we just have to be friends

2.3K 233 42
                                    

Sirius aradan geçen bir hafta sonunda hala bekliyordu. Peter ona, bundan korkmasına gerek olmadığını ve ona yardım edeceğini söylemişti.

Biraz acele etse iyi olurdu.

Sirius bugün derslere katılmak istememişti ama günün nasıl geçtiğini anlamamıştı bile. Çünkü Remus'un peşinde bir kız dolanıyordu. Sirius o kıza sinirlenemiyordu bile, çünkü o kızın yerinde olsa o da Rem'in peşinden ayrılmazdı.

Sirius kıskançlığı yaşamıyordu, kıskançlığı yanındaymış gibi hissedebiliyordu. Sanki az sonra ona şu kıza cruciatus yollamasını söyleyecekti. Oysa Sirius kıskançlığı böyle yaşamazdı. Sirius korkuyordu, Remus ona bilmediği şeyler hissettiriyordu.

O kıskançlığı bu kadar net hissetmezdi, Sirius bir şeyi, birini, böylesine istemezdi.

Peter acele etmeliydi.

Gün bitiminde, yatağında uzanırken hala o günü düşünüyordu. Aylak'ı öptüğü günü.

O an yeniden doğuyor gibi  hissetmişti, çünkü bu bütün bildiklerine tersti. Yeniden doğuyor ve her şeyi en baştan öğreniyordu. Bu birini öpmek değildi, bu birine diz çökmekti. Oysa Sirius önceki yaşamında, yani Rem'le yeniden doğmadan önce, kimseye diz çökmezdi.

Sirius kendi hissettiklerinden korkuyordu. Korkuyordu ve kimseye anlatamıyordu. Kimsenin anlayamayacak olması onu daha çok korkutuyordu.

Çünkü bu herkesin anlayabileceği bir şey değildi. Sirius da yaşamasaydı anlamazdı.

Gece, yatağında o günü düşünürken sonrasında konuştuklarına pişman mıydı, bilmiyordu. Yine olsa yine aynı şeyi yapardı, yine karşı çıkmazdı. Oysa böyle olmasın, istiyordu.

Bu çok saçma, demişti Sirius. Bunun söyle hissettirebilmesi çok saçma.

Remus ona gülümsemişti. Bu acıklı bir gülümsemeydi. Siri, arkadaşlığımızı mahvedemeyiz.

Oysa Sirius o an onun her şeyi olmaya hazırdı. Her şeyi. Arkadaşı, sevgilisi, kardeşi... Hatta annesi bile. Yine de ona karşı çıkmadı.

Remus için arkadaşlarının ne kadar değerli olduğunu biliyordu. Çünkü onun hiç arkadaşı yoktu. O bunu Çapulcular'la yıkmıştı ve onları kaybetmekten korkuyordu. Sirius'sa çocuğun kötü hissetmesinden korkmuştu.

Sirius bu korkudan da korkuyordu. O kimsenin kötü hissetmesinden korkmazdı ki. Yani, yeniden doğmadan önce.

Oysa bu doğuşu hemen ardından ölecekse, neden doğmuştu ki yeniden? Neden izin vermişti Remus, arkasından bunu unutalım, diyecekse onu öpmesine?

Sirius buna bile kızamıyordu. Sirius ona kızamıyordu.

Peter'ın acele etmesini diledi.

 We're Not Friends / ❝Wolfstar❞Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin