Diğer Dünya-Günün Yorgunluğu (Bölüm 9)

26 3 0
                                    

Önceki Bölümden Kesit:

Başka seçeneği olmayan insanlar... Açlıkla, parasızlıkla yüzleşen insanlar böyle bir durum için idealdi. Bu insanları toplayıp oyuna alma ve karşılığında para verme amacı güden bir şirket kuruldu...

----------------------

Kısacası anlaşma şu şekilde: Paran yok, açsın... Peki, en azından aileni kurtarabilmek ister misin? O zaman gidip bu şirkete başvuruyorsun ve seni test ediyorlar. Tabi birçok test metodları var ve kimseye söylemiyorlar. Çoktan tahmin etmişsindir gerçi ama yine de söyleyeyim. Senin test edildiğin ve bizimle ilk karşılaştığın yer de orası. K.A.İ.A.B. Orada 'işçi' diye adlandırılan insanlar aslında oyuna girip sistemi kapatmaya çalışan insanlar, yani amele gibi bir şey değil."

"Peki ben neden bu sınava girdim, Dorpi?" dedi Kortis yattığı kanepede doğrulup. "Şey, aslında evimiz güzel görünebilir ama gerçekten çok borcumuz var. Yüz bin dolar kadar..." "Gerçektende böyle bir ailem mi var yani?" diye düşünürken bir yandan da bu kadar borcu nasıl yapabildiklerini düşünüyordu Kortis. "Yani ben de sizin için kendimi feda ettim, öyle mi?" "Evet, dede." dedi Dorpi. Kortis bir iç çekişle ayağa kalktı ve evde dolaşmaya başladı. Biraz yürüdükten sonra sakinleşip "Böyle bir karar verdiysem, vardır bir sebebi." dedi mırıldanarak. Tekrar kanepeye geçip uzandı. Dorpi gözlerini kilitlemiş halde Kortis'e bakıyordu. "Anlat bakalım." dedi Kortis. "Aklında kalan güzel anılarımızı anlat." "Tamam dede. Şimdi daha iki ay önceydi. Ben bir kıyafet almak istemiştim ama babam..."

Birkaç saattir konuşuyorlardı. Kortis artık kendisini, ailesini iyice tanımıştı. Mesela oğlunun adını da öğrenmişti. "Troy" Neden bu kadar soğuk olduğunu da öğrenmişti. Eskiden beri kumar oynuyordu oğlu. Zaten bu kadar borcu da kumar ile yapmıştı. Her gün eve geldiğinde oğluna "Artık kumar oynamayı bırak. İlk başlarda kendi iradenle doğru kararı verip bırakabileceğini sanmıştım ama sen hala büyüyememişsin anlaşılan." derdi. Zaten kendini oğlu için değil torunları için feda ediyordu. Aslında sadece Dorpi için feda ediyordu. Cessi'yi de sevmezdi. Çünkü aynı babası gibiydi. Saygısız, edepsiz... Cessi'den tek umduğu onun da kumara başlayıp babası gibi olmamasıydı. Gerçekten sevdiği tek kişi Dorpi'ydi. Onun gülümsemesi için her şeyini verirdi.

Kapı açıldı. Oğlu eve gelmişti. İlk başta "Oğlum" diye seslenmek için aralamıştı dudağını ama onunla yaşadıklarını Dorpi'den öğrenince "Oğlum" demenin yersiz olabileceğini düşündü. Tam olarak bu yüzden adıyla seslendi. "Troy, hoş geldin." dedi. Troy, Kortis'e hızlı bir bakış attıktan sonra "Seni yarın sabah alacaklarmış. Erkenden yatsan iyi olur." dedi ve mutfağa geçip buzdolabını karıştırmaya başladı. "Ben artık yatayım. Bence sen de yatmalısın, malum yarın okulun var." dedi Kortis. Dorpi hemen yerinden kalkıp Kortis'in odasını gösterdi. Yatağına uzanıp Dorpi'ye "İyi geceler." dedikten sonra gözlerini yavaşça kapadı. Günün yorgunluğunu üzerinden atacak bir uykuya daldı.

Diğer DünyaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin