29. Bölüm

186 22 4
                                    

...
"Dokunmaaaa!" diye uyandığımda ter içinde kalmıştım. Yatakta doğruldum bacaklarımı kendime doğru çektim ellerimle kulaklarımı kapattım.
"Durmadı.. Durmadı... Durmadı..."
"Ceylin sakin ol sakın kasma kendini lütfen rahat bırak." diyen Deniz kızının sesi sanki derin bir kuyunun içinden geliyordu.
"Ne oldu Ceylin iyi misin?" diyen ses... evet o ses! Kafamı kaldırdım gözlerinin tam içine baktım, öyle kaç dakika kaldım ya da saniye bilmiyorum.
"Demir hemen çık lütfen, hadi iyi değil çık." dedi Deniz ama o dinlemedi hiç dinlemezdi zaten.
"Hastaneye gidelim böyle olmaz."
"Sen!" dedim yavaşca kalktım yataktan ona doğru yürüdüm.
"Sen! Durmadın...  dur dedim durmadın... yapma dedim dinlemedin... sen beni elinle ağzımı kapatarak susturdun... sen bana zorla sahip oldun... sen beni o gece öldürdün... sen benim hayatımı mahvettin..."
"Ceylin ben..." dedi sadece başını öne eğdi yüzüme baktı ki zaten şimdiye kadar. Dolan gözlerinden akan yaşları gördüm.
"Durmadın dur dedim sana durmadın."
"Ben nasıl oldu bilmiyorum."
"Ben biliyorum, durmadın."
"Ceylin iyi değilsin ne olur otur." dedi Deniz kızı kolumu tutarak.
"Kabus gördüm." dedim Deniz'e sonra Demir'e döndüm.
"Ama ilk defa senin öldüğünü görmedim."
"Kabusların benim ölümüm mü?"
"Bu başkaydı..."

Yüzleşmek iyi gelmeliydi bana ama içim yanıyordu kana kana ağlamak, hatta ona gidip seviyorum seni hemde nefret ediyorum senden demek geliyordu içimden.

Yorgundum, kafasına silah dayanan ölümün kıyısından dönen biriydim ama kabusları bile o gecede kalmış bir kadındım. Zordu yaşadıklarım ama o soğuk silah bile o gece kadar yaralamamış demek ki ruhumu. Korkularım o kadar başkaymış ki, ölmek, bir yabancının elinden ölmek bir hiçmiş benim için. Yavaşca doğruldum boğazım kurumuştu odadan çıktım. Tam oturma odasına yaklaştım ki seslerini duydum.
"...beni kimse anlamadı bu yüzden."
"Yaptığının bir açıklaması yok Demir, bir sebebi olamaz."
"Biliyorum inan ki biliyorum, ben öldürdüm onu ama kendimi yaşatmadım ki bende yok oldum onla bunu niye kimse görmüyor."
"Görünce, sana sende yıkıldın denince yaşananlar silinmiyor, Ceylin'in yaraları kapanmıyor."
"Biliyorum, biliyorum Allah beni kahretsin benim belamı versin biliyorum. Herşeyi ellerimle yok ettim ben."
"Bazı hataların geri dönüşü olmuyor Demir sende zorlama artık."
"Ceylin senle bir daha olmaz sana bir daha asla güvenmez diyorsun yani."
"Yani..."
"Sevgi yetmez derdi bana hep haklıymış, yetmiyor kahretsinki yetmiyor."
" Yapma Demir tamam, yanlış yaptım sen hiç gelmemeliydin buraya."
"Doğru ben gidiyim en iyisi sen bir şey olunca beni ara olur mu arabadayım ben, o bilmesin ama gitti de o iyi olsun yeter ki." galiba ayağa kalkmıştı.
"Demir?"
"Efendim."
"Ceylin seni neden şikayet etmedi biliyor musun?"
"Bilmiyorum neden?"
"Söylemiyor ama seni hala çok seviyor."
"Hissediyorum, sevgisinide nefretinide. Hangisini hakediyorum diye sorarsan hiç birini. Ben Ceylin'den gelecek olan hiç bir duyguyu haketmiyorum." dedi adım seslerini duyunca hemen odaya girdim. Bir süre sonra dış kapının kapandığını duydum.

Gitti. Benim içim yine lanet olsun ki cız etti.

Sabah olduğu belli olmayan bir renk vardı gökyüzünde içimi daha çok karartan... Hazırlanıp karakola geçtik hemen. Demir yüzüme bakmıyor, hatta yokmuşum gibi davranıyordu. Beni düşündüğü için mi yapıyor bunu bilmiyorum ama bu daha kötü hissettiriyordu. İstediğim şey benden uzak olması değil miydi şimdi neden böyleyim. Kendime bile itiraf edemediğim şeyler var aslında, susturduğum iç sesimi yok ettiğim şeyler...

"Eray sen bırakırsın dimi Ceylin'le Deniz'i benim gitmem gerekiyor." dedi ama dilinden dökülen her kelime bana ok gibi saplandı sanki. Her fırsatı değerlendiren Demir şimdi gitmek için fırsat kolluyordu.
"Tamam ben hallederim sen işine bak." dedi Eray oda ortaya bir hoşçakalı yeterli görüp gitti.
"Eray ben kendim giderim gerek yok biraz yürüsem iyi olacak."
"Olmaz Demir..."
"Ne Demir ne Demir ya o kim! Kendine gel!"
"Tamam ben boş bulundum kusura bakma." dedi ani çıkışımın sebebi çok başkaydı ama bunu kimse bilmek zorunda değildi. Hepsiyle vedalaştım ve yanlarından uzaklaştım.

GECE  (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin