9.BÖLÜM (YÜZME)

84 14 2
                                    

Sandra arabası yanaşınca durup indi yüzünde o her zamanki gülümsemesiyle sakince yüzme alanına giriş yaptı. havuz kenarında leydi Rozaline giydiği güzel bir mayoyla durup suyun sıcaklığını kontrol ediyordu, leydi onun yanına gelip selam verdi. leydi Rozaline en güzel gülümsemesini sandraya bahşedip gelmene çok sevindim Sandra , hadi git de hazırlan beraber yüzelim. leydi Sandra gülümseyip hemen geliyorum demiş ve kabinlere doğru ilerledi, kabine girip üstüne geçirdiği elbisesini çıkartıp içindeki mayoyu meydana çıkardı mayosu dizlerinin üstünde biten etek ve üstünde ise bikinisi vardı. eteğinin altında da bir şort vardı, sarı renkte olan mayosu ona çok yakışmıştı. Sandra gülümsedi leydi Rozalinenin onu neden buraya çağırdığını biliyordu, Sandra fiziğine bakıp gülümsedi herşey yolundaydı. kabinden çıkıp leydi Rozalinenin yanına ilerledi, leydi Rozaline sandraya görünce onu süzdükten sonra tatmin olmuş gibiydi. Sandra kısa olabilirdi ama güzel fiziği vardı. Sandra eşyalarını kenara koyup suya yaklaştı yüzmeyi hep çok sevmişti, annesi küçükken çok havuz partilerine katılırdı, tabi kardeşinin doğumundan sonra zayıflayamamış ve bu yüzden yüzmeye partilerine gelmeyi reddeden biri haline gelmişti. Sandra buna seviniyordu, en azından kafasını dinleyebiliyordu. suya dalmış ve beline kadar gelen saçları düzleşip sırtına yapıştı,saçlarının kırmızı rengi ise berrak suyun içinden parlamaya başladı, herkesin ne kadar güzel olduğunu söylediğini duyabiliyordu. belmond krallığında ikinci kızılıydı, birincisi babanesi leydi ofeliaydı, bu yüzden leydi Sandra çok güzel bir kadındı. Sandra ona hayranlıkla bakan leydi Rozaline bakıp gelmezmisiniz su çok güzel dedi. leydi Rozaline gülümseyip tabiki demiş ve leydi sandranın yanına atlayıp suya daldı, leydi Sandra sudan çıkalı bir hayli olmuşken, güneşleniyordu rengi bronzlaşmış ve güzel bir parlaklığı oluşmuştu. sandra artık gitme vaktinin geldiğini fark ettiğinde ayaklanmış ve giyindiği gibi, leydi Rozalineden ayrılıp arabasına bindi. aracın içinde dün konuştuğu adam vardı, araba harekete geçince adam sandraya dönüp, mesajınız iletildi leydim ve artık yaptığı hatanın farkında, Sandra yine tehlikeli gülümsemesini yüzüne yerleştirdi, annesi bu ufak sürprizi hak etmişti. adam leydi sandranın eline bir kağıt parçası sıkıştırdı, Sandra elindekine bakıp gülümsedi. araba kenarda durunca adam inip ormana girdi, araba tekrar hareket edince leydi arabacıya seslenip kontes beckyinin dükkanına sürmesini istedi.
Arabacı hemen uyup yönü değiştirdi, Sandra elindeki kağıdı güzelce katlayıp çantasına koydu, araba kısa süre sonra durmuş ve Sandra o zarif gülümsemesiyle aşağı indi. kontes becky onu kapıda karşılayıp gülümsüyordu, leydim beni ziyaret etmenize çok sevindim. lütfen içeri geçin, leydi sandra gülümsemeye devam edip içeri geçti. içerde hemen özel bölüme yönlendirilip, oturtuldu. beş dakika sonra kahvesi önündeydi, Sandra keyifle kahvesinden bir yudum aldı, becky kendime güzel bir elbise istiyorum, becky not almaya başlayıp. nasıl elbise istersiniz diye sorunca, Sandra biraz düşündü, dikkat çekici olmalıydı yoksa nasıl fark edilebilirdi ki ! gülümseyip beckye döndü, kırmızı renk olup belimde düzgün şekilde işlemeli bir korse detayı olsun, etek kısmı bol gelip, kollarım dirsek kısmından sonra açılsın, korsenin kenarlarında, göğüs kısmında ve eteğin uç kısımlarında altın rengi işleme olsun. hatta kolların açılan kısımlarında da olmasını istiyorum. becky: leydim bu elbise çok güzel olacak dediğinde Sandra umarım güzel olur. becky kısa zamanda bitsin istiyorum, bir davete yetişmeliyim. becky: hemen yaparım leydim endişe etmeyin lütfen, bana güvenebilirsiniz.. Sandra kahvesinden son yudumunu alırken, tabiki becky sana güveniyorum. yoksa neden burda olurdum söylesene, becky gülümseyip teşekkürler leydim şimdi sizin ölçülerinizi alsam çok iyi olacak Sandra yavaşça ayağa kalktı ve beckye bakarak pekâlâ dedi ..

