#
—> Yaren Başaran
Ercan'ın arabası yanımızda durunca Ayşin arkaya binip poşetleri yanına aldı. Ben de Ercan'ın yanına, öne oturdum.
"Sağ ol Ercan ya. Tam zamanında yetiştin."
"Ne demek, şoförlüğünüzü yapmak benim için bir zevk."
Kısa bir yolculuktan sonra bizim apartmanın önünde durduk.
Ercan, sağ olsun, bize bırakmadan bütün poşetleri yukarı çıkarmıştı.
"Ercan, sen içeride istediğin gibi takıl. Biz mutfaktayız." dedim içeri girdiğimizde.
"Tamam tamam. Benim bilgisayarda işlerim var zaten biraz, onları hallederim."
"İhtiyacın olursa seslen."
Odama geçip bol paçalı, evde giymelik bir pantolon ve uzun kollu uzun tişört giyip tülbentimi taktım. Mutfağa geçtiğimde peşimden Ayşin de gelmişti.
Akşam için yemek yapmaya giriştiğimizde bir yandan da sohbet ediyorduk. Sohbetimizin ortasında Ayşin'in telefonu çaldı. O sırada Ayşin tavuk doğramakla meşguldü.
"Civan arıyor." dedim masada duran telefona bakıp.
"Hoparlöre alsana."
Telefonu açıp hoparlöre aldım.
"Alo." dedi Ayşin. Ses tonu, az önce benimle konuşurkenkinin aksine, soğuktu.
"Müsait misin?" diye soran Civan'ın sesi ise bir o kadar yumuşak geliyordu.
"Yemek hazırlıyoruz Yaren'le. Telefon hoparlörde şu an."
"Akşam için bir şey lazım mı? Gelirken alayım."
"Yok, biz alışverişe çıktık."
"Ayşin, şöyle yapma güzelim ya." diye çaresizce yakınan Civan'a gülmeden edemedim.
"Ben sana söyledim Civan. Asıl sen hiçbir şey yapmıyorsun, hem de hiçbir şey."
"Tamam da düzelteceğim dedim ben sana. Halledeceğim yani."
"Ne zaman? Yüzükler takılırken falan mı?" diye çıkıştı Ayşin.
"Ayşin, canım, bak zaten kafamda bir ton iş var. Allah aşkına sen bari yapma, gözünü seveyim. Benim tercihim belli. Anneminkinden bize ne?"
"Civan senin tercihin belliyken annenin tercihinin başkası olması iyi bir şey mi sence?"
"Akşam konuşalım mı bunları, yüz yüze? Daha iyi olur."
"İyi tamam. Bay bay." deyip bana kaş göz yaptı Ayşin. Ben de telefonu kapattım.
"Ya aslında biraz fazla yükleniyorsun gibi ama hak vermeden de edemiyorum." diye mırıldandım yemeğe konacak sebzeleri doğrarken.
"Şengül'den çıkaramadığım hırsımı Civan'dan çıkarıyorum. Aslında Civan'ın bir suçu yok, geleceğini bilmiyordu ama yine de hala sorunu çözmemesi sinirlerimi bozuyor."
"Halleder o." dedim uzatarak.
"İnşallah bacım, inşallah."
=====
"Hava soğuk değil ya. Balkonda mı yesek yemeği?" dedim pencereden dışarıyı kontrol ederken.
"Olabilir." dedi Ayşin. Sonra kısa bir an duraksayıp aniden bana döndü. "Sen var ya sen..." diye imayla konuştuğunda güldüm. "Çakal."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEVÂFUK
General FictionTevâfuk: Birbirine denk gelme, latifâne (hoş, zarif) bir şekilde uyum içinde olma. ===== Henüz 21 yaşındayken -sözüm ona- töre kanunları yüzünden evlendirilmeye mecbur bırakılan ve küçük bir yardımla Gaziantep'ten İstanbul'a kaçan Yaren Başaran. Üni...