Fatma Gül 🌹
"Bazen en sıradan şeyler bile, doğru kişi ile birlikte yapıldığında sıradışı olur."
...
Derin bir nefes aldım ve dudaklarımdaki gülümseme daha çok büyüdü. Kalbim hızlı hızlı çarparken ne yapacağımı bilemez haldeydim.
Yanaklarım kızarmıştı. Sevinç çığlığı atmak istesem de odadaki insanlara rezil olmak istemiyordum.
Kucağımdaki yastığa iyice sarıldım. Tilkiyi öptüğümden beri 10 dakika geçmişti ama bu heyecan geçmemişti.
Ben aşağıya indim diğerlerinin yanına o ise hala gelmemişti.
Kucağımdaki yastığı kenara bırakıp Berkin yanına gitmek için ayağa kalktım. Sabahtan beri başından kalkmadığı oyunu merak etmiştim.
Tekli koltuğun kenarına oturdum. Bana kısa bir bakış atsa da tekrar oyununa devam etti.
"Ne oynuyorsun?"
"Savaş oyunu ama gerizekalı partnerim yüzünden seviyeyi geçemiyorum"
Başımı biraz daha eğip oynadığı oyuna dikkat kesildim. Daha önce oynamamıştım ama klasik savaş oyunu idi.
"Anlatsana oyunu"
"Şimdi bebeğim ikişer kişilik toplam 5 grup var. Seviye seviye gidiyor şuan 8. Seviyedeyim küçük elmas topluyorum ve 10. Seviyede büyük elmas alıp birinci olucağız.
Önümde sadece bir grup kaldı o ise 9. Seviyeye geçti bile.
Ama partnerim kız ve resmen bilerek kendini öldürüyor. Bir kızın savaş oyunu oynaması kadar saçma bir şey yok"
Ona kızgınlık ile baktım. İnsanların bu tarz görüşlerini sevmiyordum. Erkek maç oynar basketbol oynar savaş oyunu oynar ama kızlar bunu yapamaz.
Haspam.
"Kız olması ile alakası yok. Beni de oyuna al ve sana kanıtlayayım"
Berk oyunu durdurup güçlü bir kahkaha attı. Buna inanmıyor gibiydi her zaman telefon oyunlarını sever ve oynardım gayet de başarılıyım.
"Sen mi?"
Tekrar kahkaha attığında kolunu cimcikledim daha çok kahkaha atmıştı.
"Canım acıdı be"
Tekrar cimciklemek isteyince benden kaçtı "Tamam tamam telefonunu getir oynuyalım"
Telefonum.
Tilki de idi en son telefon kullanmayalı haftalar olmuştu. Eskiden 7/24 telefonla uğraşan ben şimdi ise telefonsuz haftalar geçirmiştim.
Onların yanında iken telefon bile aklıma gelmiyordu"Bekle alıp gelicem"
Berki arkamdan bırakıp yukarı kata çıktım. Kalbim eski hızını tekrar yerine almıştı bile..
Umarım beni utandıracak bir şey söylemezdi.
Çalışma odasına geldiğimde kapıyı bir kaç kez tıklattım. Tilkinin otoriter sesi duyulduğunda kapıyı açıp içeri girdim.
Kaşları çatık bir şekilde önündeki kağıtlara bakıyordu.
Kafasını kaldırıp gelen kişiye yani bana baktığı sırada çatılmış kaşları düzeldi ve yüzünde belli belirsiz bir gülümseme oluştu.
"Şey.. ben telefonumu alabilir miyim?"
Kaşları tekrar çatıldığında göz devirmemek için kendimi zor tuttum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TİLKİ (Tamamlandı)
Teen FictionO Aden! Kalbi kırık kız. Herkesi yakardı yıkardı. Herkesin ona yaptığı gibi... Kırıktı batardı O Ekin! Namı değer tilki. hırsına mahkum ateş misali kor. Yüreği yangın yeri yandığı gibi yakardı. Bu onların hikâyesi.. birbiri için doğru insanlar, ama...