Bilinmezliklerle dolu büyük bir okyanusun içinde çırpınıyordum sanki. Elimi nereye atsam bir şey çıkıyor ve hayal kırıklığı yaşamama neden oluyordu. Bu bilinmezlik ne zaman iyi bir şey olarak gelecekti? Bu olamadan beni boğmaya başlayacağını hissediyordum. Tek yapmam gereken telaş yapıp çırpınmamak olacaktı. Fakat hem telaşlanacak hem çırpınacaktım. Aksi bir ihtimal zihnimden geçmiyordu."Bize neler olduğunu anlatacak mısın artık?"
Bir de bilinmeyeni anlatmak vardı tabii. Tam olarak nereden başlamam gerektiğini ve nasıl anlatmam gerektiğini bilmiyordum. Ben de doğaçlama yaptım.
Yapbozu tamamlamak için küçük ayrıntılara ihtiyacım vardı. Paul ile karşılaştığım günden başladım. O günün hatıraları taze bir şekilde zihnimde varlığını koruyordu. Sürekli söylediği tek bir kelime vardı.
Chrysantha.
Bu kelimenin dışında diğer söyledikleri net değildi, anlaşılmıyordu. Fakat bir de yanımdan giderken kurduğu cümle vardı tabii.
Onu bul, onu bana geri ver.
Sürekli bunları tekrarlamıştı. Fakat bu kelime o zamanda bana tanıdık gelmişti.
Kimdi bu Chrysantha?
Paul'ün tepkisine göre sevdiği biriydi.
Okuldan aldığım kitaba göreyse tıbbi kayıtları tamamlanmamış ya da istenilen sonuç alınamadığı için gözden çıkardıkları biriydi.Her kimse karşıma fazla çıkmış ve kafamı karıştırmıştı.
Ve tüm bunların üzerine cevap alabileceğim tek kişi de ortadan kaybolmuştu.
Tesadüf müydü?
Sanmıyordum.
"Yani bu ismi bir deliden duydun ve kitabı da okulun küçük bir arşivinden çaldın öyle mi?"diyerek anlattıklarımı özetledi Linda.
"Öyle sayılır."diye yanıtladım.
Eve döneli çok olmuyordu. Yangın tamamen söndüğünde oradan ayrılmıştık. Adriel ile sonra görüşmek için sözleşmiştim.
"Peki bunları bize ne zaman anlatmayı düşünüyordun?" Jason'ın sesinde biraz öfke ve biraz hayal kırıklığı vardı. Yine aynı şeyi yapıyordum. İlacımı kısa bir süre kullanmadığımı da bilmiyorlardı. Onu Derek'i ararken hak etmediğimi düşünüp atmıştım. O an için en doğru şey buydu fakat sonradan yine aynı duruma geleceğimi anlamıştım. İşlevsiz bir hale gelmek ve sorun çıkarmak istemediğim için gizlice amcamdan istemiştim. Sorunu kendi kendime hallettiğim için söylememe gerek yoktu.
Kim yaşadığı her şeyi en ince ayrınsına kadar sürekli anlatırdı ki?
Kesinlikle ben yapamazdım.
"Paul ile olan şeyi söylememe gerek yoktu Jason çünkü hiç önemli olduğunu düşünmedim. Sayıkladığı ismin karşıma bu şekilde çıkacağını tahmin edemezdim. Şu tıbbi kayıt dosyasını da zaten yeni buldum. Parti akşamı. Direkt Derek'e verdim. Size söylemeye fırsatım olmadı."
Jason derin bir nefes vererek sandalyesinde geriye yaslandı.
"Öyle olsun bakalım.""Zaten bir önemi yok. İleriye odaklanalım. Bu kayıtlarda başarısız bir sonuç olduğu yazıyor. Tam olarak ne yaptıkları yazmıyor."dedi Linda.
"Ayrıca sanırım gizli bir şifre kullanıyorlar çünkü ben bile bazı terimleri anlamıyorum. Fazla karışık."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON SÜVARİ -Kızıl Ejder
Fantasy"Karanlıktan korkar mısın?"dedi sorusunu yineleyerek. "Demek karanlığın kendisi sensin ve karanlık asla seni korkutamaz."dedim onun söylediklerini tekrar ederek. Kibirle çürük dişlerini göstererek sırıttı. "Karanlık benim!" "Peki o halde. Sorumu değ...