Ateş ve su, iki düşman gibiler. Su ateşi söndürür. Ateş suyu buharlaştırır. Sonunda her ikiside yok olur.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Toprak ve hava, aslında toprak hava olmadan kuru kalır. Üzerinde ne bitki yetişir ne de ot. Hava ve toprağın zıt olduğu noktalar olsada birbirlerine ihtiyaç duyarlar.
He-Ran:" Bana yaklaşma dedi ya! İnana biliyor musun?! Ben ona yaklaşıyor muyum?"
He-Ran ile aynı odada kalacağız. Gece yarısı olmasına rağmen hala uyuyamadık. Ben zaten uyuyabileceğimi sanmıyorum ama He-Ran sürekli söylenince de odadan kaçasım geliyor.
He-Ran:" O bana yaklaşıyor bir kere! Beni kıskanan o!" Ben:" Ne yani, sen Jin'in yanında bir kız görsen kıskanmaz mısın?"
He-Ran alt dudağını dişleyerek omuz silkti.
He-Ran:" Yoo, niye kıskanayım?" Ben:" Madem onu umursamıyorsun söylenmeyi bırak." He-Ran:" Ben onun bana yaptığı öküzlükden dolayı söyleniyorum. Haklıyım yani."
Kafamın altındaki yastığı çektim ve yastıkla yüzümü kapattım.
He-Ran:" Haklısın kanka, gel beraber intihar edelim." Ben:" Olabilirim yani bana uyar." He-Ran:" Sana ne yaptılar?" Ben:" Zedd Jimin'den uzak dur dedi ve Jimin bunu ciddiye aldı. Şimdi de bana çok soğuk davranıyor." He-Ran:" Haa, demek ondan böyle. Ben de kafasına meteor falan mı düştü diyordum."
Akşam yemeğinde bana yüz vermemiş ve yanındaki sarışın kız ile konuşmuştu. Hatta akşam buluşmak için sözlemişler.
Ben:" Acaba nereye gidecekler?" He-Ran:" Kız, bunlar bara gidip işi pişirmesinler!"
Anında yatakta kurmalı oyuncak gibi dikildim.
Ben:" Yok daha neler! He-Ran, burada bar var mı ki?" He-Ran:" Burada neler var bir bilsen..."
