52| sahipsiz

2.3K 99 4
                                    

Yemeklerimizi yedikten sonra eve geçtik. Yağız ve Umut,günün değerlendirmesini yaparken bende bahçedeki çiçekleri suluyordum. Yeni çiçekler ekmiştik,ellerimle bakıyordum onlara. "napıyorsun bakalım" diyip elini belime sardı "hiç çiçek suluyorum" diyip elimdekileri yere bıraktım ve ona döndüm. "oğlum aşık olmuş" dedim. Yüzünde en ukala gülüşü vardı

"sana çekti işte" diyip yakınıyordum. Ama haklıydım,küçücük çocuğun aklına böyle şeyler sokuyordu sonra çocuk tüm gün babasıyla konuşuyordu "baba hadisana özgeyi anlatcam" diyince tatlı bir gülümseme ile içeri girdim ve salonda oturdum. Camlar açık olunca mis gibi,püfür püfür esiyordu rüzgar. En sevdiğim dizinin yeni sezonu gelmişti ve elime mis gibi vanilyalı dondurmamı alıp izlemeye başladım "yakalayamaz ki" dışardan Umut'un sesleri geliyordu "yakaladım" diye bir ses geldi ve kafamı camdan uzatınca Yağız'ın kucağındaki oğlumu gördüm. Onlar birlikte olunca böyleydi

Saat nerdeyse 18.00 olmuştu ve hâla onlar dışardaydı. Bazen top,bazen arabalarla oynuyorlardı ve bende nerdeyse 1 sezonu bitirmiştim. Gün içinde canım kahve istediği için her yerde kahve kokusu var gibiydi. Fırsat bu fırsat deyip mutfağa gittim ve filtre kahve için malzemeleri tezgaha koydum. Sadece bir yudum bile olsa içmek istiyordum. Yağız şu an burda olmadığı için rahatça içebilirdim. Hazırda olan bardağımı alıp bekledim ve kahve olunca direk bardağa doldurdum. Mis gibi oh!

"kızım sen beni anlamıyor musun?" işte şimdi sıçtın Filizcim SIÇTIN! "noldu" dedim ama ne demek istediğini tam anlamıyla anlamıştım. Sadece salağa yatıyordum "bir yudum lütfen" dedim ve çekmeceyi açıp çay kaşığı çıkardı. Kahvenin içine daldırdı "al bakalım" diyip ağzıma soktu kaşığı "sadece bu kadar mı?" "sana yeter bu" dedi ve tekrar bahçeye çıktı. Tabi elinde benim bardağım vardı. "off" diye söylendim içimden ama işe yarar yol yoktu. En iyisi biraz uyumaktı. Odama çıkarken haber vermeyi unutmadım "ben biraz dinlenicem" diyip odama çıktım. Yumuşak yatağıma yattım.

****

Kalktığımda saat geç olmuştu ve aşağıdan sesler geliyordu. Bir kadın sesi gibiydi ama hiç tanıdık gelmiyordu "anne" diye bir ses geldi ve kapının kenardından bakan oğlumu gördüm "efendim annecim" dedim ve odaya girdi "anneannem geldi" diyince karnıma giren ağrı ile ayağa fırladım "ne" sadece kendim duydum bu dediğimi "oğlum sen odana git" dedim ve öyle yaptı. Koridorda öyle bir koşuyordum ki... Yağız görse ağzıma sıçardı. Merdivenlerden indiğimde annemi gördüm. Yanında babam vardı. Sanırım Umut onu tanımamıştı.

"ne işiniz var burda" diyerek Yağız'ın yanına geçtim "sakin ol güzelim" dedi sessizce "burda ne işiniz var?" aynı soruyu tekrarladım. Ama bana cevap veren yoktu "bizi affet lütfen" bunu bana annem diyordu ama ben onları asla ve asla affetmezdim! Kararım kesindi bu konuda. İşaret parmağımla kapıyı göstererek "çıkın" dedim ve annem başını aşağı eğdi. Babam bana "biz senin aileniz kendine gel" diyince gözlerim doldu yine,her zamanki gibi...
"evet doğru benim ailemsiniz. Bak baba sana neler anlatıcam" diyip direk lafa daldım.

"bundan nerdeyse 5 yıl önce beni Mardin'e çağırdılar. Senin o şerefsiz oğlun yüzünden bir adamın yanında 4 ay kaldım. Ne işkenceler çektim haberin var mı? YOK! Mesela beni çocuğumun babasından ayırdılar,günlerce aç bıraktılar beni,şiddet gördüm,ölümün ucuna geldim,oğlumu kaydedebilirdim. Yağız'dan önce o pislik adam bebeğimin cinsiyetini öğrendi. Çok canım yandı baba çok...Sizin oğlunuz yüzünden ben bunlara maruz kaldım"

Bunları söylerken elim ayağım titriyordu, her zamanki gibi ağlıyordum ve sancım vardı "bunları bilmiyordum kızım" diyince çok kinayeli bir şekilde güldüm "ben seni en son 7 yıl önce gördüm baba.İlk oğlumun öldüğü zaman gördüm ben seni" diyince anneme gözüm takıldı. Ağlıyordu? "sen neden böylesin anne? Neden beni hiç sevmedin? Neden bana annelik yapmadın? Niye torununu sevmedin? Neden abimin her yaptığına göz yumdun?" dedim ve gözlerindeki pişmanlığı farkettim.

Ama onları ömrümün sonuna kadar affetmem "sırf ben hamile kaldım diye bana yapmadığın eziyet kalmadı baba.Resmen karnımda bir canlının olduğunu bile bile dövdün beni. Ya sen anne?küçüklüğümden beri sen dışında herkese anne dedim. Bunu bu hale getiren sensin. GÜLSÜM SANCAK! Benimle okulda hep dalga geçelerdi;yanımda olmadığın için... bunları haketmedim anne,haketmedim baba"

Nasıl böyle konuştuğumu bilmiyordum. İlk defa bu kadar gaza gelmiştim. Böyle olmama sebep olan; yaşadıklarımdı. İçimdeki öfkenin, hiddetin,üzüntünün,acımasızlığın sebebi ailem zannettiğim insanlardı. Ama onlar benim için tamamen yabancı biriydi. Zaten Umut'u bile etkilemişlerdi,şimdi birçok soru soracaktı. Mesela; anneannem ölmemiş miydi? Dedem nerden çıktı? Belkide çocuk haklıydı çünkü ben ona yalan söylemiştim. Keşke doğru olsa keşke!
"şimdi defolun. Ben burda ailemle mutluyum" dedim ve kapıya doğru gittiler.

Yukardan inen Umut'u gördüm,inmekle kalmıyor,koşuyordu adeta "görüşürüz dede" diyince gözlerim fal taşı gibi açıldı. Ne demişti dede mi? Lan ben öleyim ya öleyim. Babam arkasını dönüp torununa pardon Umut'a sımsıkı sarıldı ama ben oğlumu çektim o pis kollarının arasından "odana çık" bunu biraz sert söylemiş olabilirim ama çok sinirliydim "anne" diye yanıma gelirken uzaklaştırdım onu "odana git Umut!" dedim ve arkasını döndü.

YAĞIZ'DAN DEVAM;

Filiz'in psikolojisi iyice bozulmuştu. Yine belalar,sıkıntılar peşimizdeydi. Umut'u odaya çıkardıktan sonra Filiz'in yanına gittim ve onunla konuşmayı denedim "iyi misin" saçma bir soruydu "sence?" dediğinde cevap yoktu "bak 5 ay sonra kızımız doğacak. Yine çok mutlu olcaz ve bu sefer Milan'ın bir abisi var" dedim ve yüzündeki gülümseme ortaya çıktı

"heh şöyle gül" dedim ve biraz gülüştükten sonra içeri geçtik. Odamıza çıkıp pijamaları giydik ve uzandık "yarın toplantı var mı?" diye sorduğunda biraz düşündüm ve "son 1 tane" dedim "sen varsan sorun yok" diyince fırsat bilip doğruldum ve onu üstüme çektim. Gözlerim onun dudağına kaydı ve yanaştım. Benden önce davranıp uzun ve tutkulu bir öpücük bıraktı dudağıma "bir kez daha" dedim ve bir kez daha öptü "bu ne samimiyet?" diye sordum "hiç" diyip elini karnına koydu.

"noldu?" dedim ve yüz ifadesi değişti "onlar geldiğinden beri sürekli tekmeliyor" diyince gülmek istedim ama hoş bir durum değildi. Çünkü onları sevmiyordu "canım kızım" diyip karnını öptüm "ahh" diye inledi. Acaba canını mı yaktım? "seni hep hissediyor" diyince bir kez daha tekmelemişti ve artık karnında ayak izleri çok net olmasada belli oluyordu.
"iyi geceler sevgilim" dedim ve uyudum



selam canlarım🖤umarım beğendiğiniz bir bölüm olmuştur. Filiz'in aile yerini yazarken çok duygulandım ya :(

| BÖLÜM SINIRI |
4 vote ve 2 yorum ——> çok görmeyin :)

KÖTÜ GÜNÜN FİLİZ'İ  (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin