Fatma Gül 🌹
"Gözlerinin şarkısını kim duyar benden başka..."
Elimdeki pembe pamuk şekeri tilkiye doğru uzattım. Ama o başını olumsuz anlamda salladı. Neden erkekler kızlar kadar tatlı şeyleri sevmiyordu?
Omuz silkip pamuk şekeri yemeğe devam ettim. Bir elimde pamuk şeker diğer elimde tilkinin elleri vardı.
Lunaparkın çıkışına doğru ilerliyorduk. Güneş yavaş yavaş doğmaya başlar iken biz daha yeni eve gidicektik.
Bu benim için bir ilkti normalde bu saatte asla dışarıda olamazdım. Hem ailem yüzünden hem de dışarıdaki insanlarla alakalı bir durumdu. Sabaha karşı bu güzel görüntüyü bir kızın görme imkanı erkeğe göre oldukça düşüktü.
Yine de burda bu saate kadar eğlenmek hemde yanımda tilki varken daha da mükemmel oluyordu.
Motorun yanına yaklaşana kadar elimdeki pamuk şeker de bitmişti. Tilkinin elini elimden mecburiyetten çekip pamuk şekerin çubuğunu kenardaki çöp kovasına atıp tekrar yanına gitti.
Elindeki kaskla beni beklerken dudak büktüm takmak istemiyordum. Bu serin havada saçlarımın özgür kalmasını istiyordum ama tilkinin buna izin vermeyeceğini bildiğim için itiraz cümlelerimi sıralamadım.
Kaskı kafamdan geçirirken "dudağını büzme öperim" dedi.
Öp demek istesem de gülmekten başka bir şey yapmadım. Diğerleri arabaya çoktan binmiş iken tilki de motosiklete bindi. Ardından vakit kaybetmeden bende bindim.
Tilki motoru çalıştırır iken beline sıkıca sarıldım. Göz kapaklarım uykusuzluk nedeniyle ağırlaşmıştı eve gittiğim gibi ilk iş tilkinin sıcak kollarına girip uykuya teslim olmaktı.
Tilki, benim aksime hiç uyku sorunu çekmiyor gibiydi esnerken görmemiştim yada gözlerinin uykusuzluk nedeniyle kızardığını.
Hızlı, kısa ama güzel bir yolculuğun ardından eve varmıştık.
Biz motordan inerken bizden önce yola koyulmalarına rağmen bizden geç gelmişlerdi. Tabi bunda tilkinin hızlı giden motorunun çok fazla payı vardı.Herkesin üstünde oluşan tatlı bir yorgunluk vardı. "İyi geceler millet"
"İyi geceler" Demir neşeyi kollarının altına alarak odalarına doğru gitmişlerdi. Berk de odasına gittiğinde tilki elimden tutup bizi de odamıza doğru ilerletti.
Odaya girip ışığı yaktım. Odada olan fazla ışık uykusuz gözlerimi ağrıtsa da kısa sürede alışmıştım.
Tilki dolabına ilerleyip kendine iki tane siyah tişört ve gri bir eşofman aldı.
Bir tane tişörtü bana doğru attı. Son dakika düşmekten kurtarmıştım. "Üstündekileri çıkar onu giy bu gece"
Kendi kıyafetlerim vardı ama tilkinin verdiği daha çok hoşuma gittiği için onu giyecektim.
Tilki bir anda üstündeki tişörtü tek eliyle hızla çıkardı. Sırtını gören gözlerim anın güzelliği karşısında büyülendi.Sırt kasları beni bozguna uğratır iken sertçe yutkundum. Bu kadar mükemmel olması doğaya aykırıydı.
Tilkinin eli pantolonun kemerini giderken gözlerim iyice alıştı. Kemeri çıkardığında eli fermuara gitti gözlerimi hemen ondan çekip arkamı döndüm. Bu kadar rahat olması sinir bozucuydu
Neredeyse bir dakika bekledim ardından "giyindin mi?" Diye sordum.
Ondan ses gelmeyince arkamı dönmek istedim. Arkamı döndüğümde onun bedenini tam dibimde olacağını kestiremediğim için hem korkup hemde bir adım geriye kaçtım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TİLKİ (Tamamlandı)
Teen FictionO Aden! Kalbi kırık kız. Herkesi yakardı yıkardı. Herkesin ona yaptığı gibi... Kırıktı batardı O Ekin! Namı değer tilki. hırsına mahkum ateş misali kor. Yüreği yangın yeri yandığı gibi yakardı. Bu onların hikâyesi.. birbiri için doğru insanlar, ama...