BÖLÜM DÜZENLENMEYE ALINMIŞTIR!!!!Selamün Aleyküm canlarım!
Nasılsınız? Sağlıklısınız inşallah?
Vallaha ben iyiyim çok şükür fakat fazlasıyla yoğun bir hafta geçiriyorum.
Bu sebeple bölüm geç geldi biraz da kısa oldu:(
Bir dahaki bölüme daha fazla yazmaya çalışırım olur mu?
Bu arada 3Bin küsür de olduk. Geçen hafta yaklaşık üç-dört gün İslam katagorisinde birinciydikte😍
Neyse,neyse sizi bölümle baş başa bırakıyorum😘
⭐
Sıkıntıyla başımı yasladığım elimi çenemden çekip boynumu esnetmek içi ileri geri oynattım.Hemen yanımda duran adama baktım bu defa. Sağ eli şakaklarında, mavi dosyadaki kağıda kaşları çatık bakıyordu.
Kaşlarının ortasında çıkmış çizgide parmaklarımı gezdirmek istedim. Elinde tuttuğu tükenmez kalemi kemikli pamakları arasında bir tur çevirdi.
Hemen arkasında kalan boydan boya cama çevirdim bakışlarımı. Odası denize bakıyordu. Odası dediğim bürosuydu.
Dün gece onunla işe gitmek istediğimi söylediğimde saat yedi gibi uyandırmıştı beni. Oysa normalde duruşması yoksa on gibi büroya giderdi. Uyuz adam!
Meryem teyze ,biz evlenmeden önce Ali'nin çoğunlukla büroda gecelediğini söylerdi.Açıkcası burada bende saatlerce ders çalışabilirdim.
Deri,siyah,rahat koltuklar;büyük ahşap masanın hemen önündeydi. Arka duvarı saks mavisi,mat boyayla boyanmış üstüne tablolar konulmuştu.Odanın en uç kısmında on kişilik toplantı masası bulunuyordu.Masanın hemen yanında ise dolap ve tıpkı odamızdaki gibi açık kütüphane vardı.
Masasında ise kalemlik ve isim yazılı kart dışında pek de bi' şey yoktu.Gerçi o çalışırken fazlalıktan hoşlanmıyordu.
Odasındaki camlar boydan boya olduğu için gayet ferah gözüküyordu.İki camın arasındaki duvarda Allah ve Muhammed yazıları duruyordu.
Masasının arkasındaki sakas mavisi duvarda,eğik bir şekilde "İlahi adalette zaman aşımı yoktur.O bir gün mutluka tecelli edecektir." ve "Adalet mülkün temelidir" yazsının altına gümüş harflerle Hz.Ömer yazıyordu.
Bakışlarım sıkıntıyla tekrar kağıtlara döndü. Bu pis adam arkadaşımdan aldığım bir ton notu fotokopi çekmeme izin vermemiş yazmam gerektiğini söylemişti. Neymiş efendim yazınca daha iyi anlarmışım.Bir dönemin notu...
Elimde olan siyah kurşun kalem ona aitti ve arkasının ısırılmasından nefret ederdi. Bilerek kalemin arkasını ısırdığımda oralı olmamış başka dosyaya geçmişti.
Bu defa önümde duran kağıtları seslice karıştırmaya başlamıştım. Kısa bir an bana dönse de tekrar başını çevirmişti.
Derin bir nefesi içime çekerek elinin ,masanın üstünde duran bardağa uzandığını görmemle ondan hızlı davranıp bardağı avuçlarıma aldım.
Bakışlarım kağıdıma odaklıyken bir güzel bardaktaki suyu bitirmiştim. Bu defa kahve gözleri bende fazla oyalansa da dosyasına geri döndü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KADER ÇARKI/Tamamlandı
Ficção Geral" Meğer o geceki deprem,benim yenilgim değil en şanlı zaferimmiş,bilemedim." Düzenli bir yaşam neydi ki hayatın oyunları yanında. Boynu bükük,emrine amadeydi. Öyle de oldu. Bir deprem, tüm varlığını kaybetmesi için yetmişti. Özene bözene elleriyle k...