Filiz'in gözlerindeki yıkılışı görebiliyordum. Ona yine yalan söylemiştim. Ben ona kendimi bir şekilde affettirmeliydim.
Odadan çıkacakken beni durdurdu ve kolumdan tutup kendine çekti. Odanın kapısını kilitleyince duraksadım.
Yatağa oturttu ve televizyonu kapadı."Aşkım ben özür dil-
"Ben ölücem Yağız son zamanlarımızı iyi geçirelim olur mu? Diye sorunca oda üstüme üstüme gelmeye başladı. Bir anda ayağa kalktım ve Filiz'de ağlıyordu.
"Ölücem ne demek lan. Diye yüksek sesle bağırdım.
"Ben beyin tümörüyüm Yağız.
Diyince olduğum yere çöktüm ve yeri yumruklamaya başladım. Sevdiğim kadın ve çocuğum yine ellerimin arasından kayıp gidiyordu. Ve ben yine onları koruyamamıştım. Dünyanın en cibilliyetsiz insanıydım ben... Yerde oturmuş ağlıyordum hemde deli gibi... Haykıra haykıra,bağıra bağıra... İçimdeki acı nasıl yansıyacaksa öyle ağlıyordum.
"Ağlama bak sen ağladıkça bende,bebeğimizde üzülüyor lütfen. Dedi ve önümde diz çöktü.
"Yine sizi koruyamadım özür dilerim. Dedim ve sımsıkı sarıldım ona.
"Bak bunun bir tedavisi var ama bebeği aldırmam lazım. O yüzden kabul etmedim.
"Ne demek kabul etmedim lan ne demek? Sen beni çıldırtmak mı istiyorsun Filiz? Ben birdaha sizi kaybedemem. Dedim ve ayağa kalkıp onuda kaldırdım.
"Yağız sen beni anlamıyor musun? Bir daha anne olamayabilirim. Dedi
"Filiz lütfen tedavi ol bak Amerika'ya gideriz orda tedavi olursun. Seni en iyi yerlerde tedavi ettirebilirim yalvarırım yapma bana bunu.
"Ben bu tedaviye bebeğimle giricem. Sonucu her ne olsun ben onu bırakmam. Dedi bağırarak.
"Filiz sakin ol Filiz Filiz. Derken başının döndüğünü anlayınca biraz sakinleşip yanına gittim ve yatırdım onu.
FİLİZ'DEN DEVAM;
Sırtım yatakla buluşunca odanın dışındaki ayak sesleri dikkatimi çekti. Yağız'a baktığımda kapıyı açmak için yeltendi ve içeri hızla Yelda anne ile Hakan baba girdi. Beni bu halde görünce ikisininde ağzı açık kaldı. Onlar içeri girince biraz doğruldum ve ağlama sesleri yüzünden kafamı sağa çevirdim ve Yağız annesine sarılmış ağlıyordu.
Hakan baba yanıma gelip ne olduğunu sordu. Ama cevap veremedim çünkü bu kötü haber yüzünden bütün ailenin düzeninin bozulmasını istemiyordum. Yağız kendini tutamayarak olduğu yere tekrar çöktü ve sırtı bize dönüktü."Burda ne olduğunu hemen biri söylesin. Dedi Hakan baba ve Yağız ağlamalarının arasından;
"Sevdiğim kadın ve doğmamış bebeğim ölüyor. Yine onları koruyamadım. Dedi Yağız
"Ne demek bu şimdi? Diye sordu Yelda anne.
"Beyin tümörüyüm anne. Dedim ağlayarak. Yanıma gelip yatağa oturdu ve saçlarımı okşamaya başladı.
"Hayır güzel kızım sen ve torunum yaşayacaksınız hatta o bebek sizi peşinden koşturacak. Dedi ama onunda ağladığını farkettim. Ağzını eliyle kapattı.
YAĞIZ'DAN DEVAM;
Odanın içindeki herkes ağladıktan sonra Filiz'in uyuduğunu gördük ve Filiz dışındaki herkes salona indik. Babamlara her şeyi anlattım ve onlarda benim dediğim gibi bebeği mecburen aldırmalarını söyledi. Ama bundan sonra bir daha anne olamayabilirdi.
Bir kez daha bebeğini kaybetmek istemiyordu. Belki haklıydı ama bu bebeği aldırmazsa ameliyata girdiğinde hem Filiz hemde o bebek ölebilirdi. Ve zaten yaşama ihtimali %10 gibi bir şeydi. Bu oran neredeyse imkansız gibi bir şeydi. Ben bu düşüncelerime dalmışken annem ve babam kendi aralarında konuşuyorlardı.
Hani bazen bağırmak istersin ama kimseye zarar gelmesin diye bağıramazsın. Bazen kendini çok çaresiz hissedersin ve sarılmak için birini ararsın. Hatta bazen içinde bulunduğun büyük bir gerçeğin içinden çıkmak istersin ama seni engelleyen şeyler olur... İşte şimdi bu acıları iliklerime kadar hissediyorum. Hayat bana 3 şık sundu. Karın mı? Çocuğun mu? Yoksa ikisinide hiçe saymak mı?
Seçimi çok kolaydı. Tabiki Filiz'i seçerdim ama onun inadı her şeyi bitiriyordu. Belki bu inat yüzünden 9 ay sonra kendisini bitirecekti. Şimdi yaşadığım durumun içinden çıkabileceğimi sanmıyorum,Filiz ölecek,bende ölücem ve tahminen bebeğimiz hem öksüz hemde yetim kalıcak. Evet doğru tahmin ediyorsunuz şu an arabaya atlamış intihara doğru gidiyorum. Bir daha gelmemek üzere...
Zaten alkollüydüm aynı zamanda psikolojisi bozuk olan Yağız Karahan arabasının hız sınırını zorlayarak ölüme gidiyordu. Ama hayır ya ben bunu yapmazdım belki bir umut...
-ben bunu yapamam
Diye bağırdım kendi kendime. İş işten geçmişti
En son hatırladığım kafamı direksiyona çarptığımdı. Sonrası karanlık tabi...FİLİZ'DEN DEVAM;
Yelda anne ve Hakan baba aşağı indiğinde uyumak için yatağıma uzandım. Mide bulantım olduğu için yine tuvalete gidip kustum. Benim miniğim kendini göstermeye başlıyordu. Artık 1 aylık olmuştu hatta geçiyordu bile.
Kusma işim bittiğinde üstümdeki elbiseden kurtulmak için dolabımı açtım ve klasik rahat ev kombinimi yapıp yattım;
•siyah tayt
•beyaz bol tişört
•beyaz ayakkabı
Ayakkabımı odada giymediğim için çıkarıp yanıma koydum. Tabi boynumda Yağız'ın bana aldığı kolyem vardı.Saat 20.00'a geliyordu. En azından uykumu almıştım. Yanımda duran ayakkabılarımı giyip yüzümdeki durgunluğu kapatmak için çok az makyaj yaptım. Göz altlarımı kapamak için biraz kapatıcı ve fondöten sürüp bıraktım. Telefonumu elime aldığımda zil sesi geldi ve arayanın kim olduğunu bilmiyordum;
📞Alo kimsiniz?
📞Filiz Karahan siz misiniz?
📞Evet benim siz kimsiniz?
📞Eşiniz Yağız Karahan bir trafik kazası geçirdi ***hastanesinde.Elimden telefon düştüğü anda. Dizlerim beni taşımadı ve bende dizlerimin üstüne düştüm. Ve telefon kapandı. Ellerim titriyordu. Çaresiz feryatlarımın ardından •YAĞIZ• diye çığlık attım. O çaresiz çığlığımın ardından Yelda anne ve Hakan baba yanıma geldi.
"Filiz kızım noldu sana böyle niye ağlıyorsun? Diye sordu Yelda anne.
"Anne benim yüzümden oldu. Diyebildim sadece. Hâla merakla bakıyorlardı.
"Kızım noldu anlatsana. Dedi Hakan baba.
"Yağız trafik kazası yapmış. Dedim ve Yelda anne oğlum diye bağırdı.
Anladım ki beni çok özlediniz💖Valla bende sizi çok özledim ve sürpriz bir bölüm atmaya karar verdim💫🧚🏻♀️Hadi size iyi okumalar...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÖTÜ GÜNÜN FİLİZ'İ (TAMAMLANDI)
Teen FictionYAPILAN BÜYÜK BİR HATA VE O HATA SONUCU ORATAYA ÇIKAN MASUM BİR BEBEK...YAĞIZ VE FİLİZ HAYATLARINA NASIL DEVAM EDECEKLER? •BAŞLANGIÇ TARİHİ: 15/04/2020 •BİTİŞ TARİHİ: 17/07/2020 "Ne var Filiz "Ciddi bir konu var "Dinliyorum "Benn...ben hamileyim "...