YABANİ

7.4K 324 11
                                    

Son 2 ders kalmıştı ve o konuşmadan sonra Enis benimle konuşmak için bir çaba göstermemişti. Açıkçası işime geldi diyebilirim çünkü iletişimim gerçekten zayıf. Eskiden değildi,herneyse.

Ve o dev.

Dersten çıktığından beri onu görmemiştim. Sanırım biraz erken konuşmuşum. Dersten böyle kafasına göre çıkabildiğine göre serserinin tekiydi ya da boyle bir okulda ona "zengin züppe" de denilebilirdi. Neden umrumdaydı ki?

Son 2 derste böyle saçma şeyler düşünerek geçti ve içimden kendimi azarladım. Gerçekten güzel bir üniversite kazanmak istiyordum,bu okula gitme sebebim buydu.Derslere odaklanmalıydım.

Çıkışta önüme bakarak hızlı adımlarla yürümeye başladım. Okul yurda yakın olmasa da çokta uzak sayılmazdı. Kafamı kaldırdığımda Enis'in bana baktığını gördüm. Kaşlarım istemsiz olarak çatılmıstı. Buna karşılık bana göz kırptı ve beyaz dişlerini gostererek gülümsedi. Hemen bakışlarımı yere indirdim ve adımlarımı biraz daha hızlandırdım. Aslında vermek istedigim tepki bu değildi ama birden böyle garip tepkiler veriyordum işte.

"Bade!"

Birden olduğum yerde kaldım. Adımı söylediğim tek kişi oydu ve Enis bana sesleniyordu. Dönüp dönmemekte kararsız bir şekilde kıpırdamazken birden seri adımlarla önüme geçti.

"Gercekten komiksin". Gülümsedi.

Kafamı kaldırıp bakışlarımı gözlerine kaydırdım.

"Gözlerin...sonunda ne renk olduklarını görebildim. Genelde insanlar konuşurken göz teması kurar ama sen bir istisnasın sanırım." Sesi benimle uğraşmaktan zevk alıyor gibiydi ve suratında muzip bir ifade vardı.

Bende gülümsedim. Uzun zamandır gülümsediğimi hatırlamıyordum.

"Öyle sanırım." Gözlerini devirdi.

"Kotan falan mı var?" Gülümsemesini saklamıyordu artık. Normalde dalga geçtiğini düşünürdüm ama verdiği enerji farklıydı. Sanki sadece konuşmak istiyordu.

Bakışlarımı yere indirdim.Tam cevap verecekken tekrar konusmaya başladı.

"Ah,tamam. Susmaktan daha iyidir. Söylemedim varsay," derken sesi canlı geliyordu.

Tekrar ona baktığımda yüzünde hic alışık olmadığım bir ifade vardı. Ne denilebilirdi? Sevecen,dost canlısı? Böyle bir ifade işte. Tekrar gülümsedim.

"Sen kendine fazla konuşmayan çocuk mu diyordun bir de," diyerek gülümsedim. "Dilsiz falanım herhalde." dediğimde dişlerini göstermekten çekinmeyerek kahkaha attı. Sesi ne çok kalın ne de yeni ergenlikten çıkmış gibiydi.

"Dilsizler üstüne alınmasın," derken elleriyle de tırnak işareti yapmıştı.

Birbirimize bakarken gözlerim arka tarafta bana gözlerini dikip nefret dolu bir ifadeyle bakan ona takıldı. Göz göze geldigimiz an ürperdim. Beni ürkütüyordu. Üvey kuzenimle yaşadığım o olaydan sonra çok daha ürkek olmuştum.

Bir süre daha baktıktan sonra yanındaki iki arkadasıyla okulun bahçesinden ayrıldılar. Enis'e döndüğümde onun da o tarafa baktığını gördüm. Hala sırıtıyordu ve sonra tekrar bana döndü.

"Konuşmakta kötü,ama erkek kesebiliyor." Gözlerimi büyüttüm.

"Saçmalama. Ben-"

"Uray'ın olduğu yöne doğru bakıyordun. Hem de ben seninle konuşuyorken,kırıldım şimdi."Son cümleyi sitemkâr bir sekilde söylemişti.

"Kimseyi kestiğim falan yok,tamam mı? Tüm 'Y kromozomlulardan' nefret ediyorum." deyip hızlıca yanından ayrıldım ve koşmaya başladım. Benimle uğraşılmasını sevmiyordum. Üvey kuzenim Atalay da hep benimle uğraşırdı. Onun yüzünden her gece ağlamaktan gözlerim şişerdi. Gözlerim yanmaya başladı ama ağlamayacaktım.

"Bade!"

Enis arkamdan seslense de peşimden gelmedi ve ben yurda kadar koştum.

Odaya girdigimde Didem daha gelmemişti. Hemen formalardan kurtulup siyah eşofmanımı ve yazısız gri sweatshirt'ümü giydim. Elimi yüzümü yıkadım ve kendimi yatağa attım. Yine çok aptalca bir tepki vermiştim ve herzamanki gibi sonradan fark ediyordum. Y kromozomlular,cidden mi?

Enisle konuşmamı düşünürken gözlerim ağırlastı ve yavaşça uykuya daldım.

Uyandığımda Didem tırnaklarını törpüleyip telefonda konusuyordu.

"Sana anlattığım kadar varmış, değil mi?"

"...O da neden bununla konusmaya çalışıyorsa. Tam bir yabani. Ben hic bulaşmıyorum,bence sende onu uyar bu 2 konusmayla düzelmez."

Benim hakkımda konusuyordu. Yataktan doğrulmadığım için uyandığımın farkında değildi ama olsa da pek bir sey değişmezdi herhalde.

Yine de doğruldum ve yeni uyanmış gibi esnedim.

"Neyse canım kapatıyorum,yarın görüşürüz."

"...öptüm."

Bakışlarımı ona çevirdim ama o bana bakmıyordu. Yabani demişti. Evet öyleydim. Lanet olsun ki oyleydim...

İçimdeki Sen #wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin