#
—> Yaren Başaran
Kuzen mi demişti o?
"Öyle mi? Birlikte kalacaksınız o zaman." diyen emlakçıya ne cevap vereceğimi bilemiyordum.
Karşımda daha adını bilmediğim bir kız, bu eve taşınabilmek için bir yalana başvurmuştu. Aşağıda da durumunu anlatmıştı zaten. O da benim gibi zor durumdaydı. Bu yüzden söylediği şeyi inkar etmek istemiyordum. Çaresizliğin ne olduğunu en iyi ben biliyordum.
"Evet, öyle." dediğimde kız bana minnetle gülümsedi.
"E o zaman neden ayrı ayrı aradınız?"
Çok güzel bir soruydu.
"Ben kuzenimin sizi aradığını bilmiyordum, haberim olmadığı için aradım sizi." diye açıkladığında kıza oldukça şaşkındım.
Çok kolay uyduruyordu bahaneleri. Ben hayatta beceremezdim.
"Anladım. O zaman ikinizden biriyle kontratı imzalayalım."
"Tabii." dedim hemen. "İmzalayalım."
"Normalde bu aşamada ev sahibinin de bizimle olması gerekirdi ama kendisi şehir dışında yaşadığı için yetkilerini bana verdi."
Gerekli şeyleri yerine getirdikten sonra emlakçı anahtarı bize teslim edip gidince hala adını bilmediğim ev arkadaşım ve hatta kuzenimle(!) birbirimize baktık.
"Ben gerçekten çok özür dilerim. Seni de mecbur bıraktım ama gerçekten çok ihtiyacım var."
"Sorun değil. İkimizin de bu eve ihtiyacı var sonuçta."
"Ayşin ben." dedi gülümseyerek.
"Yaren." dedim ben de gülümserken. Daha sonra şöyle bir etrafa baktım. "Eşya işini nasıl yapacağız?"
"Benim eşyalarım var ama senin için yatak, dolap falan lazım. Ben şimdi gidip o evi boşaltacağım, sen de istersen kendine mobilya bak."
"Tek başına mı toplayacaksın evi?"
"İstanbul'da yakın olduğum insan sayısı çok az, maalesef."
Ne tesadüf?
"Madem bundan sonra ev arkadaşıyız, birlikte gidip eski evini boşaltalım. Sonra bana mobilya bakarız."
Ayşin'le birlikte onun evine gidip kolilemeyi yetiştiremediği eşyaları topladık. O esnada sohbet etme ve birbirimize ısınma fırsatımız olmuştu.
Nakliye görevlileri gelip eşyaları arabaya yüklemeye başladığında Ayşin ve ben yakınlardaki bir dükkana gidip bana yatak ve dolap aldık.
Daha sonra da otele gidip eşyalarımı aldıktan sonra otelden çıkış yaptım.
—> Ayşin Çiçek
Akşam yeni evimize girdiğimizde görevliler de eşyaları taşımayı tamamen bitirmiş ve gitmişlerdi.
El birliği ile temizliğe girişip bunun da üstesinden geldiğimizde birkaç koli dışında eşyalar yerine yerleşmişti ve biz de tükenmiştik.
Kendimizi karşılıklı koltuklara attığımızda açlıktan ve yorgunluktan ölmek üzereydim.
"Çok acıktım. Bir şeyler mi yapsak?"
"Ya da söylesek?" diye düzelttim Yaren'in önerisini.
Tanışalı birkaç saat olmuştu ama şimdiden kanım kaynamıştı Yaren'e. Tam tanımasam da iyi kalpli bir kız olduğunu daha şimdiden anlamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEVÂFUK
General FictionTevâfuk: Birbirine denk gelme, latifâne (hoş, zarif) bir şekilde uyum içinde olma. ===== Henüz 21 yaşındayken -sözüm ona- töre kanunları yüzünden evlendirilmeye mecbur bırakılan ve küçük bir yardımla Gaziantep'ten İstanbul'a kaçan Yaren Başaran. Üni...