Aslında Olmayan Biri

10.3K 512 72
                                    

'Bize de sarıl Morano!'

"Bu bizim resmimiz." Ağzımı sonunda kıpırdatabildiğimde tek dökülen bu sözler olmuştu.

Kelly "Ne?" diye bağırdıktan sonra dergiyi Jett'in elinden kapıp Lee'nin beni taciz ettiği gece Jett'in arabasında uyuyuşumuzun resmini daha yakından inceledi.

Resim o kadar gerçek dışıydı ki kendimi tanımam birkaç saniyemi almıştı. Bu resme bakan hiç kimse oradaki kızın ve oğlanın aşkından şüphe edemezdi. Üzerine gölge düşmüş kız mermerden oyulmuş bir tanrı heykeli gibi görünen oğlanın kaslı kollarına gömülmüş ve oğlan sanki yaşamı buna bağlıymışçasına sarılmıştı kıza.

"Tanrım! Daha dikkatli olmalısın Jett. Ya Annie olduğunu anlasalardı düşünebiliyor musun manşetleri; 'Gizemli anne bebeğine baba mı buldu yoksa?'"

Havada sağır edici bir sessizlik vardı.

Sinir göğsümden gırtlağıma yürüyen bir dev gibiydi. Geçtiği her yeri ağırlığıyla eziyor düğümlüyordu.

Hiçbir şey demedim.

Bana yine fahişe diyordu ve aslında buna kızmaya hakkım bile yoktu. Sonuç bir ay önce babasının parayla tuttuğu bir eskorttum. Bunun anısıyla bir anlığına genzimin dökülmemiş göz yaşlarıyla düğümlendiğini hissettim. O günden nefret ediyordum.

"Alt başlıkta da 'Bebeğine baba arıyor olman ne hoş ama Jett evcilik oynayacak biri değil.' Yazardı. Tanrım bu Annie için ne demek olurdu hiç düşündün mü Jett? Özelliklede tüm Lee'yle yaşadıklarından sonra!" Sesindeki bariz yapmacık ton midemi bulandırmıştı. Kahretsin en başından buraya hiç gelmemeliydim.

Ona ne diyebileceğimi bile bilmiyordum. Aslında babasından tiksindiğimi hatta kendimden bile tiksindiğimi ama bana ihtiyacı olan bir bebek için bunu göze aldığımı mı? Bu bir işe yarayacak mıydı peki? Birileri ona çoktan bunları söylemiş olmalıydı. O ise inanmamayı tercih etmişti.

Bu yüzden sustum. Diğer herkes gibi. Kulaklarımın ucuna kadar vücudumun her yeri yanarken birinin bir şey demesi için tanrıya yalvardım. Ama bu gün tanrının favori kulu olmadığım açıktı.

"Annie!" Ya da belki de o kadar da açık değildi. Sadie'nin ince sesi kulaklarıma dolduğunda yere atlayıp tanrıya şükretme isteğimi atlayıp sesin sahibine döndüm.

"Merhaba Sadie." Beni belimden tutup yanına çekti.

"Çocuklar onu sizden çalmak zorundayım. İş beklemez." Kimseye veda etmeme izin vermeden beni de sürükleyerek içeri doğru yürümeye başladı.

"Sana Alek'ten bahsettiğimi hatırlıyor musun? Rusya'dan gelen balet. Mariinsky'de eğitim almış. Onunla çalışmanı istiyorum, gerçekten sana çok şey öğretebilir ve sınavlar hakkında da yardımcı olabilir üstelik bu yılki Manon'da baş erkek dansçı olmayı kabul etti. Manon olmak istiyorsan çalışmaya başlasan iyi olur." İroniye güldüm. Bir dakika önce güç ve hırs için bir erkekle birlikte olan kadın olmaktan nefret etmiştim. Şimdi ise olmak istediğim tek şey buydu:

Manon olmak.

"İşte Alek Vasilev, bu da bahsettiğim minik Annie." Kafamı çevirip akışıklı adama çevirdim. Zarif bir hareketle elime uzanıp dudaklarına götürdü.

"Tanıştığımıza memnun oldum Annie, Sadie senden çok bahsetti. Hadi seni biraz deneyelim. Çalışmak için uygun bir alan var mı burada?"

Jett

KaçakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin