Konuştu yazar "yorgunum çünkü yorgunluğumun yaşamak gibi bir sebebi var" ardından devam etti "fakat yine de yaşamaktan aldığım zevkin tadına düşmanlarım varamazlar" haklıydı belki de... hepimiz yorgun değil miydik zaten? En dertlisi, en dertsizi dahil hepimiz. Belki de yaşamak yorucu olduğu içindi... hatta öyleydi, yorgunluğumuzun yaşamak gibi bir sebebi vardı. Fakat biz zevk alabildik mi? Bu sorunun cevabını hepimiz iyi biliyoruz. Çabaladık mı yeterince? Denedik mi? Belki de elden hep daha fazlası gelebilirdi, belki de kendimizi bu mutsuzluklara sürüklemektense gülümsemeyi hatırlamaya odaklanmalıydık, belki de unuttuğumuz her şeyi hatırlatan biz olmalıydık kendimize çünkü biliyorum küçüğüm, seni senden başka kimse onaramaz. Etrafa bakınıp duruyorsun küçüğüm, belki de bie kurtarıcı bekliyorsun.. belki de o sensin? Belki de hep beklediğin kişi- olay içinde saklı? Yapamam deme küçüğüm, yapabilirsin bilirim. Mutsuzlukların içinde de mutlu olabilmektir mutlulukların en güzeli... unutma. Eğer kimse duymuyorsa seni, sen duy kendini...
***
Toplantıdan çıkarken yolculuktan sanırım normalde hiç hissetmediğim bir yorgunluk hissediyordumŞirketin önünde dururken grup halinde çıkan çalışanlar bana döndü
"Merhaba efendim"
"Size de"
Birbirlerine baktılar ve ardından bana yaklaştılar
"Aslında biz kafa dağıtmak için içmeye gidecektik. Belki siz de gelirsiniz?"
"Efendim, çalışanlarınızla biraz vakit geçirin lütfen"
"Yıllardır sizinle çalışıyoruz fakat sizi tanımıyoruz bile!"
"Bir kerelik gelebilirsiniz bence ha?"
Ellerim paltomun cebinde onlara döndüm soğuk bakışlarımla
"Hayır diyecek gibi bakıyorsunuz.."
"Peki, gidelim. Fakat uzun duramam"
Şaşkınca birbirlerine bakıp ardından gülümsediler ve
"Gidelim o halde"
Onlarla yürürken ne söyleyeceklerini düşünür gibi bakıyorlardı fakat bir şey bulamadılar sanırım
Oturduğumuzda garsona bir şeyler söylediler ve bana döndüler
"Sizi hep merak etmişizdir"
"Çalışmak yerine hakkımda konuşuyordunuz yani?"
Söylediğim şeyi yumuşatmak için dalgayla konuşmuştum
Güldüler ve
"Hayır tabii, sizin şirketinize gitmek kolay değil sonuçta, boş vakitlerimizde sizden söz etmedik desek yalan olur"
"Anlıyorum"
"Getirdiğiniz küçük kız nasıl? Çok tatlıydı gerçekten, daha sık gelir mi?"
"Kreşe gittiği için sanmıyorum sık gelmez"
"Onu tekrar görmek isterdik"
"Evet"
"Bir gün getiririm"
İçkiler gelince teşekkür ettiler ve önümüze koydular
Biradan bir yudum alıp onları gözlemledim, canayakın gözükmeye çalışıyorlardı. Belki de gözüme girmek istiyorlardı... her türlü dikkat çekmek istediklerinden emindim
"Çok sessizsiniz, hep mi böylesiniz?"
"Evet, genellikle"
"Şirketinizde 3 yıldır çalışıyoruz, eski çalışanlar da hep böyle olduğunuzu söylemişti zaten"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SENİ BULMAM LAZIM
Genç KurguÖğrendiğim çok şey oldu 27 yıl boyunca, mesela insanlara güvenmemeyi öğrendim, hayatın ne kadar acıtabileceğini öğrendim, ayakta durmayı öğrendim bir de.. duygusuzluğu öğrendim.. Öğrenemediğim de çok şey oldu, mesela hiç yıldızlara hayallerimi asama...