Bulunduğum yeri yadırgamamayı öğrendim:
Düşen düştüğü yere, giden gittiği yere, kalan kaldığı yere alışıyor...
🍀🍀🍀🍀🍀
* Fazla müsait olamamama rağmen, yine de bölümü yazdım. Geceleri tabii... ❤️ Umarım beğenirsiniz. ❤️
* Satır arası yorumlarınızı bekliyorum... ☺️💜💙
İyi okumalar...
~~~~~~~~~~~
YAZAR'IN AĞZINDAN
Genç kadının mesaisi bitmişti artık. Bu yüzden de önlüğünü çıkarıp her zaman ki yerine astıktan sonra çantasını ve telefonunu da alarak odasından çıktı. Saat 17.30'du. Yarım saat geç çıkmıştı bugün.
Soluğu Alara'nın odasında aldı. Kapıyı açtığında, o da daha yeni toparlanmıştı. Ve birlikte asansöre bindiler. İkisinin de ayrı arabaları vardı ve otoparka gelmişlerdi. O sırada Armina'nın telefonuna bir mesaj geldi.
Gönderen : ASRIN ABİM
Hastanenin arka tarafında bekliyorum seni. Atlas'ın yanına gideceğiz.
Derin bir nefes aldı kadın. Neyse ki ona da haber vermişlerdi. Bunun için defalarca uyarmıştı Asrın abisini. Ama yine de bundan o kadar emin olamamıştı. Ondan habersiz giderler diye düşünüp durmuştu. Fakat öyle olmamıştı.
Daha fazla düşünmeyi bırakıp, arkadaşı Alara'ya döndü.
"Yarın görüşürüz o zaman." dedi içtenlikle. "Görüşürüz canım." diye karşılık verdiğinde heyecanlı adımlarıyla arabasına doğru yürümeye başladı. Heyecanlıydı, evet. Çünkü Ömer'le buluşacaklardı.
Armina'da bir süre gidişini izledi arkasından. Ve daha sonra o da arabasına binerek sürmeye başladı. Hastanenin arka tarafında Asrın'ın arabasını görünce, bir kere kornaya bastı. Onun olduğunu anlamıştı genç adam, ve sürmeye başladı o depoya doğru. Arkasından da Armina sürüyordu arabasını.
**********
20 dakikalık bir yolun ardından, iki araba da ard arda bir deponun önünde durdu. Birinden Asrın inerken, diğerinden de tabiki Armina indi. Fakat o sırada karşısında gördüğü kişiyle birlikte önüne döndü hemen. Genç adam ise gözlerini kırpmadan bakıyordu sevdiği kıza.
'Ne bekliyordum ki zaten, tabiki Yalım'da gelecekti' diye mırıldandı Armina sessizce. Ve Asrın'la birlikte O'na doğru ilerlemeye başladılar.
"Babamgil geldi mi?" diye sordu kardeşine. Yalım başını olumlu anlamda sallarken konuştu.
"Evet abi, geldiler. Şu an O'nun yanındalar." sesini sakin tutmaya çalıştığı belliydi. Asrın'da hiç vakit kaybetmeden, "hadi o zaman, biz de girelim artık." dediğinde önden yürümeye başlarken, Armina ve Yalım'da arkasından doğru ilerliyorlardı. Genç kadın sadece önüne bakarken, Yalım gözlerini bir türlü çekemiyordu ondan.
Sonunda o depoya girdiklerinde Sadece Yiğit Bey'in olmadığını gördü Armina. Onunla birlikte babası Hasan Soykır'da vardı. Hatta, Barış'ta. Onlara kısaca göz gezdirdikten sonra, en son Atlas'ı buldu o bir deniz kadar masmavi gözleri... Gözleri açıktı. Ve yüzünde ki gülümsemeyle Armina'ya bakıyordu sadece. O gülümseme sadece ona özeldi. Özlemle bakıyordu üstelik. Bu durumdayken bile. Genç kadın gözlerini devirirken;
'Gerçekten de ruh hastasının teki' diye mırıldandı kısık sesle. Ama bunu babası duymuştu. Ama haklıydı o da. Bu durumdayken, bu depodayken bile tek düşündüğü şey Armina'ydı. Şu an elleri ve ayakları da bağlıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ArYa (AŞK)
General FictionArYa (Ezik Kızın Değişimi) adlı hikaynin 2. Kitabıdır. Ve devamı niteliğindedir. Önce ilk kitabın okunulması önerilir. ********** Kalbime bir hançer gibi saplanan gerçeklerin baş kaldırdığı yerden bakıyorum şimdi hayata. Bu boşvermişlik hissi benim...
