23.Bölüm

224 29 20
                                    

Keyifli Okumalar
❤️❤️

...
Ben yalancı... o yabancı...

Ne garip şey aşk! Asla haketmeyen kalplerin peşinde ziyan olmak değilde ne bu? Yaşadıklarım... neden kendime bunu yapıyorum ki? Neden Demir'in gidişi beni bu kadar yıktı. Beynim değilde kalbim hükmediyor bana. Yaralı kalbim yine kanıyor
işte meğer ben peşimde olduğunu bildiğim için nefes alabiliyormuşum şimdi arkasına bile bakmadan gitmesi nefesimi kesti sanki. Bana o bakışı, o bakışı sonum oldu sanki...

Ahmet yanıma yaklaştı.
"Gerçek mi bu Ceylin? Sen beni kullanmazsın zaten ona karşı bunu biliyorum ama yine de.."
"Ahmet daha sonra konuşsak." ne diyebilirdimki şuan ölsem burda yerin dibine girsem diye düşündüm.
"Tabi hadi gel içeri geçelim." dedi bana eliyle yön vererek. Sonra durdu bir anda;
"Bak Ceylin hiç birşeye mecbur değilsin unutma bunu. Sensin önemli olan, senin isteklerin, senin duyguların, senin hayatın... ne benim için ne başkası için kendini bir şeylere zorlama tamam mı?"
"Olur." dedim sessizce.

Çok anlayışlı çok güzel kalpli yalansız dolansızdı Ahmet. Hiç bir zaman beni bir şeye mecbur bırakmayacağını biliyordum ama duyduğu şeyden sonra ben ne yapacaktım bilmiyorum. Şuan ne hissettiğini ne düşündüğünü az çok biliyorum. Zaman kazanmak için nişanı bahane ettim ama ya daha sonra...

Herkes çok eğleniyordu ben hariç bir de Demir. Yaktım içini ama içim soğumadı aksine daha çok yandı. O yanarken bende yanıyorum, doğruydu; bana bende yandım dediğinde doğruydu, oda benle yok olmuştu. Ama bu yok oluşun dönüşü yoktu. Biz diye bir şey yoktu artık. Benim söylediğimden sonra onun içinde yoktum artık ben. Gerçekten silmişmiydi beni acaba?

İkinci dans müziği çaldı. Gördüğüm şeyle kalbime ok gibi saplanan şeyin acısı hiç geçmeyecekmiş gibi geldi nefes alamadım. Pınar ve Demir karşımda dans ediyolardı. 'Sen o adamın beline dokunmasına nasıl izin verirsin ya.' Peki sen şimdi o kızın beline nasıl dokunursun Demir.

Her an bir iz bırakır hayatımızda. Bazı izler gülümsetir bazıları can yakar bazıları ise nefesinizi keser. Ben bu gece farkettim ki bizim acılarımızda bir yaralarımızda. Beni yakan an onu gülümsetmiyor onuda yakıyordu. Benim nefesimi kesen acı onunda nefesini kesiyor. Ne hissettiyse hissettim ne yaşadıysa yaşadım. O bizi bir gecede yok ederken ben onu tek cümlemle yok ettim. Belkide soğuttum kendimden belkide tanıdığı Ceylin'i kaybetti o bu gece. Haketmedim ben yaşattığı hiç bir şeyi haketmedim ama o haketti...

Güzel şeyler olsun istiyorum herşey düzelsin ya da bir sihirli değneğim olsa mesela dokunsam hayatıma değişse bir anda.

"Ceylin."
"Demir."
"Çok uzaktasın göremiyorum seni."
"Yaklaş o zaman sesime doğru gel hadi burası çok güzel."
"Ben gelemem artık."
"Neden nasıl gelemem... Demiiirrr.! Ses ver Demiiiirrrr nerdesin ben geleyim yanına nerdesin?"
"Dur Ceylin sende geleceksin ama şimdi değil unutma seni çok seviyorum."
"Bırakma beni burda ne olur gel Demiiirrrr!"

"Kızımmm Ceylin kızımm sakin ol annecim tamam geçti." annemin sesiyle kendime geldim. Yine kabus yine aynı şey neden ama neden hep böyle şeyler. Bir yudum su içip tekrar yattım. Annem yanımdan gitmeye hiç niyetli değildi uyumamı bekleyecekti anlaşılan. Gözlerimi kapattım anneme 'iyiyim rüya işte' dedim ve uyumuş numarası yaptım. Bir süre sonra annem odadan çıktı, telefonumu elime alıp numaramı gizli yaptım sonra Demir'in numarasını tuşladım ve aradım biraz çaldıktan sonra açıldı.

"Efendim." sesini özledim galiba onunla konuşmayı hatta kavga etmeyi. Tam kapatacakken;
"Ceylin.. kabus mu gördün? Ben iyiyim merak etme uyu rahat rahat ve senden vazgeçmedim sinirlendim sadece ama vazgeçmedim." hemen telefonu kapattım. Nasıl anladı numarammı çıktı acaba nasıl ama olamaz. Kabus dedi, kabusu nerden bildi. Sen niye sırıtıyorsun şuan Ceylin? Ne sırıtma hiçde bile. Vazgeçmedim dedi diye sevindin dimi. Ne alakası var ya sus sen uyuycam. Uyu bakalım pinokyo. Sensin yalancı ya böyle iç ses mi olur bırak beni artık konuşma.

GECE  (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin