30. Bölüm "Bugüne yakılan mum."

1.1K 117 192
                                    

30. Bölüm, "Bugüne yakılan mum."

Gezginci gibi dolaşa dolaşa yazdığım bölümle geldim...

Ama nasıl özlemişim anlatamam.

Lütfen yorumlarınızı benimle paylaşın, motivasyon kaynaklarımdan birisi onlar.

Sizleri seviyorum ve sizi bölümle başbaşa bırakıyorum!

🤍

Dolu Kadehi Ters Tut, Sedef Sebüktekin - Gitme

Skyler Grey - Show Me Where It Hurts

Durmak, düşünmek, hissetmek, beklemek... Bunlar çok yorucu şeylerdi; biliyordum. Özellikle düşünmek istemediğin zamanlarda düşünmeni durduramamak insanı çok yaralıyordu.

Yatağın ucuna oturmuş, dalgın gözlerle yeri izliyordum. Sanki orada benim için çok önemli bir şey vardı, sanki oradaki o şeyi düzeltmem gerekiyordu ama uzansam dokunamazdım.

Kendimi çok pis hissettiğim için banyo yapmak istiyordum ama kolumu hareket ettirirken zorlanıyordum. Bir de su değdiğinde, daha çok acıyacağından korkuyordum. Yine de bunu göze alıp banyoya girecektim ama hesaba katmadığım bir şey vardı ki; o da üzerimi çıkartmak... Denemiştim ama çok acımıştı. O yüzden öylece bekliyordum. Zorlayıp üzerimi çıkartabilirdim ama asıl sorun geri giyinmekti.

Derin bir nefes aldıktan sonra, nefesimi sesli bir şekilde bıraktım. Sessizce yutkunduktan sonra, ayağa kalkıp odanın içinde dolaştım. İçinde olduğum odanın kapısı çaldığında, irkilerek kapıya doğru baktım. İçeriden gelen sesleri duysam da, bir anlığına kendimi çok yalnız hissetmiştim ve kapının çalması beni korkutmuştu.

"Benim." Koral'ın sesini duyduğumda, bir anlığına ona ne açıklama yapacağımı bilemedim. Çoktan onun yanına dönmem gerekiyordu ama ben burada ne yapacağımı düşünüp duruyordum.

"Gel," dedim ama kapıyı kilitlediğimi unutmuştum. Koral kapıyı açamadığında hatırladığım için kendime kızarak hızlı adımlarla kapıya gittim ve kapıyı açtım.

Koral içeriye girdiğinde, "Unutmuşum da kilitlediğimi," diye mırıldandım. Koral arkasından kapıyı kapattığında, hareket edemeden öylece bekledim.

"Unutmuş musun da kilitlediğini?" dedi muzip bir tavırla. "Öyle konuşulur mu kızım?" Ne söylediğini bir anlığına anlamadım ama ses tonu beni gülümsetti. Yine de başımı kaldırıp ona bakamadım. Neden çekindiğimi bile bilmiyordum. Hissettiklerim beni çok yoruyordu, bu yüzden ben de çevremdeki insanları yoruyordum.

"Nasıl konuşulur mu?" diye mırıldandım ve dudaklarımı içeriye doğru kıvırdım. Başımı öne eğdiğim için, kulağımın arkasına sıkıştırdığım saçlarım, gözlerimin önüne düştü. Kendimi toparlamaya çalışarak derin bir nefes aldım ve başımı kaldırıp onunla göz göze geldim. Bana baktığını tahmin edebiliyordum ama göz göze gelmek yine de beni duraksattı.

103 GÜNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin