Jungkook
Daha dikkatli baktığımda onların cidden benim taktığım dinleme cihazları olmadığını fark edip büyük bir rahatlama yaşadım.
Jimin şokla sorusunu yöneltti. “Ama Jin senin adamın. Neden-“
“Artık değil. Namjoon’un tarafına geçmiş.”
Açıklamasını yapıp odasına çıktığında, Jimin gibi ben de şoktaydım bu sefer. Yoongi gerçekten Jin’in, Namjoon’la sevgili olduğunu öğrenmişti ve daha hiçbir harekete geçmemişti.
Jimin’i boşverip kendi odama çıktım ve Yoongi’nin odasındaki bizzat yerleştirdiğim dinleme cihazlarını devreye sokup odayı dinlemeye başladım.
Jimin, Yoongi’nin odasında Jin’in taktıklarını bulmuştu ve benimkiler hâlâ duruyordu. Kulaklıktan ses gelince dikkat kesildim.
“Sung Woo, Jin’in şirketle olan bağlantısını kesin ve girişini de yasakla. Ayrıca ben iptal edene kadar da Jin’in peşine bir adam takın. Neye giderse gitsin onu izlesin.”
“Tamam kapat.”
Konuşması bittiğinde ne yaptığını merak edip odasına gittim. Kapı çalıp içeri girdiğimde tüm dikkatini bana verdi.
Bir bahane bulup gelmediğimi için ne diyeceğimi bilemeyip elimi enseme attım ve gergince ovdum. “Imm b-bir şeye ihtiyacınız var mı diye sormak için gelmiştim.”
Ben gelmeden önce okuduğu kitabını yanına koyup anlamlandıramadığım bir şekilde güldü. Masum bir gülüş müydü yoksa kinaye mi barındırıyordu emin değilim.
“Bir kahveye hayır demem.”
Gülümseyip kapıya yöneldim. “Hemen geliyor.”
Hızlıca mutfağa gidip kahvesini hazırladıktan sonra mutfaktan geri çıkıyordum ki karşıma Yeji çıktı. Bir elimdeki kahveye bir de bana baktı ve sinsi bir şekilde gülümsedi.
“Bay Min’e mi götürüyorsun?” Başımla onayladığımda elimdeki küçük tepsiyi alıp merdivenlere yöneldi. “Ben götürürüm~”
Pislik kız! Bir şey dememe bile izin vermeden gitti. Ayrıca o benim işimdi ve kahvesini ben götürmek istiyordum!
Kendi odama girecekken Yeji kaşları çatık şekilde Yoongi’nin odasından çıktı ve beni durdurdu. “Seni çağırıyor.”
Yüzünden ne kadar kıskandığı belli olurken memnun bir şekilde sırıtıp kapıyı çaldım ve içeri girdim. Yeji gibi Yoongi’nin de kaşları çatıktı.
“Beni çağırmışsınız.”
“Evet, kahvemi neden sen yapıp, getirmedin?”
Sonunda benimde kaşlarım çatılırken itiraz ettim hemen. “Kahvenizi ben yaptım. Ayrıca ben getiriyordum ki Yeji elimden aldı. Kim bilir size ne söyledi ve sizde hemen inandınız.”
Mızmız çocuklar gibi kollarımı göğsümde birleştirip dudağımı sarkıttığımda ilk şaşırsada sonradan odaya kahkahası yayıldı.
Kahkahasının arasında tek seferde söylediği cümleyle yanaklarım kızardı hemen. “Tarım! Jungkook çok sevimlisin.”
Daha fazla durup kendimi rezil etmemek için kapıya ilerledim. Yerinden kalkıp, yüzü hâlâ gülerken, kolumdan tutup beni durdurdu.
“Gidebilirsin dediğimi hatırlamıyorum. Otur ve beni bekle duş alıp çıkacağım. Geçenki gibi sadece oturalım.”
Ne diyeceğimi bilemeyip boş boş suratına bakarken beni yatağa oturtup banyoya girdi. Bir süre onu ve değişen hareketlerini düşünürken banyonun kapısı açıldı.
Bakışlarımı oraya çevirdiğimde, herzaman ki gibi havluyu beline sarmış ve küçük baş havlusuyla da saçındaki fazla suyu alıyordu.
Bir dakika, bu koku... benim duş jelimi mi kullanmış?!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
My Spy/Yoonkook ✔
FanfictionJeon Jungkook, Kim Namjoon tarafından Min Yoongi'nin evine gönderilen bir ajandı. Başlangıç: 28.04.2020 Bitiş: 29.06.2020 ©dbSakura @_ecme_ ile.. #7 - yoonkook