Delalîm

•4 BÖLÜM•

26.4.2018
Sabah olmuştu. Güneş tepeye çıkmıştı çoktan. Cihan herkesten önce uyandı ve yastığını aldı. Odasına geçti. Handan hala uyuyordu.

...
Odama girdim sessizce. Masum masum uyuyordu yatakta. Üstü açıktı. Yaklaştım ve üstüne yorganı çektim. Mevsim bahar olsa da bizim için hep kişti. Yataktan uzaklaşırken eliyle komidin üstündeki bardağı yere düşürdü. Handan korkup kalktı hemen

"Cihan, ne yapıyorsun sabah sabah"

Sırtımı döndüm ona.

"Kusura bakma, yanlışlıkla oldu. Temiz kıyafet almaya geldim sadece. Hemen çıkacaktım"

Aynadan ona baktım. Dolabı açtım ve siyah bir takım aldım. Kapıya doğru ilerledim.

"Burda da giyinebilirsin"

Şaşırttı beni. Genelde benim olduğum yerde duramazdı hiç. Gömleğime baktı. Iyi biliyordum neyi merak ediyordu. Ama korkudan sormaktan çekiniyordu. Başımı öne eğdim ve banyoya girdim. Kapıyı kilitledim. Aynanın karşısına geçtim ve yavaş yavaş, bir bir gömleğimin düğmelerini açmaya başladım. Gömleğimi yere attım. Soyundum ve duşa girdim. Sıcak suyu açtım. Suyun altında durdum. Ellerimi duvara koydum.
Biri kapıyı çaldı.

"Cihan..Uzun süre kalacak misin orda"

Handanin sesiydi o.

"Çıkıyorum bekle"

İnsan kendi evinde bile rahat olamıyor. Böyle birşey yok arkadaş.Off off. Suyu kapattım ve duştan çıktım. Vücudumu kuruttum ve pantolonumu giydim. Gömleğimi de giydim. Her zamanki gibi yine fazlasıyla dikkat ettim. Yaralarım gözükmesin diye.. Gömleğimi tamamen kapattım ve pantolonun içine koydum. Kemerimi de takip banyodan çıktım. Handana baktım

"Iyi uyuyabildin mi?"

"Sen geleceksin diye korkuyla nasıl uyurum ki?"

Bu hep böyle olacak. Alışmaliyim

"Görüyorum da, hazırlanmışsin, yüzüğünü de takmadığında göre herhalde hayatında benden başka bir kadın var. Onunla giderirsin tüm ihtiyaçlarını. Dimi?

Yüzüme güldü

" Saçma sapan konuşmayı bırak. Önemli toplantımız var. "

Yaklaştım ona.

" Bu gecelik de çok yakıştı sana, baya baya beğendim. Hep böyle gezsen fena olmazdı, karıcığım"

Yanağına dokundum

"Çek o pis elini"

Uzaklaştı benden.

"Yıllar geçti ama sen hala değişmemişsin. Huysuz kaldın her zamanki olduğun gibi. Ama var ya seninle tartışmak hoşuma gidiyor benim. Çünkü hep ben kazanıyorum"

Yanağından öptüm ve odadan çıktım gülerek. Salona indim. Orda Hazarla Ali beklediler beni.

"Hazır mısınız?"

"Hazırız abi"

Hazar silahini beline koydu bana bakarak

"Çocuklar nerde?"

"Arabada abi, bekliyorlar bizi"

Ali baktı bana.

"E hadi gidelim bizde o zaman"

...
Tam kapıdan çıkacakken Ateş geldi yanlarına.

"Sen nereye?

" Cihan amca, bende geleceğim"

"Şuna bak ya"

Ali güldü

"Ateş, sen bu işler için daha çok küçüksün. Yaşına göre uygun bir hobi bul kendine. Bizimle gelemezsin"

"Niyeymiş o, Cihan amca? Kuzenlerimden benim ne farkım var?"

"Ateş koçum.. Senin kuzenlerin hepsi senden daha büyük. Anladın mi? Şimdi otur sesini duymayayim." cihan yeğenine sert bir şekilde cevap verip konaktan çıkmıştır ve kardeşleriyle arabaya binmiş.

....
Birinin odaya girdiğini duydum. Banyodan çıkıp Zehrayi gördüm.

" Ay kız Zehra, sen mağarada mi doğdun? Öyle girilir mi birinin odasına. Ödüm koptu Cihan geri döndü diye"

"Anlat hemen, noldu dün gece"

Zehraya baktım

"Neyi anlatacağım?"

"Dün mutfağa su içmek için gitmiştim. Cihani salonda gördüm, uyuyordu. Noldu aranızda?"

"Birşey olmadı ki,gerizekali onunla aynı yatağa gireceğimi falan sandı herhalde. Dedim al yastığını yorganını defol. Hemen gitti"

"Sende bu dediklerine inanıyor musun?"

"Ay Zehra içim şişti. Asıl o havuç kafalı karı ne yaptı o hemşire elbiseyle"

Gülerek dedi

"Hazar kesin kalpten gidiyordu"

Gülmeye devam ettim

"Tövbe tövbe Handan. Bu evde edep diye birşey kalmadı"

"Sende hiç gülmez oldun, kız ela"

"Neyse ben gideyim de yemeği hazırlayayım."

"Bende katılacağım sana sonra"

Zehra odamdan çıktı.
Bu Cihan da beni sinir etmek için elinden geleni yapıyor hiç durmadan. Ama göstereceğim ben ona benimle oyun oynamak ne demek.