°50|

1.3K 112 60
                                    

Annemle dün konuşacaktım Damla ile evlerine geçtikten sonra ama yeni evimize gidip son düzenlemeleri yaptığımız için fırsatım olmamıştı. Ve bugün de taşınmıştık tamamen. Damlalar ise az önce kendi evlerine gitmişti. Onların işi biraz daha uzundu çünkü eşyalarını toplamaları da gerekiyordu. Annemle yardım edecektik onlara çünkü bize yardım ederken kendi işlerini de biraz aksatmışlardı. Ve birbirimizden hiçbir karşılık beklemeden yapıyorduk bunları. Ve iyi ki o gün Damla ile karşılaşmıştım. Onların ve bizim hayatımız onlarla tanıştıktan sonra değişmişti.

Annemin yanına oturduğumda ellerini ovduğu omzundan çekmişti. Ellerimi omuzlarına koydum ve masaj yapmaya başladım. "Anne seninle bir şey konuşabilir miyim müsaitsen?" Yüzünde bir tebessüm oluşmuştu. Olaylardan hâlâ kendini suçlu tutuyordu. Ama değillerdi üzerimize yaptıkları büyü yüzündendi. Annem bunu kabul etmiyordu, farkındaydım.

"Tabi kızım. Bir şey mi oldu?" Kafamı olumsuzca iki yana salladım. Lafa nereden başlayacağımı bilmiyordum.

"Anne aslında şey eğer sizin de izniniz olursa biz Hasan ile yuva kurmayı düşünüyoruz ama kendimi biraz hazır hissetmiyorum." Durmuştum ardından. Nasıl diyebilirdim ki sizin boşanma duruşmanızdan sonra bunları düşünmem doğru mu diye?

"Şuan kafana babanla beni takıyorsun değil mi?" Utanaraktan kafamı sallamıştım. "Gamze'm bize bir şey olmadı ki. Böyle düşünme tamam mı?" Sıkıca sarıldığında ben de ona sarılmıştım. "Hem çok sevindim ikinizin adına. Ve emin ol çok mutlu olacaksınız. İkiniz beraber büyüdünüz ve birbirinizi kendinizden de iyi tanıyorsunuz belki de. Hep mutlu olun tamam mı?" Gözlerim dolmaya başlamıştı. Annemle böyle konuşmak ne bileyim biraz duygusallaşmamı sağlamıştı. "Peki ne zamandır hoşlanıyorsun? Benim bunu daha erken sormam lazımdı biliyorum ama işte iyi bir anne olamadım ikinize karşı. Affet olur mu? Bundan sonra hep yanında olacağım biraz geç olsa bile." Gözümden bir damla yaş akmıştı böyle demesine karşın.

"Anne, lütfen böyle söyleme. Hem ben bile daha yeni farkına vardım. Kabul et veya etme ama kendini artık suçlama lütfen. Onların suçuydu. Hem bilmiyor muyum sanıyorsun büyünün ne demek olduğunu? Sizin boşanmamanız bile bu zamana kadar birbirinize bağlılığınızı gösterir. Hem olan oldu ve bunu düşünerek birbirimizi daha da üzmek zorunda değiliz. Geçmiş geçmişte kaldı ve bırakalım öyle olsun. Onu düşünerek geleceğimizi mahvetmeyelim." Onun da gözünden akan bir damla yaşı sildim.

"Öyle ama anlamam lazımdı sizin yaşadıklarınızı. Gözüm öyle dönüyordu ki kavga ederken kendimi kontrol edemiyordum. İstemiyordum kavga etmeyi ama ne yüzünden kavga ettiğimizi bile bilmiyordum bazen. Hep gergindik ve bilmiyorum ama boşanınca her şey daha iyi olacak sanıyordum. Hepimiz mutlu olacağız. Kavga ederken sadece aklıma saçma düşünceler geliyordu. Ve bir kez bile sizi düşünemedim. Sanki sadece ikimiz vardık gibi. Başka kimse yokmuş gibi. Ve bu seni çok etkiledi biliyorum. Bizim yüzümüzden belki de evlenmek hiç istemedin." Durdu bir süre ve gözlerindeki yaşlar daha da çok artmıştı. "Evlenmek istemedin değil mi bizim yüzümüzden? Hatırlıyor musun sana bir kere evlenince bizi anlarsın demiştim." Kafamı iki yana salladım hatırlayamıyordum çünkü. "Sende evlenmek istemiyorum demiştin. Bu yüzdendi değil mi?" İşte o an anılar yavaş yavaş belirmeye başlamıştı.

Okulda bir sorunum olmuştu. Lise bire gidiyordum daha. Kızın biri ailesi terbiye verememiş diye laf attığında kendimi tutamamıştım. Ve annemler sabahleyin kavga ettikleri için sinirliydim de. Kıza karşılık vermiştim ama sadece laflardan ibaretti. Ne dediğimi tam hatırlamıyordum ama sanırım fazla sinirlenmişti ki eşarbıma yapışmıştı. Kavga hiç etmezdim ama kendimi korumaya çalışıyordum hatta daha çok eşarbımı ama ne kadar başarılı olduğumu bilmiyordum. Ellerini bir türlü çekmemişti. Sınıfın içine bizim sınıftan olmayanlar bile girmişti. Tabi hepsi meraklıydı saçlarımı görmeye ve bu yüzden de hiçbir şey yapmıyorlardı. Ama Allah'a şükür o gün eşarbım açılmamıştı.

Berceste |Texting• °TAMAMLANDI°Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin