11| aynalar

7.6K 213 9
                                    

Tekrardan odaya çıktığımızda odada Sinem yoktu.Balkona çıkmış içli bir şekilde ağlıyordu onu böyle görünce bende dayanamadım ağlamaya başladım.

SİNEM'DEN DEVAM;

Filiz'i ilk defa böyle görüyordum nerdeyse 6 senelik arkadaşım akıl hastası gibi bir şey olmuştu.Belkide onu tımarhaneye yatıracaklar.En çok korktuğum şey ise buydu.
Bunları düşünürken balkonda ağlamaya başladım Filiz'i sakinleştirip uyuttum.O kadar masum uyuyordu ki sanki karşımda 17 yaşındaki Filiz duruyordu...Ben ağlarken Yelda hanım geldi yanıma.Sırtımı sıvazladı.
-bunların hepsi geçecek yavrum
Dedi.O bile gelininin haline bu kadar üzülürken ben nasıl dayanabilirdim?Hemen Yağızı aradım ve eve gelmesini söyledim çünkü Filiz uyandığında onu yanında görmek isteyecekti...

YAĞIZ'DAN DEVAM;

Biraz önce Sinem beni aradı ve eve gelmemi söyledi.Gelirken Filiz'in en sevdiği şeyi aldım pamuk şeker...Severek yediği şeylerden biriydi.
Eve gelince kapıyı annem açtı,kızlar salonda oturuyordu ama Filiz yoktu.Anlaşılan odasında uyuyordu.
Pamuk şekerleri mutfağa bırakıp salona geçtim.Herkesin morali bozuktu.Salonda derin bir sessizlik vardı.

Bu sessizlik kısa bir süre sonra bozuldu yukarıdan gelen bir çığlık sesiyle hepimiz odaya koştuk.
Filiz yerde ayağı kan içinde yatıyordu.Boy aynasını ayağıyla parçalamıştı.
Yere diz çöktüm onu kollarımla sardım sakinleşmesi için...Sonra Burçin ve Sinem pansuman için malzeme getirip Filiz'in ayağını sardılar.
Acıdan yürüyemiyordu bile.Nereye gitmek istese ben onu kucağıma alıp götürüyordum ama odadan çıkmak bile istemiyordu.Sadece aynaya ve kapıya odaklanmıştı.

Hep birlikte Filiz'i uyutup aşağı indik.İlk defa annemi bu kadar ağlarken görmüştüm.
İlk başta sevmediği gelini için şimdi gözyaşları döküyordu.
Tezgahta duran pamuk şekerlerden birini alıp Filiz'in yanına çıkacakken annem beni durdurdu ve elime bir kase çorba koydu ve Filiz'e içirmemi söyledi.
Tek başıma yukarı çıkarken Sinem ve Burçin'in haline de üzülüyordum.

Yukarı çıktığımda Filiz uyuyordu onu uzun zaman sonra ilk defa bu kadar masum uyurken görüyordum.Ama eve geldiğimizden beri tek lokma bir şey yememişti uyandırmam lazımdı.
Yanına yaklaşıp yanağına ufak bir öpücük kondurdum.Uyandı

"Yağız

"Sevgilim bak açsın yemek yemen lazım.

"Aç değilim yalnız kalmak istiyorum

Yemeği bir kenara bıraktım ve yanına oturdum.Tek odaklandığı yer,duvardaki ultrason fotoğraflarıydı.
Sırf o daha fazla üzülmesin diye fotoğrafları alıp çekmeceye koydum ama bana sinirle yaklaşıp tokat attı.

"Sen benim oğlumun fotoğraflarını nasıl kaldırırsın ya nasıl?

"Aşkım dur ayağın...

Dedim ve yatağa yatırdım tekrardan uyku ilacını verip aşağı indim.Annem telefonda biriyle konuşuyordu.
Yanına gittiğimde telefonu kapadı ve ünlü bir psikologla konuştuğunu söyledi.Belkide Filiz'e iyi gelecekti kim bilir belki düzelecekti...

Kendimi çalışma odamdaki koltuğun üzerine attım.
Şu an kendimi dipsiz bir kuyuya atılmış gibi hissediyorum.Uçsuz bucaksız.Dertlerin sonu olmayan,derdin üstüne dert koyulan bir kuyu...

Ben kendimi ona daha yaklaştırmaya çalışırken o benden kaçıyordu sonra birbirimize alıştık bir oğlumuz olacaktı.Ama olmadı.

FİLİZ'DEN DEVAM;

Her zamanki gibi uyandığımda odamdaydım.Hava kararmıştı sanki negatif bulutlar üstüme üstüme geliyordu.
Sağ ayağıma dikkat ederek odamdan çıkmaya karar verdim.Elimi yüzümü yıkadım ve üst katın merdivenlerinden aşağı baktım.
Salonumuz gözüküyordu.Aşağıda sadece Yağız yoktu.
Çalışma odasında olabileceğini düşündüm ve oraya gitmeye karar verdim.
Oraya giderken upuzun bir koridordan geçmem gerekiyordu.Önüme bakarak yürüyordum ve oğlumu gördüm.Bana el sallıyordu ve oğlum çalışma odasının kapısını açtı içeri girdi.
Dil çıkartarak benimde oraya gelmemi söylüyordu benimle şakalaşıyordu.Olabildiğince hızlı adımlarla Yağız'ın odasına girdim.

YAĞIZ'DAN DEVAM;

Kapı bir anda açıldı ve Filiz gülerek içeri girdi tahminen yine halüsinasyon görüyordu.
Hiç bir şey demeden ona bakıyordum.Filiz'de kitaplığın önüne bakarak kahkaha atıyordu.Ara sıra oraya bakarak dil çıkarıyordu.

"Aşkım iyi misin. Dedim korkarak

"Bak aşkım oğlumuz benimle şakalaşıyor bak kitaplığın önünde. Dedi ve bende oraya gittim

"Burda mı oğlumuz? Dedim

"Evet sarıldı sana bak. Dedi

İş gerçekten ciddiye binmişti.Artık ne yapacağımı bilmiyordum.Onun acısını nasıl hafifleteceğimi de hiç bilmiyordum.En son çare ciddi bir psikolojik tedavi süreci ama öyle hapla ve ilaçla olacak şey değil.
Akıl hastanesine yatırmamız lazım.Bunu ona asla yapamazdım ama başka çarem de yoktu...

Filiz'i kucağıma alıp yatak odasına götürdüm.Yatağa oturttum ve bende yanına oturdum.
Hiç konuşmadan duvardaki fotoğraflara bakıyordu.
Onun bu hayatta olup olmadığını bile bilmiyorum en acısı da buydu işte.Filiz hayal aleminde yaşıyordu...Odadan çıkıp alt kata annemlerin yanına indim.
Annem yarın sabah psikoloğun geleceğini söyledi.

*****

Sabahın ilk ışıklarıyla gözlerimi açtım.Yanımda Filiz yoktu.Hemen yataktan kalkıp onu aramaya başladım.
Mutfaktan sesler geldiğini duyunca aşağı indim ve Filiz'i dün aldığım pamuk şekerlerden birini yerken gördüm.O kadar güzel yiyordu ki onu ömür boyu seyredebilirdim...

"Günaydın Filiz

"Günaydın. Dedi zorlanarak

"Erkencisin. Dedim gülerek

"Verdiğiniz ilaçlar artık içe yaramıyor. Dedi tuhaf bir şekilde.O an yüzüm asıldı çünkü ona eziyet ettiğimizi düşünüyordu.

YELDA'DAN DEVAM;

Sabah yatağımdan kalktığımda kendimi 10 kat daha yaşlanmış hissettim.
İnsan bunca şeyi bir anda nasıl kaldırabilirdi?Ama Filiz bu genç yaşında bütün bu dertlere göğüs geriyordu.
Gelinimle gurur duyuyordum.Kısa bir süre sonra telefonuma bildirim geldi.

GÖNDEREN; PSİKOLOG ECE HANIM

-günaydın Yelda hanım.Yaklaşık 2 saat sonra yanınıza geliyorum.Yalnız ben gelmeden Filiz hanımı bu duruma alıştırın lütfen.
Saygılarımla... :)

Hemen Yağıza haber verdim.Bunu Filiz'e söylemesi lazımdı.
Onun yanına gidip söyledim.

YAĞIZ'DAN DEVAM;

Odanın kapısını açtığımda Filiz camın yanındaki koltukta oturuyordu.
Ağlamaktan gözleri şişmişti.Artık konuşmuyordu bile...Yanına gidip oturduğumda yanımdan kalkıp yatağa oturdu.
Onunla bir şekilde konuşmam lazımdı ve direk lafa girdim.

"Filiz konuşalım mı?

"Ne istiyorsun

"Bak biz bir psikolog bulduk çok iyi bir kadın.Biraz konuşursunuz olur mu?

"Tamam şimdi git

Filiz'in bu kadar kolay kabul edeceğini bilmiyordum.
Belkide kendisi de iyileşmek istiyordu.Aklıma gelmişken Burçin ve Sinem'i aradım. Onlarda Filiz'in yanında olmak isterlerdi.
Evden çıkıp buraya gelene kadar yaklaşık 20 dakika kadar geçmişti.Bu sürede Filiz'i ilk defa salona inip oturmuştu.
Onu bu şekilde görmek hepimize iyi gelmişti.

SELAM BALLARIM YENİ BÖLÜM GELDİ🧡OKUYUCU SAYIMIZ ARTIYOR ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM SİZİ SEVİYORUM GÖRÜŞÜRÜZ🙏🏻❤️:)

KÖTÜ GÜNÜN FİLİZ'İ  (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin