KAVGA

229 14 15
                                    

Ateş : ayrı dünyalar da nedir.

Güney : ayrı dünya abi.

Burak : saçmalama da açıkla.

Güney : tamam bak mesela dolunayı lüks bir cafeye götüremem artık onun gittiği mekanlara ayak bile basamıyorum .

Ateş : o niye o.

Güney : bir kahve içmek ne kadar biliyor musun ? En aşağı 20 TL. 20 lira eskiden olsa su gibi harcanan paraydı. Şimdi 20 lira ile bir hafta zor geçiniyoruz. Bazen o para da zor buluyoruz.

Burak : sende lüks yerler yerine daha küçük ucuz olan yerlere götür.

Güney : nasıl yerler abi. Bu paraya bu kadar mı oluyor deme mi bekliyorsun.

Burak : Güney bu durum geçici.

Güney : kaç gün yada kaç hafta abi. Bir ay geçti farkında mısın hala bu izbe yerdeyiz.

Burak : ev buldum.

Güney : ev dediğin de kim bilir nasıl. Buradan daha beterdir. Ne o kirayı ödeyemediğin için başka bir eve mi çıkacağız.

Burak : hayır buradan biraz daha iyi bir ev.

Güney : biraz daha iyi nasıl oluyor. Ayrı bir odam olacak mı ? Yada okula nasıl gidip gelirim.

Ateş : Güney . . . Eve gidelim . Yolda tartışmayın..

Burak : ateş bırak konuşsun devam et.

Güney : hepsi senin yüzünden beni bırakmalıydın sen de evinde babanla kalacaktın ama yok Burak bey vicdan rahatlatacak çok merak ediyorum. Vicdanın rahatladı mi ?

Burak cevap vermez.

"Hayır demi olmayacak rahatlamayacak neden 10 sene bana işkence yaptın. Daha çok küçüktüm ama senin umrunda bile değildi. O yüzden boşuna çabalama git. Sende rahat et ben de  bu hayatı yaşamak istemiyorum. Affettim seni rahat bırak beni hayatı mı ? "

Ateş : Neyin var senin dolunaydan ayrıldığın için mi bunlar.

Güney : sana ne seni niye ilgilendiriyor.

Burak : dikkatli konuş bana istediğini de ama ateşe saygısızlık yapma.

Güney : niye ! Ondan bir yardım istedim yapmadı. Şimdi niye hayatıma karışıyor.

Ateş : in eve gir. Evde konuşalım. Derdin neymiş anlayalım. Güney sinirle iner. Arabanın kapısını çapar.

Burak : Güneyyy !

Ateş : bekle sakin ol. Belli ki bir derdi var.

Burak : haklı sonuna kadar haklı. Ben yanlış yaptım. Ben vicdan azabı çekmeyi hak ettim. Bu da benim cezam. Onu istediği hayata gönderip ben de acı çekecektim. Ben bunu çoktan hak ettim. Ben ne yaptım. Güneye de kuzeye de haksızlık yaptım. Benim yüzümden onlar acı çekiyor. Kuzey haklıydı.

Ateş : sakin ol. Hadi içeri girelim. Burak'la içeri girdik.

Güney diye seslendim. " Ne var diye çıkıştı. "

Ateş : Derdin ne otur konuşalım.

Güney : konuşmakla sorunlar çözülmüyor.

Burak : senin derdin benimle ateşe düzgün davran.

Güney : dediğin gibi saygı değer ateş abi senden istediğim yardımı neden yapmadın.

Ateş : ben sana ne dedim.

KARDEŞİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin