on bir

268 27 125
                                    

(Rosé)

Bizimkilerle konuşurken bir anda sağ tarafımdan gelen bir elin bacağımı okşadığını hissederek irkilmiştim.

Sizce okşayan kişi kimdi?

Güzel tahmin ama düşünüldüğü gibi Jimin değildi. Tersine hiç beklemediğiniz biri.

Jungkook.

Evet. Jungkook.

Aslında okşaması normal bir şeydi. Yan yana oturduğumuzda her zaman yaptığı bir şeydi. Alışmıştım artık.

Benim bacağımı okşuyordu ama diğer eli Jeongyeon'un belindeydi. Ne yalan söyleyeyim Jeongyeon'u kıskanıyordum. Jungkook gibi biriyle sevgiliydi. Aslında değildi ama öyle sanıyordu.

Jungkook Jeongyeon'u neredeyse bir yıldır. Benimle aldatıyordu. Ama sadece Jeongyeon'un değil kimsenin ruhu duymuyordu. Sadece birkaç ay önce Nayeon unnienin farkettiğinden şüphelenmiştim ama onuda Jimin gibi bir salakla sevgili olarak çözmüştüm.

Jungkook anlatmıştı. Jimin, Jungkook'a bana aşık olduğunu anlatmış. Jungkook'da bana anlattı. Bende bana aşık olduğu için Jimin'i kullanıyorum işte.

Yaptığım, yaptığımız yanlış biliyorum ama Jungkook'u gerçekten seviyorum. Ne yazık ki onun beni sevdiğinden emin değilim. Bana hiç öyle güzel sözler söylemezdi. Sadece arada bir, aslında arada bir değil haftanın beş günü birlikte oluyorduk.

Bazen gecenin bir yarısı evime geliyor bazende beni çağırıyordu. Dün gecede partiden sonra birlikte olmuştuk. Aslında partiden sonra değildi. Partide birlikte olmuştuk. Banyoda.

O yüzden bu sabah mutlu uyanmıştım.

"Hadi derse gidelim artık."

Mina'yı hepimiz başımızla onayladığımızda ayağa kalktık. Bu sayede Jungkook'un bacağımda ki elinden kurtulmuştum.

Kampüsün içinde kendi dersimin olduğu sınıfa ilerlerken telefonumun bildirim sesini duymuştum.

"Derse girme ve beni çıkış kapısında bekle."

Ara ders olduğu için hepimizin dersi farklıydı. Hepimizin derken Jimin, Jeongyeon, Jungkook ve benim derslerim farklıydı. Diğerleri hakkında bir bilgim yoktu. Sonuçta aynı bölümde okumuyorduk.

Jungkook'un dediği yapacaktım galiba. Derse girmeyecektim ve onu bekleyecektim. Aslında iyi olmuştu. Bay Kang'ın anlattığı yaklaşık beş saat sürecek bir ders. Girmemek en iyi seçimdi.

Öylede yaptım. Çıkış kapısına gelip beklemeye başlamıştım. Yaklaşık beş dakika sonra önümde Jungkook'un lüks arabası durmuştu.

Kapıyı açıp bindiğim anda sürmeye başlamıştı. Bana dönüp bakmamıştı bile.

"Nereye gidiyoruz?"

"Bana."

"Neden?"

"Sence?"

Daha dün akşam yatmıştık ne bu azgınlık anlamıyorum ki. Galiba haftada beş gün olan sayı yedi güne çıkacaktı. Alışsam iyi olurdu.

-----------------------------------------------

Beklenen Rosekook bölümü geldi. Ama bunun devamı da gelicek. Bilmiyorum belkide smut yazarım ya da smut yerini atlarım. Ama bunada karar vermeyeceğime eminim o yüzden fikirlerinizi alabilir miyim lütfen?

Bir daha ki bölüm Rosekook smut olsun diyenler buraya.

İlk smut Jeongmin'den gelsin diyenler buraya lütfen.

Bu arada sınır koymalı mıyım sizce? Fikirlerinizi bekliyorum.

Neyse uzatmadan ben gideyim artık. Bye. Sizleri seviyorum.❤

afrodit day🍀jeongminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin