TİLKİ (Tamamlandı)

Bölüm 25

Fatma Gül 🌹

"Farkın ne biliyor musun? Biri otursa karşıma bakarım, sen otursan seyrederim"

...

Göğsüme oturan ağırlıkla derin nefes alıp verdim. Annemin cümlesi beynimin içinde dönüp dolaşıyordu.

"Seni koruyacak kişi o"

"Belki de doğru kişi odur?"

Kimin doğru kimin yanlış olduğunu kavrayamıyordum. Bana eski bir polis olduğunu babamlarla bir çatışmaya girdiğini saklamıştı.

Bana yakın ve şevkatli bir şekilde yaklaşıyordu. Ve bu beni korkutuyor...

Bu olayın sonu nereye bağlanacak deli gibi merak ediyordum. En çok da kimin zarar göreceğini merak ediyordum.

Sevdiğim kişilere zarar gelsin istemezdim. Sevdiğim kişiler beş parmağımı geçemeyecek kadar az iken bu dört insanla beraber beş parmağı da geçebilmiştim.

İç savaşım saatlerce sürerken Berkin, tilkiye bakan şaşkın gözleri ardından çıkan sözler ile savaşın ortasından çıktım.

"Kaynananla mı tanıştın?"

Gözlerim fal taşı gibi açılmıştı. Bir tilkiye bir de Berke bakıyordum.

Tilkinin içtiği kahve boğazında kalmış olmalı ki bir kaç defa yüksek sesle öksürdü. Ardından kendine gelip siyah kupayı masaya bıraktı.

"Evet, konuştuk"

İkinci şok dalgası vücuduma yayıldı. O az önce Berki onayladı mı?

Hadi canım!

Vücudumda heyecan artarken belki etmemeye çalıştım.

"Ee ne dedi sana"

"Sanane lan"

Sahi annem ne demişti ki! Bana 'belki de doğru kişi odur" cümlesini umarım tilkiye de söylememiştir.

Yoksa cidden rezil olmuştum.

"Aman sormadım bir şey"

Berk burun kıvırıp elindeki telefonla ilgilenmeye başladı.

Yanımdaki tilkiye biraz daha yaklaşıp kimsenin duymayacağına dikkat ederek konuştum.

"Annem sana ne dedi?"

"Öğrenmek mi istiyorsun"

Meraklı gözlerimle başımı olumlu anlamda salladım. 'hım' diyip bakışlarını benden çekti odada çift kişilik koltukta oturup TV izleyen demir ve neşeye baktı ardından telefonuna gömülmüş oyun oynayan Berke..

Sonunda gözleri gözlerimi tekrar buldu.

"Şuan beni öpersen neden olmasın"

"NE!"

Sesim o kadar yüksek çıkmıştı ki duvarlara çarpıp tekrar kulaklarıma dolduğunu hissettim.

Tilki yakınında durup bağırdığım için yüzünü buruşturdu.

Demir ve Neşe bana anlamsız bakış attılar. Sanırım yine rezil oldum.
Berk umursamayıp oyununa devam ediyordu.

"Ne bağırıyorsun kızım"

"Başka bir şey iste, dur ya neden bir şey istiyorsun söylesene be"

Ona çemkirir iken o kısa küçük bir kahkaha attı.