BLACK ▼ JenKai

▼ Sorular ▼

Üniversiteden eve döndüğümde yaptığım ilk şey kendimi salondaki koltuğa bırakmak olmuştu. Kendimi halsiz hissettiğim için gözlerimi kapatarak ayaklarımı uzattım. Kendimi rezil ettiğim o gece, hava serindi. Belki de bu yüzden kendimi bitkin hissediyordum.

Koltuğun rahatlığında yavaş yavaş uykuya dalarken, birinin alnıma dokunmasıyla irkilmiştim. Hızla gözlerimi açarak koltuktan doğruldum.

"Jisoo?"

Başta yanlış gördüğümü düşünsem de Jisoo tam yanımda duruyordu. Aslında bu durum oldukça garip gelmişti.

"Şey... Yorgun görünüyordun o yüzden."

Onu böyle görmeyeli uzun zaman olmuştu. Belki de bu bir rüyaydı ve ben farkında değildim.

"Her neyse... Gitsem iyi olacak."

Hızla ayağa kalkarak odasına doğru ilerledi. Sanırım hastalanmış olmamdan dolayı endişelenmişti.

"Jennie."

Jisoo bana seslendiğinde odasının tam önündeydi ve çekingen tavırlarla bana bakıyordu.

"Ne oldu?"

"Ben çıkacağım, dışarıda biraz işim var. Odada dinlenebilirsin."

Sanırım bu halde olduğum için kendini kötü hissediyordu. Benden gözlerini kaçırarak odadan çantasını aldı ve evden çıktı. Aslında odada dinlenmememin sebebi o değildi. Sadece bu koltuğu rahat bulduğum için biraz uzanmak istemiştim ve en sonunda uyuyakalmıştım.

"Bu evin nasıl hep serin kaldığını şimdi çok daha iyi anlıyorum."

O ana kadar Lisa'nın bizi izlediğini fark etmemiştim. Lavabonun önündeydi ve elindeki diş fırçasıyla hareketsiz bir şekilde bekliyordu.

"Ne yapıyorsun?"

Sorduğum soruya cevap vermeden iç çekerek arkasını döndü ve tekrar lavaboya girdi. Aslında bu hali komik görünüyordu.

O an kucağımda hissettiğim tüylerle afallayarak önüme döndüm. Kai bacaklarımın üzerine çıkmıştı ve bana bakıyordu.

"Ne oldu? Yoksa anneni mi özledin?"

Gülümseyerek tüylerini okşarken Kai'de bir gariplik sezmiştim.

"Kai.. son günler kilo aldın sanki."

Bu konuda onu suçlayamazdım. Bir haftadır sürekli başka şeylerle meşguldüm ve onu ihmal etmiştim.

"Anneyle biraz gezmek ister misin?"

Gülümseyerek burnundan öptüm ve kucağımdan indirerek ayağa kalktım. Biraz yürümek belki hem ona hem de bana iyi gelirdi. Odama doğru ilerleyerek Kai'nin tasmasını aldım ve boynuna taktım.

"Unni, bir yere mi gidiyorsun?"

Lisa lavabodan çıkmıştı ve boynundaki havluyla bana bakıyordu.

"Evet, Kai biraz kilo aldı sanırım. Çoktandır yürüyüşe de çıkmıyoruz. Sen de bizimle gelmek ister misin?"

"Yürüyüş mü..."

Üzerinde hala pijama vardı ve saçları dağınıktı.

"Birkaç dakika bekleyebilir misin? Üstümü değiştirip hemen geliyorum!"

Cevap vermemi beklemeden hızla odasına girdi. Onu beklerken bir süre evi incelemiştim. Odalar biraz küçük olsa da salon genişti. Ancak bütün odaları görme fırsatım olmamıştı. Özellikle de evin girişine yakın olan odayı.