UYAN

4.8K 177 12
                                    

Hayatımdaki en kötü sabah!

Sabah alarmın çalmasına yarım saat kala Uray odamın kilidini nasıl açmışsa başımda dikilmiş kalkmamı bekliyordu. Aslında çok kolay uyanırdım ama yataktan kalkmaya çok üşenirdim. Uray'ın başımda dikilmesiyle uyanmıştım ama tabikii yataktan kalkamıyordum ve uyuma taklidime devam ediyordum.
"3 saniyen kaldı."
"Nolur,4 dakika daha."
"5 demedin diye ikna olacağımı sanma." Evet biraz daha ikna edici olur sanmıştım.
"Ya saat kaç ki?"
"Saatin kaç olduğunun bir önemi yok. Kalk diyorsam kalkacaksın."
"Ya ne için?" Bildiğin yalvarıyordum. Uğruna yalvaracağım tek şeyin şu 5 dakikalık uyku olması çok komikti. Normalde yalvaracağıma ölürdüm daha iyi.
"Yürüyüşe gideceğiz. Seni evlatlık almadım. Eğitilmek için buradasın,unutma." Köpek miydim ben ya? Eğitmek deyip duruyordu.
"4 dakika daha uyuyacağım inadına." Bu lafımın üzerine gülse iyi olurdu ama o sinirlenmişti ve üzerimdeki yorganı çekip aldı. Bende kollarımı kendime sardım ve gözlerimi açmadım.
Birden ellerini sırtımla yatağın arasına yerleştirdi ve ani bir hareketle omzuna aldı.
"Napıyorsun ya! Bırak!" Çığlık çığlığaydım.
"Görürsün şimdi." Beni lavaboya götürüyordu ve sinirli olduğu için korkmaya başlamıştım. Sırtını var gücümle yumrukluyordum ama etkilenmiyordu bile.

Tuvalete geldiğimizde beni duşakabinin içine soktu ve suyu açtı. Çığlığım o kadar yüksek çıkmıştı ki, o sesin benden çıkabilecegini bile bilmiyordum. Su buz gibiydi ve duşakabini kapatmıştı. Dışarıdan öylece beni izliyordu.
"Manyak! Kafayı yemişsin sen!" Vücudum kaskatı kesilmişti ve titremeye başlamıştım. Uray kapıyı açtı ve suyu kapattı.
"Dediğimi sakın ikiletme bir daha." Sesi sudan bile soğuktu ama tehdidini umursamadım.
"Defol git!" diyerek onu ittirdim ve titreyerek lavabodan çıktım. Dengesiz. Hem sinirden hem de üşüdüğümden titriyordum.

Odama doğru hızla yürürken birden Poyraz karşıma çıktı.
"Bade? Bu ne hal?" Suçu olmasa da o sinirle onu ittirdim ve devam ettim.
"Ne oldu ya, Bade!" Kapıyı kapattığımda üzerimi değiştirmeden yatağa oturdum. Manyak.Sabah yürüyeceğiz diye yaptığı şeye bakın ya!

Bir süre öylece titreyerek oturmuşum. Ne Poyraz ne de Dev ayısı beni hayretlere düşürerek peşimden gelmemişti. Titremem-artık vücudum alıştığından mıdır bilmem ama-kesilmişti. Üzerime formamı geçirdim ve oflaya puflaya saçlarımı kuruttum.
Sinirim hâlâ geçmemişti. Üzerimde kıyafet varken ıslanmaktan nefret ederdim. Ama ondan daha çok nefret ettiğim bir şey varsa o da bana zorla bir şey yaptırılmasıydı.

Salona indiğimde kimsenin olmadığını gördüm. Kendim mi gidecektim yani okula? Sinirle dış kapıyı açıp seri adımlarla nereye gittiğimi bilmeden yürümeye başladım ama arkamdan çalan korna sesiyle deli gibi irkilmem beni durdurdu.

"Çok korktum!" Evet böyle bir huyum da vardı. Yolda tek başıma yürürken düşme tehlikesi atlattıysam "Ay, düşüyordum."  ya da suan yaptığım gibi korktuğumda "çok korktum." gibi o an yaşadığım şeyi sanki yanımda biri varmış gibi sesli dile getirirdim. Anormal bir huydu ama istemeden oluyordu.

Arkamdan gelen kahkaha sesi beni daha da sinirlendirdi.
"Uçtun be kızım." Poyraz arkamdaydı. Hemen ona döndüm ve arabasına tekme attım.
"Insan gibi seslenemiyor musun ya? Siz ikiniz beni öldürmek mi istiyorsunuz!" Aslında ben bile o irkilmiş halimi hayal edince gülmek istiyordum ama yapmamalıydım.
"Hey hey hey! O araba ne kadar senin haberin var mı?" Gözlerindeki gözlükle ve tebessümüyle çok havalı görünüyordu.

Cevaplamadan arabaya bindim ve kollarımı kavuşturdum.
"Hayırdır?" O goturmeyecek miydi beni?
"Ne hayırdır?"
"Bindin de...Bir yere mi gidiyorsun?"
"Okula gidiyorum. Sen gotureceksin sandım."
"Ben götüreceğim zaten." Birden yine kahkaha atmaya başladı. Benimle kafa buluyorlardı.
"Poyraz!" deyip koluna yumruk attım.
"Tamam tamam." derken bile sırıtıyordu. Bende gülümsedim.
"Neydi o sabahki halin?" demesiyle tekrar suratımı buruşturdum.
"Dev yüzünden." dedim yine sinirlenmiş bir şekilde.
"Beraber duş mu aldınız?" Iy,iğrenç ve korkunç!
"Saçmalama!" diye ciyakladım.
"Saçmalama!" diye taklidimi yaptı ve bana dönüp gülümsedi.Görmemezlikten geldim ve dışarıyı seyretmeye başladım.
Okula geldiğimizde "İyi dersler" dedi ve tekrar beni tanımıyormuş gibi uzaklaştı. Bu hareketine çok bozuluyordum çünkü o da arkadaşım gibiydi. Yani, bence öyleydi.


Ara bölüm gibi bir şeydi. Iyi okumalar :*

İçimdeki Sen #wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin