49| yıllar sonra

4.3K 120 9
                                    

multi-> Yağız,Filiz ve Umut Karahan💙
Umarım bu bölümü beğenirsiniz. Emek verdiğim bölümlerden bir tanesi :)
Keyifli okumalar diliyorummmmmm

*****

5 yıl sonra yazardan devam;

Yıllar sonra herkes gayet mutluydu. Mesela Umut 5 yaşında olmuştu,Yağız'ın şirketi daha gelişmişti. Eslem ile Ceyhun ayrılmıştı. Bu herkes için iyi bir haberdi. Nisa ile Defne büyümüştü. Ali ile Sinem hâla iyiydi. En güzel haberleri vermedim sanırım. Filiz ve Yağız'ın tekrardan bir çocuğu olacaktı.

Yani Filiz 3 aylık hamileydi. Bu haber Karahan ailesini çok sevindirmişti. Hayallerindeki hayatı yaşayan güzel bir çiftti onlar...Aynı zamanda hep mutlu olamayı dilemişti ikiside...

Tarihler 1 Haziran'ı gösteriyordu ve bugün Umut Karahan'ın doğum günüydü. Bütün aile hatta Ali ve Sinem'de,İstanbul'da yani Yağız'ların evinde toplanacaklardı. Herkes kendi ailesiyle gelecekti. Hazırlıklar bitince herkes misafirleri beklemeye başladı. Filiz üstünü giyinmek için odaya çıktı. Üzerine mavi elbisesini ve altına beyaz spor ayakkabı giydi. Hafif bir makyaj yapıp oğlunu giydirdi.

FİLİZ'DEN DEVAM;

Umut'un üstünü giydirip bahçeye indik. Herkes gelmişti ve bizi bekliyordu. Havuz başında olan kokteyl masalarının üzerinde aile fotoğraflarımız vardı ve tabikide içecekler. Çoğunlukla mavi ve yeşil renkleri bulunan bahçemiz güzelleşmişti "hadi başlayalım" dediklerinde Eslem 2 katlı pastayı önümüze koydu. Masanın solunda Yağız,sağında ben, ortamızda ise oğlumuz vardı. Tabi aynı bedeni paylaştığım bir bebek daha vardı.

Herkes "iyiki doğdun Umut" diye şarkı söylüyordu. Ailelere ayrılan masalara göz gezdirdiğimde herkesin gözünde apayrı bir mutluluk vardı. Hep böyle kalalım diye dua ettim içimden. Hep birbirimizi sevelim...
Pastayı üfledik ve aile fotoğrafları çektirip yemeklerimizi yedik. Hediye bölümüne gelince Umut çok heyecanlanmıştı. Severdi hediyeyi.

Annesi ve Babası olarak hediye almak yerine en çok istediği şeyi verdik;KARDEŞ HABERİNİ. Bunun için pek geç kalmış sayılmayız. Küçük bir kutunun içine emzik koyup Umut'a verdik. "anne bu ne?" dedi ve Yağız onu kucağına aldı "aç bakalım" dedim ve açtı. "kardeş mi" diyince herkes gülmeye başladı ve Eslem tam üstümüzden konfeti patlattı. Yukarıdan dökülen pulların altında kendimi çok şanslı hissettim. Yağız,oğlum ve daha cinsiyetini bilmediğim bir minik bebeğim vardı.

"erkek mi?" dedi ve bilmiyoruz dercesine dudaklarımı büzdüm "ben erkek kardeş istiyorum" diyince Yağız hemen ekledi "bende" ya bunlar baba-oğul beni deli edeceklerdi kesin "neden kız olmasın?" Dedim ve hemen küçük bilmiş ekledi "çünkü başka erkekleri sever" diyince kesin bunları Yağız öğretiyordu dedim kendi kendime "aferin Yağız sana"

"noldu aşkım" "çocuğun aklı aynı senin gibi" diyince elini uzattı ve Umut eline çaktı. "Siz beni delirteceksiniz" diyip diğer hediyelere geçtik. Umut'a anneannesi ve dayısından hiç bahsetmedik. Öldü zannediyor,onun yerine babaannesi ve dedesi var yeterde artar. Çok mutluydu "anne bak" dedi ve elindeki hediye pakedini gösterdi. Kocaman bir uçak almışlardı

Sıra halasına gelmişti "al bakalım halacım" diyip paketi verdi Eslem. Yavaş yavaş paketi açtık ve içinden akülü araba ve yanında imzalı futbol topu çıktı. Kimin imzası olduğunu bilmiyordum ilgilenmediğim için. "oley canım halacım teşekkür ederim" "rica ederim kuzum" içimden geçirdiğim tek dua; mutlu olmaktı. Son olarak Ali ile Sinem'in hediyesine geldik ve Nisa-Defne yanımıza gelip hediyelerini verdiler

