13 "Huzurlu Uyku"

124 7 0
                                    


İki genç ilk defa huzurlu bir uyku çekmişti. Birbirlerinde huzuru bulmuşlardı. Hayatlarında birbirlerine yer vermişlerdi. Onlar birbirlerinin kokusuna bağlanmıştı.

Genç adamın korumaları oldukça şüphelenmişti. Saat öğlen biri gösteriyordu fakat genç adam hala uyanmamıştı. Normalde asla uyuyamayan genç adam sabahın beşinde veya altısında kalkardı.

En yakın koruması genç adamın odasına girmek için kapısını çaldı. Fakat içeriden ses gelmemişti. Kapıyı yavaşça açan adam içeriye göz gezdirdi fakat genç adam odasında yoktu. Ama koruma emindi, genç adam dün akşam evine gelmişti. Koruma kendi gözleri ile görmüştü.

Daha sonra koruma genç kızın odasına yöneldi. Kapıyı yavaşça açtı. 'Bu kapı kitli değil miydi?' diye düşündü.

Kapıyı yavaşça araladı ve göz gezdirdi. İşte ordaydı, ordaydılar...

Koruma iki gence şaşkınlıkla bakıyordu. Adeta birbirlerine girmişlerdi. Genç koruma 'bu nasıl uyuma şeklidir?' diye düşündü. Çünkü iki genç üzerlerinde ki yorganı yere atmıştı ve yatağın içinde nasıl uydukları gün yüzüne çıkmıştı. Genç adam, kızın uzun bacaklarını, bacaklarının arasına almış ve uzun kollarıyla kızı iyice kendisine çekmişti. Zayıf olan genç kız ise genç adamın göğsünde gözükmüyordu bile.

Genç koruma onlara gülümseyip kapıyı yavaşça kapattı.

...

Hala uyumaya devam eden iki genç sonunda yerlerinde kıpranmaya başlamışlardı. Genç adam ve kız gözlerini yavaş yavaş aralamaya başlamıştı. Genç kız gözlerini açtı ve nerede olduğuna baktı. Fazla takmadı ve genç adama biraz daha sokuldu. Genç adam gözlerini araladı ve nerede olduğuna baktı.

Dün çok yorgundu ve uykuluydu. Fazla birşey hatırlamıyordu. Fazla takmadı ve sarıldığı kişiye daha çok sarıldı.

İki genç nerde olduklarını anlayıp aynı anda gözlerini kocaman açtı. Genç adam kafasını aşağı çevirdi, genç kız kafasını kafasını yukarı kaldırdı. Genç kız kendisine şaşkınca bakan, genç adamdan korkmuş ve hemen genç adamı ittirmeye çalışmıştı. Fakat dengesini kaybeden genç kız, genç adamla birlikte düştü. Genç adam yatağın sağına düşerken, genç kız soluna düşmüştü. Canları yanmadan hızlıca düştükleri yerden doğruldular.

Birbirlerine şaşkınca bakmaya başladılar. Genç kız kendine gelince "Senin burada ne işin var?!" diye sordu.

Genç adam bakışlarını kaçırdı. "Şey, ben. Ben özür dilerim." dedi ve hızlıca genç kızın odasını terk etti.

Kapının önünde duran adamlarına kapıyı kitlemesini söyledi. Korumaları genç kızın kaldığı odanın kapısını kitlediler.

Genç adam hızlıca kendi odasına gitti ve tuvalete girdi. Aynanın karşısına geçti ve kendisine baktı. Ne ara kızın yanına gitmişti? Ne ara öyle uyuya kalmışlardı?

Hızlıca tuvaletten çıktı. En yakın korumasına saati sordu. Korumaları saatin üç olduğu söyledi. Genç adamın şaşkınlıkla "Ne?!" dedi. Koruması tekrar saate baktı ve "Saat öğlen üçü gösteriyor efendim." dedi.

Nasıl bu saate kadar uyuyabilirdi?

Genç adam elini alnına koydu, ateşi yoktu. Üstelik başıda ağrımıyordu. Fakat kalbi neden bu kadar hızlı atıyordu?

...

Genç kız, adam odasından çıktıktan sonra olduğu yerde oturdu. Ardından yatağın yanında ki saate baktı.

Saat 15:12'ydi. Yani saat üçtü. Ama nasıl?

Nasıl bu saate kadar uyuyabilirdi. Üstelik o yeşil gözlü patronun kızın yanında ne işi vardı?

Peki ya o halleri? Nasıl tanımadığı birine o denli sarılarak uyuyabilirdi?

Ya kalbi? Genç adam yanında yokken neden bu kadar hızlı atıyordu?

...

İki genç aynı anda sağ ellerini kalplerine götürdü. Çok hızlı atıyorlardı. İki genç aynı anda sertçe yutkundu.

Ve ağızlarından şu kelimel döküldü;

"Huzurlu uykum." 



❃Huzur KokusuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin