve Murat'ı en sevimli gülümsemelerinden biri ile cevapladı.

"Önce nişanlıma sormam gerek. Sonuçta patron o."

Bu sözü ile genç kız istediğini elde etmişti. Patronunun ateş saçan gözleri bir anda sıcacık ve kızın hayran olduğu eski haline geri dönmüştü. Murat'ın bakışlarında ki şaşkınlık ve hüzün İrem'in içini burksa da en baştan önlemini almalı ve ona ümit vermemeliydi. Bunun için Asrın'ı kullanmış olsa da pek önemsememişti.

İrem'in, Murat'a olan yaklaşımı, Asrın'ı içini rahatlatmıştı. Her ne kadar onun, kendisini korumak için bu yola başvurduğunu anlasa da İrem'in kendisini nişanlısı olarak tanıtması, adamı çok mutlu etmişti. Bakışlarını İrem'den Murat'a çevirirken gözlerindeki yumuşaklık, yerini tekrar ateş saçan bakışlara bırakmıştı. Genç adam, İrem'den aldığı cesaret ile arkadaşına haddini bildirmeliydi.

Ateş KuşuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin