Bağzıları - Evleniyormuşsun bugün
-----------------------------------------------------------Berk'in gözlerinin içine içine bakıyordum. Yalan söyleyip söylemediğini, ne kadar gerçek olduğunu anlamaya çalışıyordum. Berk'te bana bakıyordu. Aslında Berk , doğru söylüyordu ..
" Son kez yardım ederim!" dedim bıkkınlıkla.
Berk bunu duymak istiyormuşcasına gözleri parladı.
"Çok teşekkür ediyorum İrem!" dedi ve elimin kenarını tuttu. Hızla elimi çektim ve oradan bir taksiyle uzaklaştım.
Kaan'ı merak ediyordum neredeydi? ne yapıyordu? Telefonu cebimden çıkardım ve Kaan'ı aradım.
"Neredesin ne yapıyorsun?" dedim Kaan'a merakla.
"Babamın yanındayım aralarını yapmaya çalışıyorum. Benim biraz işim var sonra konuşsak olur mu?" dediğinde şu anda uygun bir zaman olmadığını anlamıştım.
Yanlış zamanda aramıştım."Tamam sevgilim kolay gelsin!" dedim ve telefonu kapattım.
Taksi evin önüne geldiğinde telefonuma bir bildirim gelmişti. Telefonu geri cebimden çıkardığımda hızla mesajlara baktım. Mesajı açtığımda akşam gideceğimiz restaurant'ın yeri ve saati yazıyordu. Geri telefonu cebime koydum eve girdim.
Odama geldiğimde üstümü değiştirdim ve lavaboya gidip duş aldım. Duştan çıktıktan sonra mutfağa inip kendime makarna yapmaya karar verdim.
Tencereye suyu koydum ve onu kaynamasını beklerken de telefonula uğraştım. Hala Kaan'dan ses yoktu. Acaba aralarını düzeltmiş miydi? yoksa daha da mı kötü olmuştu?
Makarnayı da hazırladıktan sonra tabağına koyarken kapı çaldı. Kapıyı açtığımda karşımda Kaan vardı.
" Hoş geldin." dedim ve sımsıkı sarıldım.
"Hoş buldum." dedi ama mutlu değildi üzgündü bir şeyler yolunda gitmediği çok açık belliydi.
"Buyur gel içeriye." dedim Kaan'a. Elimle içeriyi göstererek.
"Tamam" dedi ve ayakkabılarını çıkartıp eve girdi. Mutsuzluğa çok belli oluyordu. İstediği bir şey olmamıştı bunu şimdi anlayacaktım.
Mutfağa gelip sandalyeye oturduğunda ne diyeceğimi nasıl konuşacağımı, söyleyeceğim kelimeleri özenle seçmeye çalışıyordum. Asla kalp kırmak istemiyordum biliyordum ki kalp kırmak Kabe yıkmaktan daha günahtır.
"Makarna ister misin?" dediğimde yerde olan bakışını bana çevirip zorla gülümseyerek "Evet" demişti.
Ben de onu tebessüm ettim ve dolaptan bir tabak daha çıkartıp makarna koydum ikimize de. Yanında da kola doldurdum.
"Ne zamandır yemek yemiyorsun sen? Kendini aç bırakmaya mi başladın?" Dedim Kaan'a.
Çünkü makarnayı çok hızlı yiyordu ve halsiz gözüküyordu. Kendini aç bıraktığı belliydi.
Muhtemelen ailesine üzüldü ve yemek yemeyi bile unuttu, yanıma geldi. Kurban olurum sana.
" Anlat Kaan ne oldu? Ne oluyor?" Dedim gözlerine bakarak.
" İrem boşver!" dediğinde hala ısrar ediyordum.
" Bana da mı anlatmayacaksın lütfen bana derdini anlat. Benden birşeyler saklama!" dedim yalvarırcasına.
" Annem babam ayrılcaklarmış. Ona moralim bozuldu." dedi gözlerime bakarak.
" Moralini bozma Kaan buna. Anlaşamıyorlarsa boşanmaları gayet doğal. Hem biraz konuşurlar belki hallederler." dedim bir umutla.
" Beni hiç anlamıyorsun İrem." dedi ve kalkıp başka odaya gitti.
Sinirlendiği için evden gidicek sanarken oturma odasında koltuğa geçmiş yatıyordu.
Ben Berk ile 2 saat sonra buluşacağımı ve orada ailesi ile yemek yiyeceğimi nasıl dicektim ki?
Boşver gitmeyim diyorum ama Berk de son kez yardım istemişti.
Kaan'a bakarak nasıl dicemi kuruyordum kafamda.
" Kaan uykun varsa uyu sen!" dediğimde yattığı yerden kafasını kaldırdı ve bana baktı.
" Sen ne yapacaksın o arada?" dediğinde birşey diyemedim.
" İrem sana soruyorum! Sen ne yapacaksın!" dediğinde konuşmaya başlamıştım.
" Sana birşey dicem ama lütfen sakin karşıla olur mu?" dedim istekli bir şekilde.
" Lafı geveleme de söyle." dediğinde ne kadar kırılsam da birşey diyemedim.
" Berk ile buluşacam birazdan!" dedim bir hışımla ve sinirle.
" Ne?" dedi Kaan ve yattığı yerden kalkıp yanıma geldi.
" İşte ailesi bizim boşanacağımızdan haberi yokmuş. Amcası da çok merak ediyormuş. Berk de son kez yardım istedi benden ama şey istersen gitmem senle kalırım." dedim.
Kaan bir zaman kendi kendine düşündü. Kafasında birşeyler kurdu. Daha sonra bana cevap verdi.
" Git!" dedi Kaan.
Ne yani sadece git mi? Bu kadar mıydı?
" Anlamadım?" dedim.
" Neyini anlamadın? 1 kelime 3 harf. Ha hala anlamadım diyorsan tekrar edeyim. Git!" dedi gözlerime acımasız bir şekilde bakarak.
Gözlerin ve üslubun canımı çok yakıyor sevgilim. Yapma bunu bize...
Dedikleri karşısında sadece baktım. Daha sonra odama çekildim ve kapıyı kitledim.
Aynada kendi kendime bakarken derin bir nefes aldım ve üzerime siyah düz bir elbise giydim. Öyle süslenmicektim. Makyaj yapmadan çıktım. Saçımı da topuz yaptım.
Odadan çıktığımda oturma odasına baktığımda Kaan hala orada uyuyordu. Yanına usulca yaklaştım ve saçını okşayıp yanağından öptüm.
Evden çıktığımda telefonum çalıyordu.
Çantamdan çıkardım ve arayana baktım.
" Efendim Berk?" dedim.
" Hazırlandın mı?" dedi Berk.
" Sadece elbise giydim. Saç veya makyaj yapmadım." Dediğimde Berk sesli bir şekilde nefes almıştı.
" Pijama ile gelseydin. Elbise çok zorlamıştır seni!" dedi sinirle.
" Boş konuşma Berk. Kapat geliyorum." Dedim ve aramayı kapatıp taksi çevirdim.
Biraz bekledikten sonra taksi gelmişti. Evin camına bakmıştım. Kaan belki bakıyordur diye. Ama yoktu..
Taksiye bindim ve adresi verdim.
Camdan dışarıya bakarak hedefe ulaşmayı bekledim...
Restaurant'ın oraya geldiğimde içeriye girecekken biri durdurdu.
Arkama baktığımda Berkti.
" Ne var?" dedim Berke Bakarak.
" Beraber girmeyelim mi ? Gir koluma." dedi ve kolunu bana uzattı.
" Abartma Berk." dedim ve içeriye girdim.
" Bu taraftan!" dedi Berk ve arkasından giderek bir masaya yaklaştık.
Berk önümden çekildiğinde bir sürü göz ile karşılaştım.
Berke hafif yaklaşarak kulağına fısıldadım. " Sadece amcangil değil ki burası? Sülale toplamışsıniz gelmişsiniz." dediğimde " Yavrumm!" dedi bir kadın ve bana hızla sarıldı.
Epey bir sarsıldım tabi....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişten Kalan
Teen FictionBu gece seni unutacaktım. Önce bir sigaranın üzerine adını yazdım. Bu sigara bittiğinde seni unutmuş olacaktım. Duman duman atacaktım seni içimden. Küllerini rüzgar savuracaktı fakat.... Nereden bilebilirdim ki her nefeste seni içime daha çok çekti...