"İyiki doğdun Umut" dediler ve Umut paketi açtı. İçinden en çok istediği şeylerden biri çıktı; OYUNCAK ARABA SETİ "teşekkür et Umut" dedim "teşekkür ederim" dedi. Fotoğraflarımızı çekip günü kapatmıştık. Saat nerdeyse 18.00 olmuştu ve herkes evlerine dağılmıştı. Bu kadar enerjik bir çocuk doğurduğuma inanmak güçtü. Resmen yerinde durmuyordu. Bütün gün evde top oynuyordu,havuza giriyordu,evi dağıtıyordu...Beni hem Yağız hemde bu çocuk hamile halimle çok yoruyordu. Ama onlar için her şeyi yapabilecek güçteydim ben...

Yağızla salonda oturuyorduk ve Umut'un minik adım sesleri yaklaştı ve arkamı döndüm. Elinde cips ve kola vardı "annecim yeme şunları ya" dedim ve Yağız,Umut'u kucağına aldı. Allahım delircem "ye oğlum ye" diyince ikiside gülmeye başladı "ben yukarı çıkıyorum gelmeyin" dedim çünkü çok sinir ediyorlardı beni.

YAĞIZ'DAN DEVAM;

"ben yukarı çıkıyorum gelmeyin" dedi ve merdivenleri çıktı "baba annem kızdı" aklımda şahane bir fikir vardı "sen bekle oğlum" diyip mutfağa yöneldim. Sabahtan beri karamelli dondurma aşeriyordu. Fırsat bu fırsat diyip kutuyu alıp odaya çıktım. Kapıyı çaldım ve içeri girdim. Yatakta oturuyordu ve gördüğüm manzara ile şok olmuştum "ne bakıyorsun?" dedi "karnın çok büyümüş" dedim ama cidden öyleydi. İlk defa bu kadar belirgindi karnı...

"sen bana ayı mı diyorsun?" diyince anlamaz bir bakış attım çünkü öyle demek istemedim. Yine hormonlar devreye giriyordu. Buda beni delirtmeye yetiyordu. "ya artık saçmalama" diye bağırdım. İlk defa ona karşı bu kadar sinirlenmiştim. Gözlerinin dolduğunu bu kadar net görmeyi beklemiyordum. Bu sefer haklı olan kesinlikle bendim "bağırma" "neden?" diye sordum çünkü bu aralar canıma tak etti.

"of siktir git o zaman ya!" onun ağzından ilk defa bana karşı bir küfür çıkmıştı. Elimdeki kutuyu koltuğa koyup onu hızlıca yataktan kaldırdım ve bileklerini sıktım. Morartırcasına sıkmıştım "ahh bırak" oda benimle birlikte acı çekiyordu. Gözümün önünde eriyordu. Eski Yağız olamıyordum "baba dövme annemi" ahh Allah kahretsin. Umut görmüştü bizi. "oğlum" dedim sadece benim duyabileceğim bir sesle.
"Gel annecim" dedi Filiz ve Umut'u alıp odasına götürdü. Kendime sövüyordum.

FİLİZ'DEN DEVAM;

Umut'u odasına götürdüm ve pijamalarını giydirdim "anne kardeşim iyi mi?" bu soruyu neye istinaden sorduğunu anlamamıştım. Acaba Yağız'ın beni dövdüğünü mü düşündü? Yine nasıl oldu da biz bu hale geldik "tabiki iyi annecim. Senin gibi abisi var" diyip yatırdım. Öpücük bırakıp çıktım odadan. Hemen odaya gitmek istemedim o yüzden havuzun başına geçip sandalyelere oturdum. Hava sıcak ama hafif rüzgarlıydı...

YAĞIZ'DAN DEVAM;

Odadan çıkıp aşağı indim. Umut'un odasında Filiz'i göremeyince bahçeye çıktım ve oturduğu yumuşak sandalyede uyumuştu. Zaten hamile üstüne üstlük hava esiyordu. Kucağıma alıp odamıza çıkardım. Yatağa yatırıp örttüm onu. Kendimde yanına uzanıp beline sarıldım. Şişmiş olan karnı dolayısıyla elim tam olarak onu sarmalamıyordu. Ama ben onu seviyorum.





selam canlarım🌸bence tüm okurların beklediği bir bölümdü bu bölüm. Umarım beğenmişsinizdir çünkü ben çoook beğendim. Neyse (vote ve yorum)

| BÖLÜM SINIRI |
4 oy ve 2 yorum!

KÖTÜ GÜNÜN FİLİZ'İ  (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin