20. Bölüm, "O ihtimallerin içinde, birçok hayal kırıklığım vardı."
Merhaba! Nasılsınız? Umarım iyisinizdir.
Öncelikle önceki bölümü okuyup okumadığınızı isterseniz kontrol edin, bildirim gitmemiş olabilir.
Yorumlarınızı çoook merak ediyorum, lütfen yorumlarınız benimle paylaşın.
Güzel okumalar, umarım beğenirsiniz, sizleri çok seviyorum. 🤍
⏳
Bölüm şarkıları: Çağan Şengül - Bir Meleğin Özü
Cem Adrian & Melek Mosso - Bana Sorma
Deniz Taşar & Sertaç Özgümüş - The Unfold⏳
Yerimde hareket etmeye çalışıp edemediğimde, bir şeyler söylemeye çalıştım ama ne söylemeye çalıştığımı kendim bile bilmiyordum. Tekrardan hareket etmeye çalıştığımda, yine başarısız olunca yavaşça gözlerimi aralayıp bir şeyleri kavramak için kendime birkaç saniyeliğine izin verdim. Birkaç saniyenin sonunda gözlerimi kırpıştırıp derin bir nefes aldım ve kısık bakışlarımı etrafta gezdirmeye başladım.
En son Koral'la salondaki kanepede olduğumuzu hatırlıyordum ama ondan sonrası yoktu ve biz şu an başka bir yerdeydik.
Normalde olsa nerede olduğumu bilmediğim için korkup panik yapardım ama şu an paniklememiştim çünkü parmaklarım Koral'ın parmaklarıyla iç içeydi.
Koral bir kolunu başımın altından geçirmiş, elini de kalçamın yanına koymuştu ve diğer kolunun eliyle de onun karnının üstündeki elimi tutmuştu.
Beni çok sıkı tuttuğu için hareket edememiş ve uyanmıştım. Boğazımdaki kuruluğu giderebilmek için sessizce yutkunup yavaşça başımı hareket ettirdim.
Koral'ı daha net görebilmek için gözlerimi tekrardan kırpıştırdım ve gözlerimin önündeki buğunun dağılmasını sağladım. Dudakları hafifçe aralanmış, kaşları da çatılmıştı. Karnının üstündeki elini hareket ettirmesiyle bakışlarımı ellerimize doğru çevirdim ve tutuşumu hafiflettim. Koral iç içe geçmiş parmaklarımızı ayırıp elini elimin üstüne koydu ve yerinde hafifçe hareket etti. Onun büyük elinin altında kaybolan elim, yüzümde küçük bir gülümsemenin belirmesine sebep oldu. Eli bileğime bile kapatmıştı.
Nerede olduğumuz çok önemli değildi ama muhtemelen onun odasındaydık. Tüm bedenimin uyuştuğunu hissedebiliyordum ama onu uyandırmamak için hareket etmek de istemiyordum.
Gece çok ağladığım için başım ve gözlerim çok ağrıyordu. Muhtemelen yüzüm de şişmişti.
Bir şeyleri atlatabilen bir insan anlatmak belki rahatlamaktı ama bu benim için geçerli değildi. Ben yaşadıklarımı bir anlığına bile düşünsem tekrardan yaşıyormuş gibi hissediyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
103 GÜN
General Fiction07.04.2020 Geçmişi ardımda bırakıp önümü döndüğümde bile karşıma geçmişim çıkıyordu. Tüm yönlerim artık birbirine karışıyordu ve ben doğru yönün neresi olduğuna bir türlü karar veremiyordum. Etrafımda bir fırtına vardı. Beni oradan oraya savurup güc...