"37.

125 11 101
                                    

Maral ARCA

Maral ARCA

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

*** 

İyi okumalar. 

"Doğukan!" Maral'ın çığlığı duvarlara çarparak ikilinin kulaklarına tekrar dolduğunda yatakta uzanan adam korkuyla sıçrayarak uyandı. 

"Kalk artık!" Maral'ın sesi o kadar yüksek çıktı ki Doğukan saniyesinde yerinde yoğrulmuş, uyku ve korku karışık çevreyi kolaçan etmeye başlamıştı. Gözleri, uykudan yeni kalktığı her halinden belli olan kadını bulduğunda sanki yıllardır tanıdığı Maral'ı değil, başka birisini görmüş gibi geri yalpaladı korkudan. 

"Maral ?" Neler olup bittiğini anlaması yirmi saniye kadar sürmüştü. Gece bara gittiklerini ve şimdi beraber aynı yatakta uyandıklarını hesaba katması ise olayı tamamen korkutucu bir hale sokmuştu. "Lan!" diye bağırıp hızla üzerinde ki çarşafı kaldırdı. Neyse ki düğün için nasıl giyindiyse hâlâ o şekilde duruyordu. "İffetim yerinde, çok şükür."

Adamın sözleri üzerine Maral, arkadaşının ensesine sıkı bir şaplak attı. "Ne işin var senin bu yatakta!" 

"Benim mi ne işim var ? Asıl senin ne işin var sapık!" Doğukan kendince bir savunmaya geçerken bu konuda haklı olan taraf gerçekten de kendisiydi. Çarşafı ağzına kadar çektikten sonra gözlerini iyice kıstı. "Beni ayartmaya çalışırsın ha ? Yazıklar olsun Maral. Bu planlarını bilseydim evine adım atmazdım." 

"Ne ?" Genç kadın çok kısa bir an afalladıktan sonra kendisini toparlayıp bu sefer de adamın omzuna bir tane patlattı. "Kes saçmalamayı! Niye yanımda yatıyorsun sen benim ?" 

"Ya kızım vurma bir! Gözümü yeni açmışım zaten, şamar oğlanına çevirdin!" Doğukan kolunu ovalayarak yatakta biraz daha geri kaydı. Her ne kadar Maral'ı sinirlendirmeye devam etmek istese de bundan en çok zararlı çıkan kişi kendisi oluyordu. "Gece eve gelince merdivenleri çıkmak istemediğini söyleyip misafir odasına geçtin, ben de senin odanda uyumuşum. Yani ben senin değil, sen sonradan gelip benim yanıma yatmışsın."

Maral, geride bıraktıkları geceyi hatırlamaya çalıştığında gözünün önünde canlanan tek kare Cihan'ın, nişanlısına olan gülümsemesiydi. Ardından düşüncelerinin arasına birbirlerine kenetlenmiş ellerinin görüntüsü sızdı. Birden bire Doğukan'a olan tüm siniri uçup gitmiş, dizleri kanayan beş yaşında bir çocuğun acı çeken hali gelmişti. 

"Öyle mi ?" Derken sesi kırgın çıktı. Doğukan'ın ise beklediği tepki bu değildi. Onun biriciği, göz bebeği arkadaşı ne durumda olursa olsun kendisine laf yetiştirirdi. Kadının üzerine çöken kasveti avucuna alıp camdan dışarı atmak, bir daha Maral'a yaklaşmaması için gerekiyorsa tehdit etmek istiyordu. Maral gözlerinin dolmaya başladığını hissettiğinde hızla başını başka tarafa çevirip, "Özür dilerim, farkında değildim. Çıkar mısın artık ?" dedi.

KÜL SİYAHI /TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin