Devrimin bana attığı bir adrese geldim. Kendisi duruyordu boş bir arazide arabasına yaslanmış bir şekilde. Arabamı park edip indim yavaşça.
"Ne söylemek istediğini söyle,kızımı aramaya devam edeyim bende"
"Kızının nerede olduğunu biliyorum. Merak etme,kendisi sapa sağlam"
O cümleyi duyduğum an ona yaklaştım. Kızımın nerede olduğunu biliyordu,ve bana söylemedi. Derin bir nefes alıp ona baktım.
"Nerede? Söyle"
"Gelecek birazdan,sakin ol"
Arkamdan bir araba geldi. Döndüğümde bana silahını doğrultan çocuğu gördüm. Arabadan indi. Arkaya baktığım an arka koltuklarda oturan Rüyayı gördüm. Tam ona koşacakken biri beni durdurdu.
"Ben diyeceğimi demeden,ikiniz de buradan gitmiyorsunuz Cihan"
Diyip karşıma geçti Devrim.
"Akın,dün dediğim gibi. Senin gerçek baban Cihandir. Aynı kanı taşıyorsunuz.."
Akının yüzüne baktım. Kızarmış, ağlamamak için kendini zor tutan gözlerini gördüm. Silahını çıkarıp tekrar doğrulttu bana.
"Kaçırdığın kız,senin öz ve öz kardeşindir Akın. Şimdi..Nazlı hamile kaldığında,ailesi öğrenmişti. Senin o zamanlar başın bağlıydı,baban Handani alacaktı sana..Ailesi öğrendiğinde, Hacının abisine verdiler onu. Hacı Nazliya aşık olduğu için abisini öldürmüş..Yani Akın,senin anlayacağın şu;seni hayatın boyunca kandırmışlar yalanlarla. O aileden kimse senin ailen değil,gerçek ailen burada"
Devrim beni göstererek dedi. İnanamadim söylediği şeylere. Akının gözleri artık şişmiş ağlamaktan,deli gibi ağlıyordu.
"Devrim,sen ne dediğinin farkında mısın?"
"Al,bunu sonra izlersin eve geldiğinde"
Arabasından bir kaset alıp bana uzatmış. Elime aldığım an Akın silahını yasladı başıma.
"Yalan,yalan..Olamaz,benim annem bana yalan söylemez, söylemedi de..Siz anlaştınız sırf babamın katilini öldürmeyeyim diye.. Hepinizi geberteceğim lan!Delik deşik edeceğim"
Diye bağırıyordu Akın. Bir adım geriye attım. Atmak zorunda kaldım. Rüya, arabadan çıkıp bana sarılmış tüm gücüyle.
"Baba,ne olur Akın abi'ye kızma..O çok iyi biri"
Dedi Rüya bana sarılarak. Bize bakarak Akın silahını indirmiş, gözyaşlarını silmeye başlıyordu.
"O kasette olan şeyleri beraber izleyeceğiz,Cihan ağa..Eğer olur da dedikleriniz yanlış çıkarsa, anamın adını kirlettiğiniz için sizi diri diri gömeceğim!"
Sinirle silahını yere atarak arabasına bindi. Hızlıca Rüyayı kucağıma alıp,yüzünün her kısmını öpmeye başladım. Kokusunu,her şeyini o kadar çok özledim ki ona karşı olan özlemim kelimelere sığmazdı. Küçücük ellerini boynuma sarmış,başını ise boynuma gömmüş.
"Seni çok özledim,baba..Anneme götürür müsün beni?"
"Bende seni çok özledim, babasının kara kızı.. Götüreceğim tabiki,o da seni çok özlemiş"
Gülümseyerek diyip Devrime döndüm.
"Teşekkür ederim. Akın konusunda ise daha da konuşacağız..Seni arayana kadar ona dikkat et, yanlış bir şey yapmasın"
"Merak etme, Cihan..O iş bende..Şimdi karının yanına git,Mardineye dön"
"Yok,her şeyi öğrenene çözene kadar hiç bir yere gitmiyorum.. Görüşürüz Devrim"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Delalîm
Romance"ben seni çok sevdim.." bu cümleyi kurarken sesi titriyordu. Çünkü o kimseyi sevmezdi. Karanlıkta büyüyen bir adamdı.Sevgi ve aşk ne demek bilmezdi. O küçük kalbini kış sardı. Hiç bahar görmemişti.. Dağ gibi bir adamdı Cihan ağa. Sert ve acımasız bi...
