Kar yağıyor, yerleri ince ince tutmaya başlamış çoktan, kirpiklerime düşüyor bazen, saçlarıma konuyor, kabanıma düşüyor ve eriyerek yok oluyor, lapa lapa değil inceden düşüyor yere kar, ağır ağır ve tüm güzelliğiyle!
Beyazla kaplanmaya yüz tutmuşken her yer yılın ilk karının altında koluna sarıldığım adamın sevgisiyle mayışmak, sarmalanmak isterken, o kabus gibi çökmüştü kar tanelerinin arasına, kar soğuğunu yaza çevirmiş çölün ayazında kalmış gibi hissediyordum.
İşittiğim kelimelerin akıbiyetinde ortalık tuzla buz olurcasına sessizliğe bürünürken taş kıpırdamadı yerinden, hayat durdu sanki, gözleri gözlerime meydan okuyan adamın kirli sözlerinin mide bulandırıcı soğukluğu vardı her yerde, her bir taşın üzerine kadar yayılmıştı. İrem'in sırıtan suratı gittikçe silikleşmeye başladığında kararan gözlerimin niteliğinde onların el ele tutuştuğunu zoraki görebiliyordum, yanındaki eşinin elini tutarken ve yalancı bir gülümsemeyle alkış tutan insanların evliliklerini kutlamasını kabul ederken gözleri durulmayan bir şeytanilikle fırsat bulduğu her an üzerime çullanıyordu. Az önce söylediği sözlerin giyabında oldukça haz alıyordu, Kenan'ın gözleri önünde açık açık aptal bir aşk itirafında bulunurken korkusuzluğu eceline susamışlığıyla örtünüyordu.
Kenan'ın homurtuları ve hırıltılı sesleriyle başımı hızla ondan yöne çevirdiğimde elim ayağım birbirine dolanmıştı, dertsiz başımın bitmeyen dertleriyle boğulurken bir an önce buradan gitmek ve arkamı döndüğüm adamın istikrarından ödün vermediği bakışlarından kurtulmak istiyordum. İki yanında yumruk halini alan ellerine tutunup önüne geçtiğimde kıstığı gözlerinin ardından Emirhan'ı izliyor başını iki yana sallayıp burnunu çekiyordu. Emirhan'ın ne yapmaya çalıştığını gayet tabii iyi anlamıştı, farkına varmıştı sözlerinin yanındakine hitaben edilmediğini, nabzı yükseliyor boynundaki damarı belirginleşmiş atıyordu.
Omzumdan tutup bedenimi kenara çekerek bir adım attığı sırada hırıltılı ses tonundan kısıkta olsa küfür ettiğini duyabilmiştim, atik bir hareketle önüne geçip onun yürümesine engel olmak için boynuna dolandığımda artık hiçbir şekilde yaşadığım bu yüksek gerilimi kaldıramıyordum. Bitap düşmüş bedenim başımı taşıyamazken ısrarcı adımları ve bedenimden kurtulmak için uğraş veren ellerine mani olamazken gözlerimin önünü göremeyecek kadar bakış açım bulanıklaşmıştı, dönme dolaba binmiş gibi hissediyordum, başıma sancılı bir ağrı saplanmışken yalpalayarak koluna sardım elimi tekrar, bu kez tırnaklarım etine batmıştı ve bu onu nihayet durumumun farkına vararak Emirhan'ın üzerine yürümekten alıkoymuştu.
" Sahra? " diye bağırdığında davul sesleri doldurmaya başlamıştı kulaklarımı, insanların alkış tutmaktan sıkılmadığı zaman diliminde başım çatlamak üzereydi, dayanılmayacak bir çınlamayla baş edemiyor gittikçe yenik düşüyordum. Bedenimi kollarının arasına alıp sardığında açık tutamadığım gözlerimi hissettiğim ağrıya boyun eğerek kapattım, bilincimi kaybettiğimi özümseyebiliyordum, kulaklarımda çınlayan davulun sesi eskisi gibi gümbürdemiyordu, gittikçe uzaktan geliyor gibiydi.
" Yalvarırım eve götür beni! " Elimi kabanına sıkıca doladığımda avuçlarıma değen kumaş parçası soğuktan sızlayan ellerime bir can olmuştu fakat tüm bedenim soğuğa boyun eğmişken bulduğum küçük sıcaklığa sığınamadan elleri arasında bilincimi kaybetmiştim.
/
Öksürüklerimin gürültüsüyle gözlerimi aralayıp doğrulduğumda boğazımda inanılmaz bir kuruluk ve acı geziniyordu. Elimi boğazıma yaslayıp derince soluduğumda terlemiş olmamdan ötürü üzerime örtülmüş yorganı ayaklarımla iteledim. Karanlık odada yalnız başıma olmadığımı yorganın altından çıkan çıplak bedenin gözüme çarpmasıyla farkettiğimde ne ara eve geldiğimizi hatırlayamadığımdan bocalamıştım. En son meydanın ortasında Emirhan'ın sahte aşkına tanıklık ettiğim sahne gözlerimin önünde canlanmaktayken zaman ve gün kavramını kaybetmiş olmanın hezeyanı içerisinde etrafa bakındım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Meyus ile Berceste
Roman d'amour" Sen bercestesin, ben meyus; aşırı zıtlıklarımızın nihayetinde eş olmaya çalışan iki ayrı bedenden ibaretiz sadece, daha fazlası değil! " Sahra ile Kenan'ın zoraki, umutsuz, tutku dolu ve bir o kadar da naif evliliğinin hikayesi! Kapak tasarımı:...