KAÇINILMAZ BAĞ (TAMAMLANDI)

KB 🕷 Bölüm 10

Selam KB bekleyenler..

Anladığım kadarıyla bu kalabalık gruba rağmen hikayemizi sevdiniz. Ben de sizi seviyorum yahu!

Keyifle okuyun..

Bir önemli buluşma..

Toprak, bu hızlı ve beklenmeyen evliliklerini ailelerine nasıl açıklayacaklarından emin değildi. Karşılarına çıkıp pat diye evlendiklerini söyleseler muhtemelen Barış Amcası daha cümlesini bitirmeden yapışırdı yakasına. Begüm ile olan durumları daha da tuhaftı. Evliliğimiz gerçek olacak demişti ama onu değil, bir başkasını seven bir kadınla nasıl aynı yatacağa girecekti? Kafası karman çorman olmuştu ve nedense birbirimize çok aşığız yalanının tutacağını hiç sanmıyordu genç adam.

Sezer ailesi genç çiftin yolda olduğunu biliyordu ve heyecanla beklemekteydi olacakları. Gençleri yanlarına alıp birlikte gitmeleri gerektiğine inanıyorlardı kız tarafına. Barış'ı sakinleştirebilmek için oldukça kalabalık olmaları şarttı ve Şafak haricinde hepsine endişe duygusu hâkim olmuştu son saatlerde. Şafak ise hala keyifliydi ve ara ara kendi kendine gülerek sinir ediyordu hepsini.

"Barış'ın hala öğrenmemiş olmasına şaşırıyorum." dedi Ayşe kocasına. Barış ailesi ve güvenlik konusunda takıntılı bir adam olduğundan atılan her adımı izleme ve takip etme gibi bir özelliği vardı.

"Emin ol karıcım, Barış biliyor evlendiklerini." dedi Şafak gülmemeye çalışarak.

"Saçmala Şafak, eğer bilse elinde çiftesiyle çiftliğimizi basmış olurdu şimdiye dek."

"Eğer bilmeseydi, beni çoktan arar, eğitim parkurundaki çaylaklardan birini daha hastanelik ettiğini söylerdi. Antrenman sırası bugün ondaydı ve yıllardır ilk kez gitmemiş kampa. Nasıl disiplinlidir bilirsin, gitmemesinin iki sebebi olabilir ya öldü ya da öğrendi."

"Sen Toprak'ı ara, direkt olarak buraya gelsinler. Barış falan dinlemem ben, oğluma yaklaşanın canına okurum. Evlenmişler işte, eleştirmeye hiç hakkınız yok, sanki sizler çok iyi boktunuz da zamanında." dedi Ayşe tırnaklarını çıkartarak. Yılların dostluğu falan demez, oğluna yaklaşanın canına okurdu.

"Karıcım bana niye kızıyorsun acaba? Tolga'nın marifeti bu olanlar, dikkatini çekerim."

"Barış bunu bilmiyor sanırım." dedi Ayşe sinirle. Gerçekten zorla evlendirilen iki genç söz konusuyken niye sadece oğlu günah keçisi konumuna getiriliyordu. Zaten gençlerin birbirinde gönlü olmasa ne Toprak ne de Begüm o imzayı atmazlardı. Doğduklarından beri eğitim alıyorlardı, ikisi de en zor durumlardan kurtulmanın yolunu çok iyi biliyordu hiç şüphesiz.

"Bilse beni arayıp Tolga'yı birlikte öldürmeyi teklif ederdi. Çocuklar bir gelsin bakalım, ne uyduracaklar Barış'a."

Aynı anlarda Gündoğdu ailesinde hararetli bir tartışma söz konusuydu.

"Barış yeter başım döndü, otur artık yerine." diyen Beren, kocasının gidip dayısını öldürmesini istemiyordu. Sabah Tolga arayıp; gençlerin ona gelerek yıldırım nikâhı kıyabilmeleri için ondan yardım istediklerini ve onun da nikâh işlemlerini hallettiğini söylediğinden beri bir tuhaftı kocası. Tolga'nın Begüm konusunda gereğinden fazla hassas olduğunu biliyorlardı ama sırf bir anda evlenmeye karar verdiler diye nikâh memuru ayarlaması, Barış'ın sabrının son noktasıydı artık.

"Kesin kandırdı kızımı. Benim meleğim daha on dokuz yaşında, evlenmek falan aklına gelmezdi onun."

"Gelmiş işte Barış, isteyerek evlenmiş üstelik ve kanunen reşit olduğundan bize olay çıkarmak değil, aldıkları bu kararda onlara destek vermek düşer."