43| bebek riskte

3.1K 109 8
                                    

Merhaba okurlarım bence efsane bir bölüm oldu ama siz karar verin :) Umarım beğenirsiniz hadi bye🧚🏻‍♀️

*******************************************

Ne dedi bu kadın? Bebeğimiz ölecek miydi? Nasıl bu kadar kolaydı? Her şey şaka gibi geliyordu şu an "yağız" çok ağlıyordu hatta ağlamaktan gözleri kan çanağına dönmüştü. Onu bu hale getiren neydi? Bu bebeği çok istemesi mi? Yoksa onu bırakırım korkusu mu? Hiçbir şeyi mantıklı düşünemiyordum. "zannediyorum siz tedaviye başladınız?" doktorun bu sorusuna karşı sadece "evet" dedik donuk bir ses tonuyla "iyileşecek miyim? diye sordu Filiz. "Şu anlık işimiz kolay" diyince biraz rahatlamıştık ama yine sorun vardı.

"bebeğiniz ölebilir" hiç aldırış etmeden devam ettik "ölmez benim oğlum" konuşmalarının ardından hıçkırıyordu. Üzülünce hep böyle olurdu,onu çok iyi tanıyordum ve hepte aynı kalacaktı. "Filiz hanımı yaklaşık 3 gün burda tutmamız lazım. Hatta tedavi sürecini şimdi hızlandırmalıyız yoksa bebek riske girer" hemen onay verdik ve uzman doktorlar gelip gitmeye başlayınca işin ciddiyetini anlamıştık. Hayat bize bu acıyı da tattırmıştı. Kader...

FİLİZ'DEN DEVAM;

Tam da şu an hayattaki her şeyimi kaybedecek gibi bir his vardı içimde. Oğlumla aynı vücudu paylaşıyoruz ve büyük ihtimal bu 4 ay sonra oğlumun öleceği düşüncesini hatırlatıyordu. Ben neden böyle bir hayat yaşıyordum? Veya neden Yağız'la evliydim? Niye böyle bir hayata sahiptim? Asıl soru neden BEN? NEDEN? Belkide kaderim böyledir. Deyip geçiyordum çünkü bu hayatı haketmedim. Oğlumu kötü şartlar içinde doğurmak istememiştim hatta ben anne olmayı bile istememiştim. Ama bazen kaderin önüne geçemezsiniz. Bende bunun örneğiyim işte. Şimdi ise hastane odalarında sürünüyorum. Hayata tutunmaya çalışıyorum.

Doktor odadan çıkınca Yağızla ikimiz kalmıştık Ona sormak istediğim çok soru vardı "yağız" dedim ve başladım "efendim?" haydi hayırlısı "ben ölsem naparsın?" neden bunu sormuştum bilmiyorum "bu nasıl bir soru ya?" diye kızdı ama içimden bunu sormak gelmişti. Suç mu?

"hayatın bazı gerçekleri var Yağız. Bunlardan bir tanesi ise benim ölmem." Dedim ve yanıma gelip elimi tuttu "sen ölemezsin" ya niye böyle düşünüyor? Eğer ben ölürsem kendini buna alıştırması lazım ama yapmıyor. Aksine kendini motive ediyordu. Kendini bu duruma alıştırmazsa sonuçları daha da kötü olabilirdi. Onun için hep en iyisini istiyordum ve hepte böyle olcaktı..."alış lütfen" elim hâla elindeydi "sus artık" diyip odayı terk etti. Çaresiz olan insanları bir kez daha anladım. Bana bunu en iyi Yağız hissettiriyordu. Sağolsun (!) Odanın kapısı açılınca içeri Aleyna girdi. Evet Aleyna yanıma gelmişti. Elinde ise 2 tane poşet vardı. "hoşgeldin canım" gelip bana sarıldı ve oturdu

"iyi misin Filiz" dedi ve saçlarımı okşadı. Pek iyi olduğum söylenemez ama yinede onun moralini bozmak istemedim ve "iyiyim" dedim. "Umut nasıl?" karnıma elini koydu ve okşadı "oda çok iyi merak etme" dedim ama bana inanmadı çünkü bu halde kimse iyi olamazdı. "o poşettekiler ne?" merakla sordum. Masanın üzerinden alıp yanıma geldi ve yavaşça çıkardı.
En sevdiğim yaprak sarma getirmişti. Cidden hayatta bayılarak yediğim tek yemekti. "çok teşekkür ederim Aleyna" dedim ve hemen yemeye başladım. Kendimi obur gibi hissettim ama karşı koyamıyordum napiyim?
"duyduğuma göre yarın nisa ve defne doğuyor" diyince hızlıca kafamı salladım "ay evet ya" çok tatlı olacaklardı buna emindim ve çok bücür olacaklardı. Aynı Sinemle ben gibi...

****

Aleyna'nın getirdiği sarmaları yedim ve serum etkisiyle uyudum. Uyandığımda Yağız yoktu ama yanımda birkaç hemşire vardı "noldu" tedirgindim "sakin olun sadece kontrol edicez" dediğinde rahatlamıştım. Kontrollerim yapıldı ve odada yine tek kaldım. Bende elime telefon aldım ve instagramda gezinmeye başladım. Eski arkadaşlarıma baktım,hepsi evlendi ve bazılarının çocuğu oldu. Hepsi sağlıklı,mutlu. Kapı açıldığında gelenin Yağız olduğunu farkettim "iyi misin" dedi ve verdiğim cevap onu ağlatmaya yetmişti. Aşırı duygusaldı.

"yoruldum. Çok yoruldum" diyince yanıma oturdu ve kollarıyla sardı beni. Ağlıyordu hâla "bizi bırakma Filiz" ben cevap veremedim çünkü bunun garantisini veremezdim o yüzden alıştırmaya çalıştım ama olmuyordu. Çok inattı
"yağız benim biraz uykum var" dedim ama yine yalan söylemiştim çünkü daha yeni uykudan kalkmıştım "peki güzelim uyu sen" dedi ve koltuğa oturdu. O yanımdayken yalandan uyku numarası yapmam lazımdı ve gözümü kapadım

"Anne! Anne! Anne!"biri beni çağırdı. Sesleri duyuyordum ama bana seslenen kişiyi göremiyordum. Aklımı yitiricem "Filiz" bunu bana söyleyen kişi Yağızdı ve yanında küçük bir çocukla yanıma geliyordu. O kimdi?
"Anne neden gelmedin?" bu çocuk benim oğlum muydu? Ne? Ne? Ne? Ben ne zaman doğurdum bu çocuğu? Her şey şaka gibiydi. "Burdayım oğlum" dedim ve elindeki topu bana uzattı "hadi al" dedi bana ve birlikte çimlerin üzerinde top oynamaya başladık "aslanım benim be" Yağız böyle diyince çok sevinmişti oğlum. Babasını çok seviyordu... "ahh" topa takılıp düşmüştü oğlum. İçim sızladı "babacım sakin ol tamam mı" Yağız onunla çok ilgileniyordu "anne canım acıyor" dediğinde bende ağlamaya başladım. Sanırım annelik duygusuydu bu "ağlama Umut" dedim
"Umut nerdesin?" Diye bağırdım ama yoktu? Etrafa bakındım ve onu bulamadım.

"Hayır"

"Hayır"

"Hayır" diye bağırdım. Ohhh rüyaymış Allahım sana binlerce kez şükürler olsun. "iyi misin" dedi YAĞIZ ve hayır anlamında kafamı sağa sola salladım. "aynı sana benziyordu" dedim ve şaşkın gözlerle baktı "kim" diyince "umut" diye söyledim. "Aynı senin gibi renkliydi gözleri" Yağız çok mutlu olmuştu böyle diyince. Ona bütün rüyamı anlattım ve çok sevinmişti çünkü ona benzeyen bir çocuk...Hayali bile güzeldi...

merhaba ben geldim🥳biraz kısa bir bölüm oldu ama güzel oldu diye düşünüyorum. Sizin fikriniz nedir lütfen yorumlarda belirtin. Sadece 1 tane yorum yapmak bu kadar zor değil?

❤️umut sağlıklı olacak mı?

❤️filiz iyileşecek mi?

Size yalvarıyorum (YORUM-VOTE)yapın ne kaybedersiniz ki? 20 saniye falan mı?

KÖTÜ GÜNÜN FİLİZ'İ  (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin