ArYa (AŞK)

4. BÖLÜM ☘️ (PART 2)

MEDYA : Alina

😍😍😍

* Bölüme geçmeden önce küçük bir açıklama 

Biliyorum, Yalım'ın Ezgi'yle evli olmasına hem şaşırdınız, hem de sinirlendiniz. Ama eğer, ben Yalım'ı tek başına çıkarsaydım karşılarına, Armina'ya kendini affettirmek için elinden geleni yapardı. Fakat burada bir engel var ve bunu siz de biliyorsunuz. Tabiki en büyük engel ATLAS. Çünkü Ezgi gelip geçici aslında. O kolayca haklanabilir. Ama o da Atlas'a güvendiği için var.

Hem Armina'da nişanlı. Benim burada ki amacım; Yalım nasıl Armina'yı terk ederek üzdüyse, canını yaktıysa... Armina'nın da o derece onu üzmesi, canını yakması. 'Bu hayatta üzülmeden, kırılmadan hiçbir şey öğrenemeyiz, hiçbir ders çıkaramayız. Ben de bunu bu kitabımda göstermeye çalışıyorum.

Daha önce hiçbir kitapta olmayan şeyleri yazmaya çalışıyorum ben. Eğer adam tek başına geri dönüp, Armina'nın affetmesi için her şeyi yapsaydı... Bu neredeyse her kitapta var sonuçta. Haksızsam söyleyin. 🙂

Yalım'la Armina'nın birleşmesi için önce engellerin ortadan kalkması gerekiyor. Ve bunun için de PLAN gerekiyor.

Bilmem anlatabildim mi? 😁

##########

Düşüncelerinizi bekliyorum.

Keyifli okumalar size...

☘️☘️☘️☘️☘️

Yüreğimde ne var ne yok tüketip bir gece vakti çekip gittiler.
Hesabı istemediler.
Ben de soramadım.
Kalmadı anlayacağın, duygu kalmadı benim yüreğimde...

☘️☘️☘️☘️☘️

Hastaneye nasıl geldiğimi bilememiş bir şekilde direkt yoğun bakım ünitesine gittim. Burcu ve yine Mehmet Bey ilk müdahaleyi yapmış gibi görünüyordu. Hiç oralı olmayıp sorumluluğu ben ele aldım.

"Ne yapıldı?" diye hemen sordum asistanım Burcu'ya bakarak. Fakat soruyu cevaplayan kendisi değil, Mehmet Bey oldu yine.

"Kalbi durmuştu. Hemen bir kalp masajı yaptım. Şimdi ise durumu stabil."

Başımla onaylayarak durumuna ben de baktım. Acilen ameliyata alınması gerekiyordu. Böyle olmazdı. Hemşirelere dönüp, "bana hemen ameliyathaneyi hazırlayın!" dediğimde başlarını sallayıp gittiler.

Yaklaşık 25 dakika sonra hazır olduğunu haber verdiklerinde Oktay'ı da oraya götürdüler. Ben de arkalarından seri adımlarla ilerliyordum. Fakat Ezgi'nin birden önüme çıkmasıyla birlikte durmak zorunda kaldım. Herkes gelmişti.

"Eğer ona bir şey olursa, sana bu dünyayı dar ederim! Kurtar onu! Kurtarmak sorundasın!"

İfadesizce ona bakarken konuştum.

"Bana ne yapmam gerektiğini söyleme bir daha! Eğer sen benden daha iyi biliyorsan buyur, sen yap ameliyatını." diyerek ameliyathane kapısını gösterince bir kaç adım geri gitti.  Fakat ben kaşlarım çatık bir şekilde konuşmaya devam ettim.

"Şimdi, beni oyalama. Malum, şu an Oktay için 1 dakika bile çok önemli.!"

Bu sefer de yürüyebilmem için yana doğru çekildi. Son kez ona bakarak, ve diğerlerine hiç bakmadan ben de girdim içeri.