Becky ölçüleri aldığında sandra beckye son detayları söyleyip arabasına geçti, eve gitme vakti gelmişti artık. arbacı eve sürmeye başladığında, Sandra derin bir nefes aldı, annesiyle karşılaşmak istemiyordu. yüzü düşmüştü, annesinden artık tamamen nefret ediyordu. arbacı durup kapıyı açtığında, Sandra derin bir nefes alıp gülümseyerek aşağı indi, saraya doğru ilerlerken, etrafta bir telaş var gibiydi. Sandra endişeyle içeri girdi babası, annesini sakinleştiriyordu. Helen de annesinin yanında ona destek olmaya çalışıyordu. Sandra gülümsemesini içine atıp, endişeyle annesinin yanına ilerledi. anne iyimisin, ne oldu sana böyle? yüzün kireç gibi. annesi sandrayı görünce daha bir beyazlarken, gözlerini kaçırdı. babası sandraya bakıp, kendini bilmez aşağılık birisi annene çok iğrenç bir kutu göndermiş, kraliçe kralı sakinleştirmeye çalıp susturmaya çalışıyordu. Sandra ise yüzünde şok ifadesiyle babasına bakıyordu, peki buluna bildi mi kimin gönderdiği? kral burnundan soluyarak hayır ama bulunacak. Helen ablasına sarıldı biz güvende miyiz baba diye sorunca, kral derin bir nefes alıp helene baktı evet kızım sizlere zarar gelmesine asla izin vermem dediğinde. Sandra kardeşine daha çok sarıldı, endişelenme ablacım babam buna izin vermez, gel ben seni odana götüreyim. hava kararmaya başlamıştı, Helen başını sallayıp ablasıyla odasına ilerledi. Helenin odasına gelince Sandra kardeşine bakıp, duş al kendine gelirsin dediğinde. Helen tamam abla dedi Sandra kardeşinin yanağından öpüp odasına geçti ve üstündekileri kenara çıkartıp. Kendiside banyoya girdi, suyu açıp gülmeye başladı, annesinin o suratı aklına geldikçe gülüyordu, sonra gülmesi ağlamaya dönüştü. ailesi tarafından sevilmediğini artık iliklerine kadar hissediyordu çünkü..

Kral karısını odasına götürdü, kraliçe odaya girdiğinde yatağa oturup. olmadı birisi onu koruyor, bu nasıl olur dedi kendi kendine konulur gibi. kral sinirle odada volta atmaya başladı. şimdi onu yapmayacaktın, herkese onun kraliçe olduğunu duyurduktan sonra bunu yapmayacaktın. ben savaşa giderken olması gerekiyordu,
Kraliçe yüzünü buruşturdu, bir an önce ölmesini istedim. artık ayak bağı oluyor bana. kral bir anda durup kimin onu koruduğunu bulmalıyız dedi. kraliçe kendisini toparlayıp ne zaman savaşa gideceksin, kral kraliçeye dönüp iki hafta sonra. kraliçe ayağa kalkıp bu sefer düzgün bir adam tut dediğinde, kral karısına yaklaşıp sarıldı. merak etme, en güvendiği kişinin bunu yapmasını sağlayacağım, kimseye güvenmemesi gerektiğini anlayacak. Hemde en acı şekilde..

Sandra duştan çıkıp yatağa uzandı. annesi buna kalkıştıysa işini yarım bırakmayacağını düşünüyordu, artık kendisini daha çok korumalıydı. bu hiç iyi olmamıştı, umarım planı aksamazdı bu yüzden. yarın daha dikkatli davranacaktı. Herşeye hazırlıklı olmalıydı planı ve geleceği için. Artık geri dönüşü olmayan bir yere girmişti ve bu durumdan bir nevi mutluydu. Yorucu bir günün ve Ağlamanın ardından uykusu gelen Sandra çarşafa iyice sarılıp gözlerini yumdu. Daha güzel günlere diye geçirdi içinden. Daha güzel günlere....

İZLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin