I want to Revenge! [BL]

2.Bölüm

Medya Bing Lang. Çok tatlı ya. Yüzünü ısırmak istiyorum. ❤ Bebişler lütfen daha fazla yorum. 🥺

Önceki bölüm

Bir çat sesi duyuldu.

Bing lang, sonunda seviye atlamıştı!
.
.
.
.
.
.
Bing Lang, bu oyuna benzeyen sistemin varlığına sevinmişti. Artık her ne ise belki de yapay bir ruh... Hoşuna gitti.

Bing Lang'ın içinde bulunduğu gezegenin adı A-842 Shi-Jie idi. Bu gezegen de hem dövüş sanatları hem de ileri teknoloji vardı.

Bing Lang'ın annesinin söylediğine göre, dünya isimli bir gezegenden buraya taşınmışlardı. Bu on binlerce yıl önce gerçekleşmişti. Bing ailesi, bu gezegene gönderilen zengin ailelerden biriydi.

Bu gezegen ve dünya arasında tam 10.000 ışık yılı vardı. Yanlışlıkla kara delikten geçip de bu gezegen bulunmuştu. Yaşam vardı ve insanların yaşayabilecekleri ortam da vardı. Ayrıca yoğun miktar da Qi dedikleri enerji de vardı.

Bing Lang, şu anda Shi-Jie yılının 174. Yılında olduğunu düşündü. 217. Yılda ölmüştü.

Bing Lang, derin bir iç çekti. Gelişim yapmak harika hissettiriyordu. Fakat bir yandan da üzülmeden yapamıyordu. Ailesi gibi evrimleşmiş, ölümsüz bir insan olmak istiyordu.

İnsanlar, çevrede ki Qi adlı enerji ile evrimleşmişti. Ortama uyum sağlamıştı. Normal bir insan ve bir dövüş sanatçısı arasında sadece yaşam farkı vardı. Yetenekli olmadığı için ne yapabilirdi ki? Fakat şimdi durumlar değişmişti.

Bing Lang'ın elinde sistem adı verilen bir eşya vardı. Biraz düşündü. Ölmeden önce, bu sistem adı verilen şeyi, normal insanların icat ettiği söyleniyordu. Tabi sadece bir prototip idi. Ayrıca ölümsüzlerin de bu tür eşyalar yapabildikleri efsanelerde geçiyordu. Peki ailesi, bu tür bir eşyayı nereden bulmuştu? Ailesi nasıl ölmüştü?

Bunların hiçbirini bilmiyordu ama önünde çok fazla zaman vardı. Her şeyi bir gün öğreneceğine olan inancı vardı. Geçmişte tam olarak öğrenemese bile az çok bilgisi vardı duruma karşı.

Bing Lang, şu anki durumunu geçmişteki ile karşılaştırdı. Başlangıç olarak ilerdeydi. Fakat dantianını açması, bir dahi olduğu anlamına gelmiyordu. Çünkü meridyen sayısı oldukça azdı. Kötünün iyisi sayılırdı.

Bir dahi olarak nitelendirilmek için en az 15 meridyene sahip olmak zorundaydı. Fakat onun zorlukla 8 meridyeni açıktı.

Bing Lang, derin bir iç çekti ve Lian Bao Zi'yi düşündü. Bu sefer onunla yakınlaşmayacak ve karşısında olacaktı. Kimse, onun kadar Lian Bao Zi'yi iyi tanıyamazdı. Artık onu desteklemediği için...

Gelecekte elde edeceği güce de kavuşamayacaktı. Yine de o bir dahiydi. Hala kendisinden güçlü olacaktı. Çünkü tarikatın desteği ve dahiliği vardı.

-Ne olursa olsun intikamımı alacağım!

Bing Lang, çok kararlıydı. Onu düşündüğü anda bile yüz ifadesi çarpılmış gibiydi. İğrendiği ve nefret ettiği daha açık olamazdı. Gözlerinde bile intikam alevleri parlıyordu.

Gurull....gurrr...

Karnının yüksek sesle gruldaması ile düşünceleri farklı bir yöne kaydı. Gelişim yapmaya başladığına göre artık iştahı da artmıştı. Bu gayet normaldi.

Çünkü vücut, kendisini geliştiyordu. Her bir hücresi enerjiyle doluyor ve onu sindiriyor, metabolizma çok yüksek seviyelere çıkıyor, kaslar enerji istiyordu.

Bu yüzden gelişimciler, normal insanlara göre her yönden daha gelişmiş oluyordu. Boyun uzun olması, kasların daha düzgün ve yapılı olması vb. gibi.