#
—> Ayşin Çiçek
"Hayırdır?" diye sordum, yüzü asık bir şekilde yanıma gelen Yaren'e.
"Müsait bir zamanda anlatırım."
"Hadi hayırlısı." dedim iç geçirerek.
"Hah, gelin de geldi." diyen Neziha Teyze'yi duyduğumda herkesin baktığı tarafa döndüm.
Üzerinde kırmızı elbisesiyle bahçeye giren kızı gördüğümde gülümsemeden edemedim.
Yüzünde çok mutlu bir gülüş vardı. Heyecanı da bariz belliydi.
"Ay maşallah." dedi Neslihan Teyze. "Pek de güzel olmuş."
Kurulan orkestrada hareketli şarkılar çalıyordu.
"Kızlar, hadi geçelim eve." dedi Neslihan Teyze.
Gelin kına yakılması için gerekli hazırlıklar yapılana kadar evde duracaktı.
Hülya ve Yaren'le birlikte eve girdik.
Neslihan Teyze müstakbel gelini ve dünürüyle konuşurken bizi de onlarla tanıştırmıştı.
"Kızlar, hiç nedimem yok burada." dedi Begüm. "İki arkadaşım gelebildi sadece."
"Sen merak etme." dedi Hülya. "Biz ortayı boş bırakmayız." deyip Yaren'e baktı. "Hem siz Yaren'le elti sayılırsınız, ondan iyi nedime mi olur?"
"Nasıl yani?" dedi Begüm.
"Yaren, bizim Fatih'in kız arkadaşı." dedi Neslihan Teyze.
"Öyle mi?" derken Yaren'e bakıyordu Begüm. "Ay, çok sevindim."
Yaren gülümseyerek karşılık verdi.
"Hadi, alın mumları." deyip elimize mumları tutuşturdu Şeker Teyze. "Yaren, sen kına tepsisini al kızım eline."
"Ben mi?" dedi Yaren hayretle.
"Ben mi tutayım kızım?" dedi Şeker Teyze gülerek.
"Hülya alsın."
"Ay yok." dedi Hülya. "Ben yapamam."
Yaren el mecbur kına tepsisini eline aldı.
Begüm'ün iki arkadaşı, Hülya, ben, Gülcan ve birkaç kız daha mumları avuçlarımıza alıp yaktık. Kına tepsisindeki büyük mumları da yaktıklarında Neslihan Teyze Begüm'ün başına kırmızı örtüyü örttü.
Dışarıdan gelen müzik sesinden de anladığımıza göre gelinin evden çıkma vakti gelmişti.
Begüm önden giderken biz de kızlarla arkasına sıra olmuştuk.
Yüksek yüksek tepelere ev kurmasınlar
Aşrı aşrı memlekete kız vermesinlerOynama faslı için ayrılan büyük kısmın ortasına konan sandalyeye Begüm oturduğunda Yaren elindeki tepsiyi çalan kına türküsüne uygun şekilde sallayarak ilerliyordu. Biz de Begüm'ün etrafında daire oluşturmuştuk ve Yaren'i takip ederek dönüyorduk.
Annesinin bir tanesini hor görmesinler
Uçan da kuşlara malum olsun
Ben annemi özledim
Hem annemi hem babamı
Ben köyümü özledimEtrafta bir bakış attığımda yol kenarında, bizim olduğumuz alanı görebilecek bir yerde duran Fatih, Civan, Adil ve Asaf'ı fark ettim.
Babamın bir atı olsa binse de gelse
Annemin yelkeni olsa açsa da gelse
Kardeşlerim yollarımı bilse de gelse
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEVÂFUK
General FictionTevâfuk: Birbirine denk gelme, latifâne (hoş, zarif) bir şekilde uyum içinde olma. ===== Henüz 21 yaşındayken -sözüm ona- töre kanunları yüzünden evlendirilmeye mecbur bırakılan ve küçük bir yardımla Gaziantep'ten İstanbul'a kaçan Yaren Başaran. Üni...