Emir ANDAÇ
***
İyi okumalar.
"Maral, sakin ol bir! Ne oluyor ?" Dilem'in ahizeden duyulan gergin sesi bir kez daha Maral'ın kulaklarına dolarken elinde top yaptığı ıslak peçeteleri sinirle çöpe attı genç kız.
"Hadsiz, geri zekalı!" Yine ve yine sinirinden cümlelerini toparlayamadığı için çareyi hakarette bulmuştu Maral. Titreyen ellerini lavabo fayansına koyarak destek aldı, başına ilk defa böyle bir şey geliyordu. Bacaklarında ki güç çekilmek için an kollarken bir kez daha, "Aptal herif!" diye bağırdı. Kendisinin durumu abartıp abartmadığını düşünemeyecek kadar gerilmişti Uygar'ı birden karşısında görünce. Tabii bunda adamın daha önce kendisine karşı yaptığı yanlış davranışların da payı vardı.
"Güzelim lütfen bir sakinleş, ne oluyor anlamıyorum." Dilem tedirginlikle konuşarak Işıl'ın herhangi bir şey duymaması için mutfağın açık kapısını kapattı hızla. Mutfakta oyalanırken arkadaşının arayıp yakın bir yere kuru bir kıyafet getirip getiremeyeceğini sormasından dakika geçmeden gürültüyle açılan kapıyı kendisi dahi duymuştu.
"Uygar girdi içeri eteğimi silerken." Genç kız olayı özetlemek adına tek bir cümleyle durumu anlattı. Genzinde derin bir yanma vardı. Gözlerinin hafiften dolmaya başladığını hissettiğinde bir elini hızla göz kapakları üzerine koyup bastırmıştı. "Bu adam benden ne istiyor ? Nasıl böyle bir şeye cesaret edebilir Dilem, ben mi abartıyorum durumu şuan yoksa ?"
"Sıçacağım artık o şerefsizin ağzına ama!" Dilem duyduklarıyla adeta bir sinir küpüne dönmüştü. Bir yandan amaçsızca mutfak içerisinde volta atarken bir yandan da ağzına gelen her şeyi saydı Uygar'a. "Durumu abarttığın falan yok, saçma sapan düşünme Maral! Ne demek Uygar içeri girdi ya ? Nereye giriyor, kendi evinde bir odaya mı ? Nasıl bir densizlik, nasıl bir düşüncesizlik bu böyle!" Ne söylerse söylesin sinirini alamadı genç kız. Uygar'ın daha önce gözünün önünde arkadaşına yaptığı şey gözünün önünden gitmiyorken şimdi başka bir benzer olayı yanında kimse yokken, hiç beklemediği bir anda yaşatmıştı Maral'a. "Cihan uyarmamış mıydı onu ya ? Nasıl cesaret edebilir sana yaklaşmaya ?"
"Bilmiyorum Dilem." Maral'ın sesi titriyordu, tıpkı elleri gibi. Bir başkası olsa, tuvaletleri karıştırıp yanlışlıkla içeri girdiğini söylese belki bu kadar kötü hissetmezdi kendisini. Ama Uygar'ın ona daha önce olan yaklaşımını bizzat kendisi deneyimlediği için böyle bir şeye bahane bulamıyordu.
Sadece çok küçük bir an kendisini suçlayacak gibi oldu. Uygar'ın ona olan tavırlarını bildiği halde Derya'nın yaptığı teklifi kabul etmemesi gerektiğini düşündü, sadece küçük bir an. Sonrasında bu yanlış düşünceyi hızla kafasından attı. Uygar ona karşı olan davranışlarında suçluydu, kendisine karşı yaptığı yaklaşım, konuşma ve hareketlerinde tamamen suçlu olan tek kişi Uygar'dı. Neden kendisi suçsuz olduğu halde bir arkadaşının yaptığı teklifi reddedecekti ki ? Neden Uygar canının istediği gibi davranırken Maral kendi hayatını, tercihlerini, keyfini sınırlamak zorunda kalacaktı ? Saçmalık!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÜL SİYAHI /Tamamlandı
Teen Fiction!! KÜL SİYAHI ADIYLA WATTPADDE YAZILAN İLK KİTAPTIR !! Adamın gözleri, pencerenin altında oturmalarından sebep ay ışığının vurduğu saçlarında, dolgun dudaklarına dayadığı şişede, başını kaldırınca sunduğu gerdanın güzelliğinde gezindi. Bedeni bir sa...