Bu hafta çok yorucu geçmişti. Yemeğimizi yedikten sonra Selin ile battaniyelerimize sarılıp balkona oturduk. Yarın hafta sonuydu ve bu beni mutlu ediyordu. Annelerimizle geçirdiğimiz güzel akşamdan beri iş dışında hiçbir aktivite yapmamıştık. Arada fırsatını bulduğum zaman Selin için bir yüzük almıştım. Ona evlenme teklifi etmek istiyordum ama bunun için sürpriz plan hazırlamamıştım henüz. Yarın olmasa bile ertesi gün için güzel bir plan hazırlamam lazımdı. Bu durum beni aşırı heyecanlandırıyordu.Sigaralarımızı içerken Selin'in telefonu çaldı. Ekranda Mitat yazısını görünce şaşırmıştım.
"Efendim Mitat?"
Uzun süren sessizlikten sonra Selin bana bakıp gülümsedi.
"Tamamdır, teşekkür ederim," deyip telefonu kapattı.
"Bu neydi şimdi?"
Selin gülmesini bastırırken sigarasından bir nefes daha çekti.
"Yarın seni sürpriz bir yere götürüyorum," dedi kendinden emin bir şekilde. Bu sürpriz nereden çıkmıştı bilmiyorum ama kalbimi hızlandırmaya yetmişti.
"Nereye?"
Sırıtmam devam ederken Selin omzunu silkip sigarasından bir nefes daha çekti.
"Adı üstünde sürpriz."
"O zaman ipucu ver."
"Hayır," dedi kelimeyi uzatarak. "Ama ufak bir çanta hazırlamamız gerekiyor. Sadece bunu söyleyebilirim," deyip gülümsedi. Demek ki kalmalı bir yere gidecektik. Ertesi gün düşündüğüm planı iptal etmek zorundaydım o zaman. Bu durum beni hüzünlendirse de Selin'in sürprizi beni heyecanladırıyordu. Kim bilir aklında neler vardı? Çayımızı ve sigaramızı bitirdikten sonra içeri geçip küçük bir çanta hazırladık. Selin'i ilk defa böyle heyecanlı görüyordum sanırım.
Sabah erkenden üzerime atlayan Selin cırlayarak beni uyandırdı.
"Güzelim hadi uyan! Gitme vakti!"
Gözümü zorla açıp üzerimde duran ve yüzü bana yakın olan güzelliğe baktım.
"Saat kaç?"
"Saat yedi. Ama yolumuz uzun. Hadi kalk bakalım."
Bu saatte beni uyandırmasına kızmam gerekiyorken bu tatlılığı karşısında kızamıyordum. Üzerimden itip bir çırpıda ben onun üzerine çıktım. Kıkırdayıp kollarını bana doladı.
"Bu kadar erken uyandırdığın için seni cezalandırmalıyım," deyip dudaklarımızı buluşturdum. Ufak bir öpücükten sonra geri çekilip gözlerine baktım.
"Her ceza bu kadar güzel olsa keşke," deyip bu sefer o dudaklarımızı buluşturdu ve yatakta yuvarlanmaya başladık. İkimiz de gülmeye başlayınca geri çekildik ve üzerimden kalktı.
"Ya hadi, oyalanmayalım. Mitat bizi bekliyor."
Hazırlandıktan sonra aşağı inip binanın önünde bekleyen Mitat'ın yanına geldik.
"Günaydın," dedi Mitat sırıtarak.
"Günaydın. Arkamdan neler çeviriyorsunuz siz bakayım?"
Bu dediğime ikisi de güldü ama cevap vermediler. Arabaya baktığımda arkası kapalı bir kamyonet olduğunu fark ettim. Bu kamyoneti ilk defa görüyordum. Sorsam bile cevap vermeyeceklerini bildiğim için ön koltuğa Selin'in hemen yanına yerleştim. Yüzümdeki aptal sırıtmaya engel olamıyordum. Ve şu anki durum tuhaf hissetmeme neden oluyordu. Mitat arabayı çalıştırdığında ikisi de konuşmuyordu. Selin'in yüzüne baktığımda gülümseyerek yola baktığını gördüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UMUT (girl×girl) (Tamamlandı)
Teen FictionUmut etmek güzeldir. İçinizdeki o küçük umut tanesini korumanız dileğiyle...