UMUT (girl×girl) (Tamamlandı)

60. Bölüm

Merhabalar efendim 😊 Keyifli okumalar diliyorumm ❤

Selin'den...

"Sütünü içiyorsun değil mi her gün?"

"İçiyorum anneciğim merak etme," deyip elimi karnıma koydum.

"Aman kızım iyi bak kendine. Deniz ne yapıyor?"

"Markete gitti az önce. Canım mandalina istemişti hemen koştu gitti almaya. Beni o kadar şımartıyor ki anlatamam. Çok yoruluyor ve kıyamıyorum da duruduramıyorum da."

"Deniz kızımı üzme bak bozuşuruz."

"Üzebilir miyim ben onu hiç?"

"Selam söyle çok. Üçünüzü de öpüyorum."

Suratımda aptal bir gülümseme oluştu. Üçümüz...

"Biz de seni öpüyoruz. Dikkat et kendine," deyip telefonu kapattım. Gözlerim dolmuştu. Annemi çok özlemiştim ve ağlamak için de telefonu kapatmayı beklemiştim. Yanağımdan yaşlar süzülürken kapı sesi duydum.

"Aşkım?" diye seslendi uzaktan. Cevap veremedim çünkü için için ağlıyordum şu an. "Ne yaptın?" diye sorduğunda yanıma gelmişti. Üzgün bir halde ona bakıp başımı tekrar eğdim. "Ne oldu sana bir tanem?"

Yanıma oturup sehpanın üzerinden bir peçete aldı ve yanaklarımı sildi.

"Dur bakayım," deyip burnumu da sildikten sonra başımı göğsüne yaslayıp sarıldı. "Yine neye ağlıyorsun bakayım?"

"Yine derken?" diye sordum sitemli bir şekilde. "Ha yani bıktın benim ağlamalarımdan öyle mi?"

Geri çekilip yanaklarımı elleri arasına aldı ve tekrar süzülen yaşı parmağıyla sildi.

"Ben senin hiçbir şeyinden bıkmam," deyip gülümsedi.

"Annemi özledim," deyip tekrar ağlamaya başladım. "Selamı var sana," diye eklemeyi de ihmal etmedim.

"Ya ben sana kıyamam. Gelecekler zaten güzelim. Biraz daha sabretmemiz lazım. Doğumda gelemeseler de sonrasında mutlaka gelecekler."

Yanağıma bir öpücük kondurdu. Sımsıkı sarıldım ona. Göbeğim yüzünden yandan sarılmak zorunda kalıyordum ama olsun. Geri çekilip karnıma baktı.

"Ben kızıma mandalina aldımm," deyip eğildi ve karnımı öptü. O sırada bir hareketlenme hissettim. Bu çok garip duyguydu. İçimde küçücük bir canlı vardı resmen. Ve Deniz'e bayılıyordu. Onun sesini duyunca hareketsiz kalmıyordu hiçbir zaman.

"Annesinin sesini duyunca nasıl da hareket ediyor," deyip gülümsedim. Ağlamam az önce durmuştu. Duygu değişimlerim beni şaşırtıyordu hep.

"Ben yerim onu yerim," deyip tekrar karnımı öptü. Sonra doğrulup dudaklarını benimkilere bastırdı ve biraz bekledikten sonra öpüp geri çekildi. "Annesini de yerim," deyip bu sefer yanağımdan öptü. O kanepede yanıma uzanıp bana sırnaşırken ve karnımı okşarken aklımdaki tek şey browniydi. Söyleyip söylememe konusunda kararsız kalmıştım ama canım çok istiyordu. Gözümün önündeki görüntü yüzünden ağzım sulanmıştı resmen.

"Aşkım," deyip masumca bekledim.

"Efendim güzelim."

"Şey..."

"Ney?"

"Bir şey söylesem kızar mısın?"

"Niye kızayım hayatım," dedi tatlı bir şekilde. "Söyle hadi."

"Canım browni istedi de," dediğimde gülmeye başladı.

"Ben de bir şey oldu sandım," deyip ayaklandı. "Sana mandalinanı getireyim. Sonra da gidip browni alayım."