KAÇINILMAZ BAĞ (TAMAMLANDI)

KB 🕷 Bölüm 32

Selam benim canım KB bekleyenlerim..

Bu bölüm, esmafndaa için ❤❤❤

Yazarınız malumunuz olduğu üzere okulun ilk gününde, kapı önünde sosyal mesafe kuralını çiğneyen velileri uyarmaktan bitap düşmüş durumda. Söz verdiğim için bölümü tamamlamak istedim. Umarım seversiniz...

Keyifle okuyun canlarım..

Bir beklenmedik misafir...

Bir gece önce...

Özge ve Demir, etraflarındaki çiftlerden sıkılarak eğlenmek için gecenin erken saatlerinde kaçmışlardı lakin sabaha karşı üç sularında koruya döndüklerinde hiç akıllarına gelmezdi böyle bir manzara ile karşılaşacakları. Oyun parkındaki evlerine yöneldiklerinde korudan gelen ışıkları merak ederek o yöne doğru yol almaya başlamışlar, dört adet nikâh masası ile karşılaşmışlardı. Özgür yanında sekreter dosyasıyla duran, muhtemelen normal zamanda da sekreteri olan kadına talimatlar yağdırırken onlar merakla ilerlemişlerdi arkadaşlarının yanına.

Beyaz elbiseler? Tamam.

Takım elbiseler? Tamam.

Nikâh memurları? Tamam.

Konuklar? Şimdi gelen Demir Bey ve Özge Hanım sonrası tamam.

Ağlayacak olan annelere mendil? Tamam. (Öznur Hanım'ınki ipek olacak.)

Babalara kolonya? Tamam.

Sekreteri kendisine verilen talimatları not alırken, Özgür birazdan atına atlayarak savaşa gidecek olan bir komutan misali mağrur ve olayı hızla hallettiği için de gururluydu. Bir ara kızı, "Baba toplu sünnet töreni mi bu Allah aşkına?" diyerek itiraz etmek istese de o, pas vermemişti hiç. Zamane gençlerine uyum sağlamada zorlandığından değil asla, o da genç olmuştu zamanında ve o ne saçma şey demeden her geleneği yerine getirmişti keyifle. İtirazlar sonrası, gençlerin de bu duyguları tatmasını istemiş olsa da, baba evinde bile birbirinden ayrı kalamayan çocuklarının hızla evlenmelerinin şart olduğunu da anlamıştı. Öznur'un, ki karısı ilk kez sesini yükseltmişti hayatında, tehditlerinin etkisi olduğu aşikar olsa da, hızlı ve etkili kararlar vermesiydi onun en büyük sırrı.

Ve nikâhlar teker teker kıyılırken Özge ve Demir, biz bu akşam ne içtik diye soruyorlardı birbirilerine. Kesin bir şeyden zehirlenmişti sıkı dostlar aksi halde böyle bir sahneyi, sağlıklı bir kafayla uydurmaları imkânsızdı. Nikâh memurları da ilginçti doğrusu. Normal insan sabaha karşı yatağından kalkıp, birilerini evlendirmek için gelmezdi, ki nikâh evraklarının da hazırlanması söz konusu olduğunda çalışanlarına da bu işkenceyi yapmazdı. Lakin Özgür nüfuzlu bir adamdı, ricasını kıran birilerinin olduğuna ihtimal bile vermiyordu gençler.

Evlenme işlemi tamamlandığında aileler düğünlerin de çok yakında olacağını duyurduktan sonra bir umut uyumayı beklemişti Demir ama bahçeye sabahın beşinde kurulan muhteşem kahvaltıya herkes balıklama daldığından, çaresiz o da oturmuştu masaya. Tek bir yudum bile yiyecek halde değildi. Özge ve onun ağanın evine yerleşmesi olayına şiddetle karşı çıktığından önüne konan kadehleri de aynı hızla sömürmüştü. Hasta bakıcısı değildi arkadaşı ve sırf, Sefer Dede onu çok sevdiği için bakıcılığını üstlenmesine anlam veremiyordu. Kaldı ki, Özge'nin anlattığına göre Tamer denen o herif de her fırsatta yapışıyordu kızın dudaklarına. Yanında biraz boy gösterse iyi olacaktı kanısına göre. Özge'nin yalnız olmadığını anlamalıydı o herif.