°46|

1.3K 117 60
                                    

Bugün beşinci günün sonuydu. Hattını kapatıyordu bugün. Ve geçen bu dört gün boyunca düşünmüştüm. Zaten düşünmesem bile Damla her seferinde bir yolunu bulup aklıma sokuyordu. Ama bugün Damla ile konuşacaktım Hasan abinin olduğundan emin olmak için. Emindim ama belli mi olur belki o değildi ve bunu sormadan öğrenemezdim.

Peki o olduğunu sesli bir şekilde duyduktan sonra ne olacaktı? Sanırım bunun cevabını henüz vermeye hazır değildim.

Damla ile evlerinden çıkmıştık ve sahilde yürüyorduk şuan. Lafa nasıl başlayacağımı bilmiyordum ama artık uzatmanın manası da yoktu. "Damla bir şey diyeceğim. Ama bence sen de anladın." Gözlerini kısarak gözlerime baktı ve kafasını salladı. Ondan hiçbir şey saklayamıyordum ama bu çoğu zaman yardımcı oluyordu bana. "Kimin yazdığını biliyorsun değil mi?" Kafasını tekrardan salladı. "Ve Berk değil bu kişi?" Kafasını tekrardan salladı. "Ve sanırım aynı kişiyi düşünüyoruz." Ve kafasını tekrardan salladı.  "Niye önceden söylemedin? Son zamanlarda bu kadar çok konuşmandan anlamalıydım aslında." 

"Nasıl söyleyebilirdim ki? O gün bize gelmiştin ya babam işte yemekte sana demişti bizim oğlan ile evlen diye. Sen gelmeden önce duydum onlar konuşurken. Babam gene abimi zorluyordu evlenmesi için. Abim de demek artık dayanamadı ki işte şey dedi sevdiğim biri var falan. İşte babam baya zorladı kim diye falan. Senin adını duyunca şaşırmıştım. Sonra telefon faturasına baktım ve abim olduğunu anladım. Sonra dedim ki belki o gözle bakmaktan vazgeçersen hislerinin olup olmadığını anlarsın diye. Hem hoşuma da gidiyordu çaktırma." 

"Ve kafam daha da çok karıştı. Abin anladı değil mi benim anladığımı ve telefonumu kapatmamı." Kafasını onaylayarak salladığında kalbim acımıştı. Onun üzülmesini istemiyordum. "Damla onu üzmek istemiyorum. Biliyorsun bizim durumları da biraz. Ama işte keşke her şey ondan ibaret olsaydı. Ben bilmiyorum. Zaten evlenmeden onunla konuşamam bunu da biliyorsun. Ama ya evlendiğimizde iyi bir aile olamazsak? Ya da çocuklarımız olursa onların acısını fark edemezsem? Ya iyi bir eş ve anne olamazsam? Hasan abi iyi biri biliyorum hatta çoğu kişiden daha iyi biliyorum. Biz birlikte büyüdük. Ama gene de korkuyorum. Ondan yana şüphelerim yok kendimden var. Yazan kişi umurumda bile değildi ama Hasan abinin çıkacağını hiç tahmin bile edemezdim. Berk çıksaydı cidden umursamazdım ama Hasan abi çıkınca niye bu kadar düşünmeye başladım inan onu da bilmiyorum." Bana sıkıca sarıldı ve öyle yürümeye devam ettik. 

"Seni anlıyorum Gamze. Ama şöyle düşün bunu zaman gösterecek size. Her evliliğin iyi gideceği kesin olmadığı gibi kötü gideceği de kesin değildir. Sadece şunu söyleyeceğim ama benden duymuş olma. Abim cidden baya pişman sana yazdığı için. Sebebi ise seni üzdüğü düşüncesi. Kararını buna göre ver tamam mı? Ve kalbini dinle. Ve şöyle düşün. Bak olanların çoğu bir bir çözülmeye başladı. Eğer bu kadar kafana taktıysan da kalbin boş değildir. Belki de birbirinizin kaderi sizsinizdir. Bu kişi abim olsun veya olmasın eğer birini seviyorsan geç olmadan sevdiğini söyle. Ölümlü dünya hiçbirimizin bir saniye sonrasına garantisi yok. Sonradan pişman olmamak için iyi düşün tamam mı?" 

"Damla, bu dört gün boyunca çok düşündüm. Ve neden hep abi dediğimi biliyor musun?" Kafasını iki yana salladı. "Çünkü küçüktük falan demeyeceğim. Bir gün Hasan abi bana sarılmıştı yedi veya sekiz yaşında falandım. Çok fazla ağlıyordum o yüzden sarılmıştı. O gün işte ilk kez şey demiştim kendime. Acaba Mert beni korur mu hep ağladığımda? Sonra dediğimi çok saçma bulup abi demiştim tıpkı senin gibi. Hasan ismini de çok kullanmazdı biliyorsun. Eğer kendime abim olduğunu hatırlatırsam bir daha öyle düşünmem demiştim. Hasan ismini de sırf benden nefret etsin ki bende ona bağlanmayayım diye söylerdim hep. Ama sonra işte sandım ki artık öyle düşünmüyorum abim olarak görüyorum. Hiç o gözle bakmadım ona sonra. Biraz da aile içi durumumuz yardımcı olmuştu onu düşünmememe. Ama onun üzülmesine dayanamam sanırım. Özellikle de benim yüzümden. Sanırım böyle yapmaya devam edersem o ve ben bundan çok etkileneceğiz. Akışına bırakmak lazım galiba çünkü ben duygularımdan yavaş yavaş emin olmaya başlıyorum. Ben onu hep sevmişim ama bunu kendime söyleyecek kadar cesaretli değilmişim. Şuan çoğu şey iyi gidiyor. Belki de işarettir değil mi?" 

"Gamze, sen çok güçlüsün biliyor musun? Çoğumuz sevdiğini kalbine gömüp orada yaşatacak kadar güçlü değiliz ama sen bunu yapmışsın. Eğer sen de istersen abime anlatayım bugün konuştuklarımızı. Ya da ben yanınızda durayım siz konuşurken." Bunları ona karşı söylemeye hazır mıydım? Ama daha ne kadar kaçabilirdim ki? 

"Bugün mesaj atayım anonimimize. O da kabul ederse yarın konuşalım." Yüzündeki gülümseme genişlemişti. "Ama hâlân daha korkuyorum. Ya her şey benim yüzümden kötü giderse?" 

"Böyle düşünme Gamze. Her şey çok iyi gidecek, tamam mı? Hem sana bir haberim var. Sizin ev hazır sanırım." Gözlerim kocaman açılmış bir şekilde Damla'ya bakıyordum. Ben daha konuşmayı yeni kabul ediyordum o da diyordu ki eviniz hazır. "Bizim yeni taşınacağımız yer vardı hatırlıyorsundur. Oranın karşı caddesinde de iki ev vardı. Babam ikisini de aldı. Birini abim için diğerini benim için almış olmadı kiraya veririm mantığıyla. Yani gene benden kurtulamayacaksın." 

"Yarın da bizi evlendirirsiniz sanırım. Hem hâlân daha kulağa garip geliyor." Ben ve Hasan abi cidden olacak mıydık? Artık hayırlısı neyse o olsundu. Çünkü olanların hiçbiri tesadüf olamazdı değil mi? Belki de birbirimizin kaderiydik. 

^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^

Selamlaarrrrrğğğ. Önemli bir sorun var size xkskwkwkkskskss sizce kitabın kapağı multideki mi olsun yoksa bu hali iyi mi? Lütfen fikirlerinizi belirtinnn💖💖💖

Sonunda kabullendi ha dikekwkakskskss 46 bölüm oldu bi' zahmet değil mi yaniiijflwqkiskskakqkaks

Neyse iyi günler ve Allah'a emanet olun. Gelecek bölümde görüşürüz 💗💗💗



Berceste |Texting• °TAMAMLANDI°Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin